"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bâtılı tasvir etmeden irşad (2)

Ali Demir
04 Nisan 2022, Pazartesi
Tebliğ ve irşadda esas bir düstur olan ve Hakikat Çekirdeklerinde bulunan şu vecize “Bâtıl şeyleri tasvir, sâfi zihinleri idlâldir ve cerhdir.” ahirzamanın Kur’an tefsiri Risale-i Nurların tebliğdeki temel düsturudur.

Nur Risaleleri; miladi 20. asrın sonu ve 21. asrın başlarında dünyada etkisini gösteren felsefi akımların isimlerini zikretmeden, bu batıl akım ve fikirleri kökünden çürüten gerekli cevapları, aklı ikna edecek tarzda temsil metoduyla medar-ı bahsetmiştir.

Diğer taraftan Üstadın benzer tavrını geçmiş asırlarda kelamcılar arasında yaşanmış  “fikri harblerde” kullanılan fikir ve tabirleri de nakletmeden gerekli tashih ve cevapları verdiğini müşahade etmekteyiz.

Bu konuda Üstad hazretlerinin Birinci Dünya Harbi esnasında cephede telif ettiği ve Bakara suresinin 7. Ayetinin tefsir edildiği, ayet muhteviyatının gereği kadere iman meselesinin izah edildiği, İşarat’ül İ’caz tefsirinde görmekteyiz. Bediüzzaman Hazretleri, kader, cüz’i irade ve meyalan meselesinde geçmiş ulama arasındaki fikri ihtilaflar neticesinde üç ana grupta topladığı, Mu’tezile, Cebriye ve Ehl-i sünnet mabeyninde yaşanmış müzakere ve münakaşaları nakletmeden, bid’a ehli olarak kabul edilen Mu’tezile ve Cebriye fikirlerine reddiyeler yazmış ve Ehl-i sünnet vel cemaat fikirlerinin doğruluğunu izah etmiştir. (İşarat’ül İ’caz, 2017, sayfa: 92-97)

Yine benzer uygulamayı farklı ifade tarzıyla Muhakemat’ta görmekteyiz. “Mübalâğa ihtilâlcidir” konusunun izah edildiği 1. Makale 7. Mukaddeme’de, mübalağalı ifade tarzıyla iyilik yapılmak istenirken fenalık edileceğini misallerle izah ettikten sonra, vaizlerin hem hakim ve hem de muhakemeli olmaları gerektiğini, bu muhakeme kaybolunca karşıdakini aldatmaya kadar gidebileceğinden bahsettikten sonra, batılı nakletmediğini Üstad hazretleri şöyle ifade etmiştir: “Bunlardan birisi bir mecma-ı azîmde müskirattan tenfir yolunda zecr-i şer’î ile kanaat etmeden öyle bir şey demiş ki, yazmasından ben hicap ettim; yazdıktan sonra çizdim. Ey herif! Bu sözlerinle şeriata adavet ediyorsun. Faraza sadîk olsan, sadîk-ı ahmak olursun. Adüvvü’d-dînden daha muzırsın.”

İnsanları güya içkiden uzaklaştırmak  ve nefret ettirmek için, şeriatta olmayan veya şeriatın izin vermediği mübalağalı benzetmelerin dine düşmanlığa sebep olacağını ifade eden Üstad, o nasihatçıyı ikaz ederken onun kullandığı yanlış ifadeyi yazdığı halde üzerini çizdiğini beyan ediyor. Yazdığı ve nakletmek istemediği bir sözü çizdiğinden bahsetmesindeki hikmet nedir? diye kendimize sorduğumuzda, bunun cevabının “Bâtıl şeyleri tasvir, sâfi zihinleri idlâldir” kaidesinin uygulamalı bir dersi olduğudur.

Netice itibariyle; Üstad Hazretlerinin “yazdıktan sonra çizdiği” ve “yazmasından hicab duyduğu” bu hususda, biz Nur Talebeleri olarak, hak ve hakikati tebliğ hizmetlerimizde, insanları haramdan sakındırırken, farza teşvik ederken mübalağa ile aşırılığa kaçmadan, muhakemeli ve hikmetli söz ve davranışlarımızla hareket etmeliyiz. Felsefi ve ideolojik akımlardan bahsederken veya onların fikirlerine cevap verirken aynı hassasiyeti göstermeliyiz. Söz ve lafızdan ziyade etrafımıza ve cemiyete fiiliyatlarımızla emsal, örnek olmalıyız vesselam…

Okunma Sayısı: 1154
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Necati

    4.4.2022 05:34:52

    Sadık ahmak, din düşmanından daha muzır olması hakikatı çok dikkat çekici. İrşat ve tebliğ de Risale-i Nur metodunun kullanılmaması büyük zararalar veriyor.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı