"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Doğruluk, önce yapanı yüceltir

Sebahattin YAŞAR
05 Temmuz 2021, Pazartesi
Herkes her şeyde kendi anladığını doğru buluyor.

Bu sefer doğruların sayısı artıyor. Ve kafa karışıyor.  Derken, piyasada, ‘Ne yapalım kardeşim herkes böyle…’ türü cümleler, seni de içine çekiyor, eritiyor. Kul olmada erimeyen benlik, isyan da cemiyet içinde eriyip gidiyor.

İnsan, nefsini Allah’a kul olmaya ikna etmezse, varlık sayısınca her şeye kul olmaya başlıyor. Bir merci tarafından terbiye edilmeyen nefis, kendini kusursuz görüyor ve firavunlaşıyor.

İnsan bu, dün eleştirdiği şeyi, bugün kendisi yapabiliyor. ‘Neden?’ diye sorduğunuzda da, ‘ne yapalım hayat böyle…’ diyor, gülüp geçiyor. ‘Buna Allah ne der’ deyince, uzaklaşıyor. İnsan kendi kıyametini koparıyor.

‘Kötülüğe iyiliğin en güzeliyle mukabele…’ artık sadece veciz cümleler grubunda. Onun için her geçen gün hayat daha bir kaybediyor neşesini. Işıklar insan eliyle bir bir söndürülüyor. Kural çiğneyen insan, bütün mahlûkatın hukukunu zedeliyor ve sultanın vebali büyüyor.

Acı olan şey, dünyevileşme herkese kurallarını da işletti. Dün konuyu eleştiren kişi, bu gün ‘Böyle yapmazsak ayakta duramayız.’ diyor. Bu umumî rüzgâr, umumî musîbetlere kapı açtı. İnançlıyım diyen de kurumlara güvendiği kadar rahmete, berekete, rızka güvenmiyor. Allah’a yöneldiği anlardaki heyecanı, bir makam sahibi ile görüştüğünden daha etkili olamıyor. İnsanın haddini bilmez halleri, gadaba dokunuyor.

İnsan küçücük aklıyla, konan İlâhî kaidelere kaçamak yollar arıyor.  Bir Allah’ın kurallarına uyup, dosdoğru kul olamayan insan, her gücün karşısında eğilmiş bükülmüş, kevgire dönmüş bir hilkat garibesine dönüyor.

Uyulmayan kurallar netice vermiyor. İnsan kuralsızlıkla önce kendisini cezalandırıyor. İnsanlık yaşanmayan İslâm’ın sancısını çekiyor. Bozulan fıtratın ilk cezası yine bozana kesiliyor. İnsan, dosdoğru kul olmamakla nefsine, kalbine, vicdanını, ruhuna en büyük kötülüğü yapıyor. İlâhî emirlere uyup dosdoğru kul olamayan insan, nefsinin kulu kölesi olup, aklını yitirmiş, şaşkına dönüyor. 

Oysa kul olmak ne kadar da kolaydı.

Okunma Sayısı: 1436
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Cenk Çalık

    5.7.2021 23:13:03

    Her cümlesi çok hakikatler içeren bir makale olmuş. Eksikliklerimizi ve çelişkilerimizin fotoğrafı çok net çekilmiş. Etrafı düzeltmekten nefsimize sıra gelmiyor. Yaşanmayan hakikatler tesir etmiyor. Yanmayan yakamıyor. Vazife-i ilahiyeye karışmaktan vazifemizi unutmak modasına dalmışız. Uyaran olunca da uyanmak istemiyoruz tatlı uykumuzdan. Kendimizi kandırmaya alışınca yalanlar gerçek olarak kabullenmeye başlamışız.Söz değil eylem zamanı vesselâm.

  • İlknur Maraş Çalık

    5.7.2021 19:45:20

    "İnsan bu, dün eleştirdiği şeyi, bugün kendisi yapabiliyor." İnsanız unutabiliyoruz, sosyal hayatın içerisinde olur böyle şeyler, sana garip geliyor ama çok normal bunlar bizim ortamlarda... Gibi bahaneleri, kendini ve nefsini haklı çıkarmak adına üretmek kolay geliyor. ‘Buna Allah ne der’ deyince" ooo ona kadar neler yapiyoruz. Sanki çok büyük günah işlemişim. Gibi yapılan hataları küçük, pembe günahlar olarak görmeler. "Acı olan şey, dünyevileşme herkese kurallarını da işletti." Maalesef , sosyal hayat işte diyerek, haram olan şeyleri bile normalleştirerek, adınada 'ortama uymak' demişler... Ve final cümleniz gerçekten çok güzel; "Oysa kul olmak ne kadar da kolaydı"

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı