Diyabet, pankreasın yeterli insülini üretmemesi veya ürettiği insülinin etkili bir şekilde kullanılamaması olarak tanımlanabilir. Sağlık yaşam haber sitesinde yer alan habere göre, diyabetin yemek yendiği zaman besinlerin sindirimi sonucu oluşan glikozun kullanılması ile ilgili oluşan sorunların genel adı olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Ulaş Özdemir “Kan şekerinin devamlı kontrol altında olması gerektiği için beslenme diyabetin en önemli kuralıdır. Diyabet, doğru yönetilebilirse engel değil tam tersine destektir” açıklamasında bulundu. Son zamanlarda artan bir gerginlik, devamlı acıkma hissi ve tatlı krizleri, sık idrara çıkma ve ağız kuruluğu gibi semptomların ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayan Beslenme ve Diyet Uzmanı Ulaş Özdemir diyabet hastalarına tavsiyelerde bulundu.

Sanıldığı gibi yasaklar yok

Diyabette yasak kavramını çok fazla önemsememek gerekir. Çünkü şu besin yasak kelimesi psikolojik olarak tam tersine o besine karşı özlem doğurur. Bunun yerine az serbest veya porsiyon dahilinde serbest kelimesini kullanmak daha doğru olur.

Kan şekerini yükselten besinler az tüketilmeli

Kan şekerini hızlı yükselten besinler vücutta aynı hızda bir düşme yapacağından dolayı açlık ataklarını tetikler ve diyabet tablosu açısından doğru bir tüketim olmaz. Bu sebeple muz, kırmızı mercimek ve havuç gibi gıdaların çok küçük porsiyonlarda ve nadiren tüketilmesi daha sağlıklı olur.

Lifli beslenilmeli

Özellikle karbonhidrat ile beslenildiği zaman yanında çiğ kuruyemiş veya yoğurt tüketilmesi iyi olur. Bunlarla birlikte üzerine 1 çay kaşığı tarçın da ilâve edilirse çok daha iyi hissedilir. Lifli besinlerin sindirim süresi diğer besinlere göre daha uzun sürdüğü için açlık hissini bastırır. Bu da kan şekeri seviyesini dengelemede önemli bir katkı sağlar.

Su içmeyi unutmayın

Diyabette en önemli olan durumlardan biri de ideal kiloda olmaktır. Gerek sıvı elektrolit kaybı yaşamamak gerek diyabetin yan etkilerini yok etmek için bol su içmeye özen gösterilmeli.