"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sahnede bir öğretmen belirdi

Ayla AĞRAK
23 Kasım 2021, Salı
Seçilmiş bir gündü.

Yılların vermiş olduğu ağır ve yorgun bedenine rağmen içinde gizlediği tebessümlü ve bir tarafı da hüzünlü ruh hali ile sahnenin basamaklarından ağır ağır ve tek tek çıkıyordu. Attığı her adımda su damlası kadar küçük olan öğrencisine istikbalde atacağı adıma vesile olmaya hazırlanıyordu.

Ve sahnedeydi. Karşısında günler öncesinde dağıtılan davetiyelerin sahipleri de yerlerini çoktan almış salonu hınça hınç doldurmuşlardı.

Avuçlarının arasında gezinen davet kartı daha önceki aldıkları davetiye kartlarına hiç ama hiç benzemiyordu. Tek farkı minik öğrencinin yeteri kadar işlev görmeyen azalarına bir derman ve ufukta görünen bir umuda bir nebze vesile olmaktı.

Hüznün beraberinde getirdiği mutluluk ışıkları her zamanınkinden daha farklı tüm sahneyi bir bir aydınlatıyordu. Heyecanlı yüreklere bir sıcaklık ve mutluluk yansıtmaya çalışıyordu.

Geleceğe dair umut olabilmeye vesile olan tüm gözler sahnedeki harflere kelimelere odaklanmıştı. Sahnede bir öğretmen belirmişti hasta ve yorgun düşen azalarına rağmen dimdik ayaktaydı oradaydı ve tüm bunlar hasta olan minik öğrencisi içindi.

Senelerce sınıfında öğrencilerine öğrettiği harfler ve kelimeler şimdi sahnede bir bir boy gösteriyorlardı. Jest ve mimikler ise adeta birbiri ile uyum içinde gelecekteki gizemli düşlerin semalarında yıldızlı senfonilerini oluşturuyorlardı. Şaheser ritimlere salondaki hüzünlü gözlerde o kelimelere ve hareketlere odaklanmış tebessümlü yüz ifadeleri ile eşlik ediyorlardı. Hüznün beraberinde getirdiği tebessümlü hüzünlü alkışın ardından çınar ağacı gibi olan öğretmende salona veda etmişti. Etmişti ama yine gelecekti yine birilerine vesile olacağı sahnelerde buluşacaktı.

Ve yine bir başka sahnede belirmişti. Yağmurlu havaya rağmen adımlarını mümkün mertebe yavaşlatmaya ve sessizleştirmeye çalışıyordu. Kabristan kenarındaki kuş cıvıltısı arasında tanıdık bir sese rastlarım diye. Tıpkı okul koridorları arasında olduğu gibi cıvıldayan bir sese rastlarım. Belki bugün ki hüznüm matemim ayın dolunay evresi gibi aydınlık olur.

Günümde miski amber kokulu çiçekler getirirdin bana. Onları avuçlarımın arasına bir bir yerleştirirdin. Ah! O günler o günler ki şimdilerde eser yok o miski amber kokuları şimdilerde mazide yer aldılar. Gül gibi naif damla kadar zarif küçük bedenine örtülmüş toprağındayım parmaklarım arasında bıraktığım gül demetleri ile beraber nemli gözlerim turkuaz renkli olan gözlerini aramakta.                             

(Ömrünü mesleğine adayan bir öğretmene ithafen yazıldı.) 

Okunma Sayısı: 1321
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı