Lübnan, kırılgan Ortadoğu coğrafyasının en önemli ülkelerinden biri.
Ülke sahip olduğu birçok etnik yapısı ve mezhepsel unsurlarıyla öne çıkıyor. Lübnan, semavî dinlerin çok farklı nosyondaki mezheplerini barındırmasından dolayı, diğer bölge ülkelerinden daha heterojen bir özelliğe sahip.
Lübnan Telekomünikasyon Bakanı Muhammed Chukair’i, 17 Ekim 2019 Perşembe günü hükümetin “internet üzerinden gerçekleştirilen WhataApp iletişimlerine günlük 0,20 Cent, aylık toplamda 6 (ABD) doları vergi getirdiği”ni açıklaması, aynı günün akşamında protestolara sebep oldu.
WhatsApp Vergisi şeklinde adlandırılan gösterilere binlerce kişinin katılması, dikkatleri Lübnan’a çevirmiş durumda. Gösterilerin genişlemesi üzerine, Lübnan Ordusu tarafından ülkenin muhtelif meydan ve caddelerinde kontrol ve güvenlik noktaları oluşturuldu.
Lübnan’ın en önemli toplumsal unsurlarından Hizbullah’tan yapılan açıklamada “vatandaşlara uygulanan yeni vergileri kesinlikle reddettiklerini” bildirerek safını netleştirdi. Hizbullah Milletvekili Hasan Fadlallah da “Lübnan’daki zor hayat şartlarından muzdarip olan vatandaşların yeni vergilere tepki göstermesinin normal olduğunu” vurgularken göstericilere de “barışçıl protesto hareketlerinde bulunmaları” konusunda uyardı.
Siyasîlerin de desteğini alan protestocuların sesi, devletin en yüksek kademelerinden duyuldu. Başbakan Saad Hariri’nin talebi üzerine, Telekomünikasyon Bakanı Chukair “WhatsApp Vergisi’nin yürürlüğe girmeyeceğini” duyurdu.
Başbakan Hariri’nin 18 Ekim Cuma günü akşam saatlerinde siyasî partilere yönelik yaptığı açıklamada “ülkenin krizine çözüm bulmak için 72 saat süre verdi.” Hariri açıklamasının devamında “çözüm ne ise, zamanımız yok… Ya ülkedeki ortaklarımız çözüm hakkında net bir cevap verirler ya da farklı bir yaklaşımım olur” ifadeleriyle siyasî unsurlara protestocuların şiddetini arttırmamaları uyarısında bulundu. Buna ek olarak Hariri “3 yıldır hükümette ve reform tavsiyelerinde yaptığım çabaları önleyenler var” diyerek, birilerinin iktidarın girişimlerini engelledikleri hakkında eleştiriler getirdi.
Hükümetin girişimlerine rağmen sokağın öfkesi pek de dinmiş değil. 18 Ekim Cuma günü itibariyle ülke genelinde bankalar, okullar ve üniversiteler güvenlik probleminden dolayı kapanmış durumda. Gösteriler esnasında 2 kişi öldü ve aralarında 60 polisinde bulunduğu yaklaşık 200 kişi de yaralandı.
Protestoların başlamasının sebebi WhatsApp Vergisi olurken, ülkedeki hal-i hazırdaki işsizlik, yoksulluk, gelir dağılımı adaletsizliği, etnik çekişmeler, mezhepsel huzursuzluklar, siyasî mücadeleler vb. sosyo-ekonomik sorunların toplumsal kesimler tarafından daha bir gür sesle dile getirilmesine vesile olmuştur. Göstericiler WhatsApp Vergisi protestolarını “WhatsApp Devrimi” olarak adlandırıyor.
Gösterilerin başladığı Riad El-Solh Meydanı’nda 18 Ekim Cuma günü itibariyle, genç bir protestocu tarafından megafonla yönlendirilen topluluğa “hedefe ulaşana kadar buradan ayrılmıyoruz, bu bir devrimdir! Hükümetin istifasını istiyoruz. Hükümet istifa edip, seçim kararı alana kadar meydanlardayız” diyerek hükümetten kaynaklanan rahatsızlıklarını ifade etti.
Lübnanlı bir arkadaşım ile gerçekleştirdiğim görüşmede, bana “Cumhurbaşkanı Aoun’un her an Fransa’ya kaçması için Başkanlık Sarayı’nda bir helikopter bekletildiği ve Başbakan Hariri’nin herhangi durumda ülkeden ayrılınca sığınacağı ilk durağın Suudi Arabistan olduğu ve bu benzer ifadelerin Lübnanlılar arasında devamlı konuşulduğunu” belirtti.
WhatsApp Devrimi’nin Lübnan’ın sorunlarına çözüm üretip üretmeyeceğini yakın gelecekte göreceğiz.