Üstad Hazretleri, "Acaba böyle hareket hak mıdır, maslahat mıdır?" diye tereddüde düştüğünde, sünnete yapışarak selametli yolu bulduğunu anlatıyor.
Aynen öyle de biz de bir konuda tereddüde düştüğümüzde, Resul-i Ekrem’in varisi olan Bediüzzaman’a bakmalıyız. Çünkü bizim itikadımıza göre, Bediüzzaman yalnızca iman meselelerinde değil, günlük yaşayışta da bir rehber ve imamdır. Beslenme de buna dahildir.
Mesela günümüzde uzmanlar yumurta tüketimi konusunda farklı görüşler ortaya koyuyor. Kimi az yiyin diyor, kimi çok yiyin. Bu çeşitlilik insanı kararsızlığa düşürüyor: “Acaba hangi yol daha selametlidir?” diye.
Ben de böyle bir tereddüt yaşadım ve Üstad’a sordum:
"Ey Üstad, günde ne kadar yumurta yemeliyiz?"
Cevabı Risale-i Nur’da aradım.
Üstad, tavuğunun kışın bile pek az ara vererek her gün yumurta verdiğini anlatıyor. Hatta bir gün anne tavuk yumurtayı kestiğinde, hemen yavrusu yumurta vermeye başlamış ve Üstad'ı yumurtasız bırakmamış. Ancak bir gün, tavuğun iki (bir rivayette üç) yumurta getirdiğini söylüyor. Üstad ise bu durumdan "İktisat kaidesine aykırı" diyerek rahatsızlık duyuyor.
Buradan anlıyoruz ki Üstad, neredeyse her gün bir yumurta tüketmiş. Peki, birden fazla yumurta yenir mi?
Üstad, fazla yumurta geldiğinde “İktisat kaidesine uymuyor” diyerek sınır çizmiş. Bu iki şekilde yorumlanabilir:
Bütçe Disiplini Açısından: Günde birden fazla yumurta, masrafı artırır, israfa sebep olur ve maişet sıkıntısına yol açabilir.
Sağlık Açısından: Vücutta aşırı tüketim bir çeşit israfat doğurur. Üstad’a göre israfat ve su-i istimal yüzlerce hastalığın kapısını açar.
O hâlde Üstad’ın iktisat dersi bize açık bir sınır koyuyor: Günde bir yumurta. En fazla iki (bazı rivayetlerde üç) yumurta. Ya da günde bir yumurta, ara sıra iki yumurta(bazı rivayetlerde üç).
Elbette mesele yalnızca yumurta değil. Asıl ders, ölçü ve iktisat prensibidir. Her şeyde denge ve ihtiyat gözetmek.
Peki, siz bu yumurta meselesini nasıl anlıyorsunuz?