"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman’ın anne ve babasının hassasiyetleri

Abdülbakî ÇİMİÇ
25 Kasım 2019, Pazartesi
Bediüzzaman’ın Hayatı’ndan Tesbitler - 6

Bediüzzaman Saîd Nursî’nin yetişmesinde elbette ki anne ve babasının çok önemi vardır. Çünkü onun anne ve babası istisna özelliklere sahip insanlardır. 

Onlar helâle ve harâma aşırı hassasiyet gösterirler. Dinî hassasiyete sahip, mü’minâne duyarlılıkları yüksektir. Rızıklarına ve ekmeklerine haram lokma karışmamasına azamî hassasiyet gösteren ümmî, fakat safî ve temiz Müslümanlardır. “Nuriye Hanımdı, o iptidaî mektebin en müessir muallimi. Saîd Nursî’nin, yıllar sonra “Ben seksen sene ömrümde, seksen bin zâtlardan ders aldığım halde, kasem ediyorum ki, en esaslı ve sarsılmaz ve her vakit bana dersini tazeler gibi, merhum vâlidemden aldığım telkinât ve mânevî derslerdir ki, o dersler fıtratımda âdetâ maddî vücudumda çekirdekler hükmünde yerleşmiş. Sair derslerimin o çekirdekler üzerine binâ edildiğini aynen gördüm” 1 şeklinde de ifade ettiği gibi herkese her hali ile fiilî ve mânevî dersler verirdi. Fakat, zaman zaman annelik şefkati muallimlik hassasiyetinin önüne geçiyor olmalı ki, her anne gibi o da evlâtlarının, ancak kendi yanında iken emniyette olabileceklerini zannederek hiç birini yanından ayırmak istemezdi. Sık sık hareketlenen hissî galeyana rağmen, onların büyük medreselere gidip okumalarının, hem kendileri, hem de vatan, millet ve din için faydalı olacağını düşünerek gitmelerine razı olsa da, yüreği onlar dönünceye kadar âdeta ateş üstünde gezinirdi. Bilhassa medreseye gitmek için sabî denecek yaşta evden ayrılmasının da tesiriyle, farklı bir ruh hali içinde Said’in yolunu gözler, ondan maceralı haberler geldikçe gözyaşları dökerdi. Mirza Efendi ise böyle hadiseler karşısında, “Maşaallah! Oğlum, yine ehemmiyetli bir iş yapmış, kahramanlıklar göstermiş ki, herkes ondan bahsediyor” diyerek sevincini ifade eder ve eve hâkim olan hissî havayı dengelerdi.” 2 

SEYYİD NUR MUHAMMED’İN, SAİD’İN ANNE-BABASINI ZİYARETİ 

Said Nursî on yaşlarındayken kabiliyet ve mertliğine hayran olan hocası Seyyid Nur Muhammed, Küçük Said’le birlikte birkaç arkadaşını da yanına alarak, anne-babasını ziyaret etmek ve onları yakından tanımak maksadıyla altı-yedi saatlik bir mesafeden Nurs Köyü’ne gelirler. Evde hazır bulunmayan baba Mirza Efendi misafirler biraz bekledikten sonra, önünde ağızları bağlı iki inek ve öküzle evine gelir. 

Bu vaziyeti gören Seyyid Nur Muhammed, Sofi Mirza’ya: “Bizim köyde de hayvanların ağzını harman zamanı harmanda mahsulü yememeleri için bağlarlar. Fakat şimdi hem harman mevsimi değil, hem de hayvanlar harmanda değil. Böyle ağızlarının bağlı olmasının sebebi nedir?” diye sorar. Mirza Efendi mahcup bir edayla, “Efendim, bizim tarla biraz uzaktır. Yolda gelirken birçok kimsenin tarla ve mahsulünden geçerek geliyorum. Eğer bu hayvanların ağzı bağlı olmazsa, yabancıların mahsullerinden yemek ihtimalleri var. Bu sebepten ekmeğimize haram lokma karışmaması için böyle yapıyorum” diye cevap verir. 

Sofi Mirza’nın bu yüksek ahlâk ve faziletine şahit olan Seyyid Nur Muhammed, bu sefer annesine sorar: “Siz bu çocuğu nasıl yetiştirdiniz?” Nuriye Hanım, “Ben Said’e hamile kalınca, abdestsiz yere basmadım. Said dünyaya gelince de, bir gün olsun onu abdestsiz emzirmedim” der.”3 İşte Said Nursî gibi bir müceddidin yetişmesinde ender rastlanacak ibret dolu bir hakîkat. İşte Said Nursî’ye ebeveyn olan anne-babanın evlât yetiştirmedeki dinî hassasiyetleri! Elbette Said Nursî gibi bir âlimin anne ve babası böyle güzel hasletlere ve evsaflara sahip olmalıdır.

İstikbâlde âlem-i İslâm’ın mânevî âlemine yapacağı hizmetlerin mukaddimesi olan Bediüzzaman’ın çocukluğu ve çocuk yaşlarda ebeveyni tarafından yetiştirilme hassasiyeti çok önemli ve ender bir vaziyettir. Hayatını çiftçilik ve hayvancılıkla geçiren, kendi halinde ehl-i takva olan Bediüzzaman’ın babası Sofi Mirza’nın evlâdı Said’in yetişmesinde, kendisinin ne kadar ilme ve âlime değer verdiğini anlamak mümkündür. “Büyük bir takva sahibi olan Sofi Mirza’nın en büyük özelliği hak hukuk konusunda ve haram helâl ayrımında büyük bir titizlik ve hassasiyete sahip olmasıydı. Ayrıca mütevaziliği ve insanlara karşı olan alçak gönüllülüğü hayatının vazgeçilmez prensibi idi. 

Kendisi âlim olmadığı halde cinsiyet farkı gözetmeden bütün çocuklarını iyi bir medrese eğitimine teşvik etmiş ve bu sayede âlim bir âileye sahip olmuştur. Sofi Mirza’nın doğum tarihi tam bilinmemekle birlikte 1920 yılında vefat ettiği bilinmektedir. Hanımı Nuriye Hanım da takvada beyinden geri olmadığı gibi, yetiştirdiği çocuklarına verdiği tesirli derslerle, çocuklarının eğitimine büyük katkıları olmuştur.” 4

GAVS OLMAKTANSA, GELECEK ZATA BABA OLMAYI TERCİH EDERİM 

Bazı zamanlarda Üstad Bediüzzaman’ın muhterem babası Sofi Mirza Efendi, Nurs Köyü’nden kalkarak Gayda’ya Seyyid Sıbğatullah Hazretleri’nin ziyaretine gelirdi. Bir defasında muhteşem mecliste Seyyid Sıbğatullah ayağa kalkarak, Sofi Mirza’ya meclisin başköşesinde yer göstermişti. Orada bulunan ulemâ ve hulefâ, bu basit, ümmî Nurslu köylüye neden bu kadar alâka ve hürmet göstediğini Seyyid Sıbğatullah’tan sordukları zaman, Gavs-ı Hizan şu cevabı veriyordu: “Bu Sofi Mirza ileride öyle bir zata baba olacak, bunun sulbünden öyle bir zat gelecek ki, o zata baba olmayı ben on gavslığa tercih ederim. Gavs olmaktansa, o gelecek zata böyle bir baba olmayı tercih ederim!” 5

Dipnotlar:

1- Hanımlar Rehberi “Kadınlar taifesi ile bir muhaveredir” 

2- İslâm Yaşar, Yeni Asya / 23 Mart 2004. 

3- Bilinmeyen Taraflarıyla Bediüzzaman Said Nursî, 1974, s. 24, 25.

4- http://www.yeniasya.com.tr/mehmet-selim-mardin/bediuzzaman-in-babasi-sofi-mirza-nin-nesli_216011

5- Son Şahitler 1. Cild s. 2.

Okunma Sayısı: 10799
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı