Bayramlar, sevincin, mutluluğun, dostluk ve kardeşlik duygularının zirveye çıktığı günlerdir.
İnsanın içi de, dışı da bir başka olur bayram günleri. Temiz elbiseler giyilir, papuçlar parlatılır. Aynı zamanda kalpler ve gönüller de temizlenir, ruhlar cilâlanır.
Kurban Bayramı ise, anlam olarak yakınlaşmak demektir. Yani kişi sevdiğine yakın olmak için çok sevdiği bir varlığını feda eder. Kimi kınalı bir koçu, kimi “sarı kız” diye sevdiği bir ineği kurban ederek, bütün sevgilerin asıl sevgili olan Rabbine yönelmesini sağlar. Sevdiği bir hayvanı boğazlarken, asıl maksadı olan dünya sevgisi, mal mülk hırsı, kibir, gurur, benlik, haset, husûmet gibi nefse ait sevgileri de boğazlamış olur. Ancak bu engeller aradan kalktıktan sonra “En Sevgili” olana yaklaşabilir.
Bir de bu vesileyle gurbette olanlar sılaya koşar. Sılaya dönme imkânı bulamayanlar ise hasret ve özlemlerini, sevgi ve muhabbetlerini teknolojinin tellerine yükleyip sevdiklerine gönderirler. Eskiden mektuplar vardı. “Bak postacı geliyor” şarkısı ile karşılanan postacıların yolları gözlenirdi. Şimdi artık en uzaklar bile size bir “tık” kadar yakınlaştı. Ama bu yakınlık gurbetliği ortadan kaldırmıyor. Sesler ve görüntüler sıcak bir dokunmanın, el öpüp saç koklamanın yerini tutamıyor.
Şah damarı kadar yakın da olsa,
Uzaktır arada bir perde varsa,
Gönül arzuluyor, göz görmüyorsa,
Şu duvarın arkası da gurbettir.
Bayramlarda hasretlik duyguları coşar, gönül denizi daha bir başka dalgalanır. Deli dalgalar kalp duvarlarını döver. İnsan işte o zaman şair olur, ozan olur, özlemlerini ya bir satırın sırtına yükler, ya bir sazın tellerine vurur. Duygular şiir olur mısralarda dalgalanır, nağme olur tellerde dile gelir. Bizim milletimiz sevgi ve duygu yüklü asil bir ruha sahip olduğu için şairi ve ozanı bol bir millettir. Onun için çok güçlü ve çok güzel bir edebiyat kültürü meydana getirmiştir. Okuma yazması bile olmayan insanlar halk edebiyatına şaheserler kazandırmışlar, duygu ve düşüncelerini tarihin şeref defterine kalıcı olarak aktarmasını bilmişlerdir. Kimisi “uzat ellerini bayramlaşalım” diye dokunmanın ve yaklaşmanın hasretini dile getirirken, kimisi de kendisini hüzün dalgalarına teslim etmiş, “bayram gelmiş neyime, kan damlar yüreğime” diyerek hasret acısını kalp yarası ile ifade etmiştir.
Kurban Bayramınız mübarek olsun, anlamına uygun yaklaşmayı ve yakınlaşmayı sağlayarak bizi Rabbimizin huzuruna kavuştursun diyorum.