"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Devlet eliyle nasihat tesir etti mi?

Ahmet BATTAL
29 Nisan 2025, Salı
İYİ Parti milletvekilleri Turhan Çömez ve Selçuk Türkoğlu’nun TBMM’de yaptıkları basın açıklaması ile gündeme getirdikleri “istirahat raporları üzerine yazılan Hastalar Risalesi vecizeleri eliyle dinî nasihat” fiili ile ilgili olarak yazdığımız yazı umulanın üzerinde yorum aldı.

Yazımızı dikkatle okuduğu anlaşılan, ana hatlarda bizim gibi düşünen, o doktorun gayretini sempatik gören, ama yaptığını usul olarak yanlış bulan bazı okuyucularımızın çeşitli teklif ve eleştirilerini aldık, kabul ettik.

Yazımızı ve bilhassa şeaire dair vurgularımızı dikkatlice okumadan, aslında dikkatli bir üslup kullanmış olan muhalif vekillerin mazideki ya da bugünkü siyasî duruşunu eleştiren ve böylece güya o tabibi ve Risaleleri müdafaa ettiğini zanneden iktidar taraftarı yorumculara yapılabilecek fazla bir şey yok. Zira “okumayı bilmeyen için yazılmış hiçbir şey yoktur”. Bu yazı dahil!

Tabibin yaptığını doğru bulan yorumculardan tek biri dahi bu kanaatine Risale-i Nur Külliyatından küçük bir delil dahi getiremedi. Bu durum da bizim bakış açımızı destekliyor. Teyit edelim:

***

Bediüzzaman’ın tasnifiyle, iman hakikatlerine muhtaç olanlara dinî nasihat etmek bir “nur gösterme” faaliyetidir. Ama bu “gösterme” mecburi yön gösterme biçiminde olmamalı. “Sağ yolun yolcusu, sol yolun yolcusu…” kalıplarında olduğu gibi alternatifleri gösterme (irae) biçiminde olmalı ki “Din tekliftir” kuralına uygun olmuş olsun.

Devletin kuvvetini kullanarak insanları günahlardan çekindirmeye çalışmak ise yine Risalelerdeki adlandırmasıyla sopa-topuz tutmak ve vurmaktır. Suç sayılan günahları cezalandırmak maksadıyla ve devlet eliyle birileri bunu yapıyor ve yapacak, ama bu “nasihatçılık” yani “nurculuk” değil.

Zaten bu ikisi birbirine zıttır. Aynı elde hem nur, hem topuzu tutmak risklidir. Muhataplara, “Bunun amacı bana nur ve yol göstermek mi yoksa nurla kandırıp kendi yanına çekip ardından topuzla vurmak mı?” dedirtir.

Gündüz topuzcu olan, meselâ polis ya da savcı olan bir devlet memurunun akşam nurcu ve nasihatçi olması mümkün müdür? Elbette. Yeter ki iki statüsünü birbirine karıştırmasın. 

“Devletin şeklen olduğu her yerde mutlaka topuz vardır” demek mümkün müdür? 

Meselâ bir din dersi öğretmeninin dersindeki nasihati elbette gereklidir ve sadece müfredatın aktarılmasıyla sınırlı kalması şart değildir. Ama sınıfta, “burada devlet benim” havasına girerek, öğrencilere “tek doğru cemaat bizim cemaat” diyen bir öğretmen dine ve cemaatine fayda mı verir zarar mı? 

Ya da bir matematik öğretmeninin, sınıfta, derste, matematiğin mantığı ile Allah’ı ispat etmesi ve öğrencileri inanmaya davet etmesi elbette mümkündür ve faydalıdır, ama bunu öğretmen kendi sübjektif kanaati olarak değil bilimin diliyle söylemeli. Bediüzzaman’ın “Muallimleri değil, anlattıkları fenleri dinleyin, o dersler aslında size iman dersidir” tavsiyesi mühimdir. 

Meselâ bir tabibin ya da hemşirenin, ümide ve recaya (ricaya), teselliye ve nasihate ihtiyacını gördüğü bir hastaya ya da hasta yakınına, “Biz elimizden geleni yapıyoruz, ama dünya kalıcı değil, merak etme, ahiret var, dostlarınla orada buluşacaksın” demesi topuzculuk değildir.

 ***

Aslında mesele net: Vicdan hürriyeti ve devletin cemaat ve tarikatlar karşısında tarafsızlığı meselesi. Buna birileri “laiklik işte budur” derse desin. Prensipte anlaşalım da adı ne olursa olsun.

Nitekim son yıllarda artan biçimde, bazı bakanlıkların ya da üniversitelerin, bazı tarikatların ya da cemaatlerin “kontrolüne girdiği” şeklindeki haber ve dedikoduları duyup okuyoruz.  

Ülkücülerin üniversitesi, solcuların üniversitesi, şucuların ya da bucuların üniversitesi gibi adlandırmalara sebep olan her eylem her şeyden önce üniversite fikrine yabancıdır. Üniversite üniversaldır, üniversalistir, evrensellik hedefine yürümektir. Dar kalıplar, cemaatçilikler ve hizipçilikler üniversite fikrine zıttır. 

“Ele geçirdiği” bir kadro ya da pozisyon yardımıyla, adeta ofsayttan gol atmaya çalışarak ve bilhassa naehillere kadro ve statü dağıtarak dine hizmet ettiğini zanneden liyakatsizlerin dine faydadan çok zarar verdiği ve insanları dinden soğuttuğu açık. 

“Sohbet ehli” ama acemi çok lise ve üniversite hocası, bunu bilen ve “hocam beni de sohbete götür” diyen notperest öğrencisinin bu tuzağına düşmüştür. O hocalar o öğrencilerinin dersten geçtikten sonra sohbetten de vaz geçtiğini görmüş ve uyanmış olmalı. 

Bu tür yanlışları görüp deşifre eden muhalif siyasetçileri dinsizlikle itham etmek hatanın katmerlisidir. Yanlışa “yanlıştır” demek hepimizin görevi olmalı. 

Okunma Sayısı: 1514
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Alparslan

    30.4.2025 00:36:33

    Battal hocam yorumcular haklı. Sizin elaleme karşı nurcu doktorun yanında olması lazım. Kamuoyuna karşı nurcu doktoru savunmanız lazım. Vekillerin yaptığı açıklamaya itiraz etmeniz lazım. Ha doktora da nasıl daha güzel hizmet edileceğini özel olarak açıklayabilirdiniz. Ama herkesin önünde sizin de nurcu doktora vurmanız prensiplerimize aykırıdır. Üstad hazretleri hangi talebesini kurtların önüne atmış. Haşa atmamıştır. Selam ve dua ile hocam.

  • ERDOĞAN KAPLAN

    29.4.2025 22:43:06

    Selamün Aleyküm sayın hocam doktor kardeşimizin yaptığı hareketi sözlü olarak hastasına anlatsaydı da risalede ki o güzel sözü devleti resmi kağıdına yazmasaydı daha iyi olurdu nihayetinde doktorun yazdığı belge resmi belge dir hocam RABBİM kaleminize kuvvet versin

  • Arda Yıldız

    29.4.2025 19:05:42

    Çünkü insanlar biliyorlar ki, Filistin'in tapusunu terk edip gelen Halk partisi kadrosudur. Halk partisinden Filistin'e, Gazze'ye derman olur mu?

  • Arda Yıldız

    29.4.2025 19:03:50

    Erdoğan'ın İsrail karşısındaki tutumunu eleştirmeyen bir tane ak partili yoktur. Aynı şekilde yaşanan adaletsizlikleri, yenilen rantları eleştirmeyen de yok. Aferin ak parti yanlış yapıyor diye alkış tutmuyorlar. İnsanlar saf değil. Köylüler bile olan bitenin farkında. Peki sandık önlerine geldiği zaman neden Erdoğan'a destek vermeye devam ediyorlar?

  • Mehmet

    29.4.2025 17:22:12

    S Pelin kurukahveci hanımefendiyi tebrik ediyorum

  • Nagehan

    29.4.2025 15:54:37

    Olaya müdahale, muhalefetten değil de iktidardan gelse idi; üslûp,fikir beyanı aynı olur muydu? Fikir, vicdan hürriyetini tekeline alan muhalefet ve taraftarlarının; İslâm dışında din, inanç/ideolojilere olan hoşgörüsüne elbette hep, şahit olduk. Hak/iyi ve batıl/kötü diye kavramlar varken; tarafsızlık(58/19), mümkün mü ? Dünyaya özgürlükler! ülkesi diye lanse edilenin,koltuğa oturacak lideri bile, elinde dini kitabı, ritüeli ile görüntü verirken, bize(hem de çoğunluğu müslüman ülkeye)de -sorunsal-LAİKLİK gömleği reva görülürse 'ne olur', ortada maalesef; Kendini/kimliğini/cemaatini/değerlerini tekzip eden edene..! Selâmetle.

  • erhan

    29.4.2025 14:55:52

    eğer, İsrail'e giden petrolden komisyon aldığımız için topraklarımızın kullanılmasına izin veriyorsak, İsrail'le ticareti bitirmiyorsak, Yahudi yüksek devlet nişanını geri iade etmemişsek, 2002 yılında başörtüsü ile gelip, 2013 yılına kadar herhangi bir işlem yapmamışken, camileri miting alanına çevirmişlerse, işlerine geldimi anayasanın bana verdiği yetki, işlerine gelmeyince anayasayı tanımıyorum diyorlarsa, cari açığı yaklaşık 1 trilyon $ a, dış borcu yaklaşık 600 mr $ a, çıkarmışlarsa, devletin altın yumurtlayan tavuk gibi bütün üretim imalat stratejik kurum kuruluşlarını satmışlarsa, emekliyi, asgari ücretliyi ekmeğe muhtaç etmişlerse, sesini çıkaranı hapse atıyorlarsa, hak hukuk adaletten demokrasiden bihaber yaşıyorlarsa kim olursa olsun sevsinler onların sağcılığını.

  • Mehmet Kaşlıoğlu

    29.4.2025 14:09:02

    Sayın S.PelinKurukahveci ! Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri Mektubat Risalesi'nin 22.Mektub'unda diyor ki : " Müminlerde nifak ve şikak (muhalefet etmek), kin ve adâvete (düşmanlığa) sebebiyet veren tarafgirlik, inat ve haset, hakikatçe ve hikmetçe ve insaniyet-i kübrâ olan İslâmiyetçe ve hayat-ı şahsiyece (kişisel durumuna göre) ve hayat-ı içtimaiyece (sosyal durumuna göre) ve hayat-ı mâneviyece çirkin ve merduttur (reddedilmiş), muzır (zararlı) ve zulümdür ve hayat-ı beşeriye için zehirdir. " Bu hakikate göre siyasî bir partiye olan taraftarlığınız sebebiyle şeytanı melek görüyor ve herkese de öyle göstermeye gayret ediyorsunuz. Sırf inadınız yüzünden efkâr-ı ammenin kabul ettiği hakikatlere muhalefet ediyorsunuz. Sizinle aynı kanaatı paylaşmayan insanların hasenatına haset edip onları iyilik olarak kabul etmiyorsunuz.

  • Semanur Tunoğlu

    29.4.2025 12:47:41

    Bunları söylemek iktidarı desteklemek değildir. İktidar gücü sağcılardan gitmemelidir. Solculara geçmemelidir. Biz demokrat parti iktidara gelsin isteriz. O kadar da CHP iktidara gelmesin isteriz. CHP iktidara gelsin diyen birisi sağcı değildir hele demokrat hiç değildir. Bilginize.

  • Semanur Tunoğlu

    29.4.2025 12:46:09

    Bu devirde baş örtüsü ile uğraşmaz diyorsunuz da neye göre diyorsunuz bunu? Kemalistlerin ellerine geçecek ilk fırsatta uğraşacakları ilk şey baş örtüsüdür. Bugün fransa da dahi kamusal alanda baş örtüsü yaaağı uygulanırken neye dayanarak bu devirde olmaz diyorsunuz?

  • Semanur Tunoğlu

    29.4.2025 12:44:20

    İdam ettikleri alimler, susturdukları ezanlar, harf devrimi ile savaş açılan Kur'an harfleri, kılık kıyafet kanunu ile musallat olunan kadınların örtüsü, kapatılan tarikatler, cemaatler.... Hangisini sayalım. Şu fırkadan adalet bekleyenin aklına şaşmak lazım. Yaptıklarını bir kez daha yapmaları için fırsat vermek akıl karı mıdır?

  • Semanur Tunoğlu

    29.4.2025 12:36:40

    Hadis alanında mesai harcayan selefimiz imanlı olmayan kimselerden hadis almamıştır.

  • Semanur Tunoğlu

    29.4.2025 12:35:13

    Erhan bey, bir hükümdarın adaleti imanlı olması ile sabit olur. Ataist bir hükümdarın adaleti olmaz. Allah'ı tanımayan birisi Allah'ın kulları üzerindeki hakkını tanır mı?

  • Zübeyir Eminoğlu

    29.4.2025 12:14:19

    Hocam doktora safdil, mübarek dedik hatadır dedik. Fakat sizden yarım saatlik basın açıklamasında bütün cemaatleri ve Risale-i Nur okuyucularını töhmet altında bırakacak açıklamalar yapan siyasetçilere iktidar tarafı olarak değil, hakikatin tarafı olarak cevap vermenizi bekliyoruz.

  • Müjdat Bayar

    29.4.2025 11:52:09

    Kanaatimce doktorun tavrının yanlışlığına direkt hüküm veremeyiz. Hastalar Risalesi'nden vecizeyi hastanın ahvâline ve ihtiyacına bakarak yazmış olamaz mı? Demek ki nasihate müsait bir hastaymış, diye düşünmeliyiz. Muannid ve mütemerrid bir hasta olsa yazmazdı. Bu, benim hüsnüzannım.

  • Mustafa Said Kara

    29.4.2025 11:08:02

    Ben bir öğretmenim. Dersanede derslere öğrencilerimi mümkün olduğunca getirmeye çalışıyorum. Ama hiçbir zaman not verme işini sohbet işi ile karıştırmadım. Bu işi yapan hocalarımızın bizim cemaatte olmayanlar da dahil yüzde 99'u benim gibi yapar. Şu ithamınız gönül kırıklığı oluşturdu açıkçası.

  • Hilal Düzdağ

    29.4.2025 11:01:34

    Eğer üniversite fikri sizin dediğiniz gibi üniversal ise yani sadece tek tip üniversite tipi olması zorunluluksa üstadımızın medresetüz zehra fikri de boş bir heves miymiş? Yani aslında medresetüz Zehra diye bir şey mümkün değil miymiş? Biz bu kadar senedir kendi kendimizi mi kandırmışız?

  • Hilal Düzdağ

    29.4.2025 10:58:45

    Ayrıca babamın anlattığına göre üniversitelerin sağcı-solcu şeklinde ayrılması 1970 lerde varmış. Bugün ortaya çıkmış bir durum değil.

  • Hilal Düzdağ

    29.4.2025 10:56:50

    Son paragrafta ifade ettiğiniz husus hüsnü zan içeriyor hocam. Keşke öyle olsa. Ama bu insanlar iyi niyetlerinden değil islama düşman olduklarından bu tür işleri dillerine doluyorlar. Bu insanları tutup sıksanız islama düşmanlıktan başka bir şey çıkmaz.

  • erhan

    29.4.2025 10:48:27

    şunu da unutmamak lazım bu çağda kimse kimsenin baş örtüsü ile giyimi kuşamı ile uğraşmaz. adaletsiz dindar bir hükümdardansa, adaletli ateist bir hükümdar daha evladır. bu cümlemiz, chp, ye taraftar toplamak adına yazılmış bir cümle olarak alınmasın lütfen, onlar adil olacakla evet onlara da evet. (unutmayalım, risalelerin basımının devlet eliyle yapılması ve ileride yavaş yavaş sindire sindir yok edilmesinin önüne chp geçmiştir.)

  • erhan

    29.4.2025 10:43:39

    iktidarın yanlışlarını, hatalarını, suçlarını, günahlarını buradan dillendirince bazı "yorumcular" hemen sahne alıyor. olayları geçmişte chp,nin yaptıklarını ön plana çıkararak kapatmaya çalışıyor. yine geçmişte BEDİÜZZAMAN'a Zulm eden zihniyet nihayetinde siyasal İslam'la ortak olarak görevini eksiksiz yerine getirdiğini dikkatlerden kaçırırcasına, bu nedenle doktor kardeşimi tekrar tebrik ediyor ama yöntemin yanlış olduğunu, bunu alıp ileride farklı anlamlar yükleyerek ekmeğinizi elinizden almak için tilki gibi bekleyen canavarların varlığını unutmayın istiyorum. şunu unutmamak lazım, rüzgara göre pozisyon almayan, hak hukuk adalet demokrasiyi savunan, eğilip bükülmeden, elif gibi dik duran tek basın Yeni Asya'dır, bir değerdir, tarih bu camiayı hep böyle anacak. böylede kalması tek temennimizdir. yeni Asya'nın bu duruşuna gölge düşürmek için arada bir buraya uğrayan Görevlileri dikkate almamak lazım.

  • Bektaş Mustafa Türksever

    29.4.2025 09:49:54

    Selamünaleyküm Ahmet bey daha iyi anlaşılması için açıklayıcı yazınızdan dolayı teşekkür ederim

  • Şahin

    29.4.2025 06:29:06

    Bir tabibin tabib ünvanı ile hastalığa dair bir eseri veya içindeki bir hakikatı hastasına tavsiye etmesinden daha doğal ne olabilir ki; sizin bu yorumunuza göre Risalelerde ki hakikatlar okullarda hiç bir zaman ders olarak okutulamaz.

  • Alihan Kahraman

    29.4.2025 05:40:37

    Tebrik ederim Ahmet hocam. Allah razı olsun güzel beyanlarınızdan dolayı.

  • S. Pelin Kurukahveci

    29.4.2025 00:28:05

    3- Tamam hikmetle hareket etmek önemlidir. Fakat ama neden ısrarla Risale-i Nur okuyucularının hayatın içinde görünmez olmasını istiyorsunuz? Bu isteğinizin sebebi hikmeti nedir?

  • S. Pelin Kurukahveci

    29.4.2025 00:25:58

    2- Doktor bu işi kaç kişiye yaptı? Kaç dönüt aldı? Sonuçta hepimiz hayatımızda belli tecrübelerin sonucunda yolumuzu çiziyoruz. Doktor bu işe ne diyor? Kaç kişi doktorun bu yaptığı iş yüzünden dine düşman olmuştur mesela, hiç araştırdınız mı? Elinizde hangi veri var? Siz işin bu tarafına hiç bakmıyorsunuz. Ön kabulünüz doktorun yaptığı şeyin kötü olduğu yönünde olunca, argümanlarınızı da ona göre üretiyorusunuz. Ya doktor yaptığı işten sizin iddia ettiğiniz gibi moral bozucu dönüşler almadıysa?

  • S. Pelin Kurukahveci

    29.4.2025 00:20:46

    1- Değerli Ahmet hocam sıcağı sıcağına yazınızı okudum. Sizinle görüş alış verişini seviyorum. Ancak meseleye bakışınızda mantık hatası var. Siz peşinen doktorun yaptığını "topuz" olarak alıyorsunuz. Elinizde bunun için bir delil var mı? Zaten tarikat ve cemaatlere antipatisi olan bir siyasi görüşün temsilcisi seküler-laik iki vekilin tantanasını hakikat olarak almanızın dayanağını siz Risale-i Nurlardan gösterebilir misiniz peki?

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı