"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Milletvekilliğini beceremeyenler

Ahmet BATTAL
06 Haziran 2021, Pazar
AKP Sakarya Milletvekili Kenan Sofuoğlu seçim öncesi siyaset arenasında karşılaştıkları ve yaşadığı duygular ile ilgili olarak şunları söylemiş:

“Paraşütle bir dünyanın içine girmiştim ve bu dünyanın bana uygun olmadığını ikinci gün anladım.” 

Ardından siyasetten vazgeçmek ve kararını Erdoğan’a bildirmek istemiş ve Damat Berat Albayrak’a “Ben bu işi yapamayacağım ağabey. İzin isteyeceğim. Ne dersin bu duruma?” diye sormuş. 

Samimî adammış. 

Aldığı cevap aynen şöyleymiş: 

“Eğer onu üzmek istiyorsan böyle bir süreçte git söyle.”

Böyle bir süreç nedir? Neden üzülüyor ki? Anlamak zor. Ama demek üzüleceği de açık. Şimdi bunlar hikâyenin sonunda açıklanınca daha mı iyi oldu Erdoğan ve AKP ve memleket için!

Zaten sonrası şöyle: “Şimdi ben bunu nasıl söyleyebilirim o saatten sonra. Söyleyemedim. Ok yaydan çıktı, seçim oldu ve ben milletvekili oldum. Bir şekilde idare edeceğim dedim.” 

Hangi “şekil”lerde idare ettiğini yani motorlarının ve araçlarının tonajını hepimiz az çok biliyoruz. 

“Ağır araba suya hızlı batar” derler. 

Final de şöyle: “Kesinlikle bir daha aday olmayacağım. Seçim çalışmaları başladığında Sayın Cumhurbaşkanıma gideceğim ‘Ben milletvekilliğini beceremedim, bana göre değil’ diyeceğim ve müsaade isteyeceğim. Önümde güzel hayallerim ve projelerim var. Onları hayata geçireceğim.” 

“Müsaade istemek!”. Yani anlaşılıyor ki Erdoğan’a kalsa yeniden aday ve vekil olacağı kesin! 

Biraz da gerçekler:

Milletvekilleri iki türlüdür. 

Vekilliği becerenler ve beceremeyenler. 

Milletvekilliğini beceremeyenler iki türlüdür:

Beceremediğini bilmeyenler ve bilenler.

Beceremediğini bilenler iki türlüdür: 

Beceremediğini bildiğini itiraf dahi edemeyenler ve beceremediğini bildiğini itiraf edebilenler. 

İşte Kenan Sofuoğlu bu grupta. Samimî beceriksiz. Sevdik kendisini ve samimiyetini. 

Zaten kabahat de onda değil onu listeye koyanda ve oy verip seçende. 

Bizim derdimiz diğerleriyle. Samimiyetsizce ortalıkta dolaşıp vekil “miş gibi” yapanlarla. 

Onlarda kabahatin büyüğü kimde? 

Suçlular, düşün milletin yakasından. 

Millet, sen de uyan artık. 

Bir de hatıra:

2000’lerin başlarını yaşı müsait olanlar hatırlar. O zamanlar sosyal medya yoktu. TBMM üyeleri ile ilgili olarak basında yer bulamayan dedikodular ve kirli-kara-yalan haberler maillerle yayılırdı. Sonucu ilginç oldu. O atmosferde yapılan bir “saçmalardan seçmeler” seçimiyle 550 vekilin yaklaşık 500’ü değişti ve bugüne geldik. 

Şimdi de benzer bir durum var. 

Ders almak lâzım. Aman dikkat. 

Okunma Sayısı: 2108
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı