"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Esma ve edep

Büşra Nur Özdemir
17 Ekim 2024, Perşembe
“En güzel isimler Allah’ındır. Bu güzel isimler ile O’na dua edin. O’nun isimleri hakkında doğru inançtan sapanları kendi başlarına bırakın. Onlar yaptıklarının cezasını çekecekler. ”1

Bu ayet-i kerîme en güzel isimlerin Allah’a ait olduğunu ve O’na (cc) bu isimlerle yakarmamız gerektiğini anlatır. Esma-i İlâhiyeyi saptıran ve bozanlara karşı da uyarır. 

Gül goncası misali kâinatın perdelerinin arkasında gizli hazineler mevcuttur. Bu gizli hazineler esma-i İlâhiyedir. İnsan ise bu gizli hazineleri keşfedecek en mükemmel cihazlara sahiptir. Kâinatın bütün kapalı kapılarını, sonsuz hazinelerini, tılsımlarını açacak bu anahtar insandaki “ene”dir.2 

Mahiyeti bilinen bir “ene” ile insan önce kendisini keşfeder. Keşif yolculuğunun nihayetinde ise Esma-i İlâhiye’nin hazinelerini elde eder. Bu yolculukta heva yerine Hüda esas alınırsa, yolculuk hitama erer. Fakat heva ve hevese tâbi olan bu yolculuk her ne kadar mertebe kat ediyor gibi gözükse de sonuç bir hiçtir. 

Her bir esmanın kâinatta farklı bir frekansı ve enerjisi vardır. Kuantum fiziği ile enerji ve madde arasındaki ilişki incelenirken, esmaların ebced değerlerinin hesaplanarak belirli sayılarda zikredilmesi sonucunda, bu frekansların titreşerek evrene mesaj gönderdiğine inanılmaktadır. Yine Kuantum dünyasında, “gözlemcinin niyet”i “olasılıklar”ı etkiler. Esmalar ve ebced hesaplamaları o esmanın enerjisini artırarak kuantum alanında olasılıkların birey lehine şekillenmesine yardımcı olabilir, düşünceleri ile karşımıza bir çok sorular gelir. Çünkü beşer kendi arzuları doğrultusunda bunu da kullanmak ister. 

Belirli bir esmayı şu kadar çeksem mutlu olur muyum? Rızkımın artması için hangi esmayı zikretmeliyim? Esma zikri yaparsam kaderim değişir mi? Hangi esmayı zikretsem kısmetim açılır yahut hayatımdaki engeller    kalkar?..

Bir şeyi kökünden kesip ayırdığımızda onu öldürürüz. Esma-i İlâhiyeyi kutsal topraklarından kesip ayırmaya başladığımızda sadece kendilerine atıfta bulunmuş, kendi egomuzun renklerine boyamaya başlamış oluruz. Köklerinden kesilip ayrılan Esma-i İlahiye ise iç benlikte ve kâinatın umumunda dengesizliğe yol açacaktır.3 Nefsi adına esmalar ile yol bulmaya çalışan gaflet perdelerinde çırpınıp duracaktır. 

Oysa ki Cenab-ı Hak, Esmasının bütün tecellilerini göstermesi için insanı yaratmış ve insan için dünyayı imtihan yeri hâline getirmiştir. Bu imtihanların gayesi ise insanın Esma’yı en kapsamlı bir şekilde kendi üzerinde gösterebilme istidadıdır. Başımıza gelen her şeyde, canımız yandığında farklı bir pusulada çıkış yolu bulmaya çalışmak değildir asıl olan. İstikamet nezdinde Esma-i Hüsnayı keşfederek Cenab-ı Hakk’a bir yol bulmak ve mutlak gafletten kurtulup huzura vasıl olmaktır.

Risale-i Nur eserlerinde Esma-i Hüsna’nın hayatımıza yansıması noktasında Sünnet-i Seniyyenin her bir prensibinin İlâhî isimlere uygun bir hayat sürmek için pusula mahiyetinde olduğunu izah eder. Hayatın en küçük anında bile esmayı hâkim kılmanın en kısa, tereddütsüz, güvenli yolu Sünnet-i Seniyyeden geçtiğini vurgular. 

Esmaları edep dışı kullanarak, istediğimiz alanda etki göstermesini kontrol edemediğimizde, niyetimizin aksine atom bombası gibi yıkıcı sonuçlar doğabilir.

Dualarımızı, isteklerimizi ihlas, samimiyet ve güzel niyetler ile donattığımız taktirde frekansımız yüksek olur. Saldığımız beyin enerjisi ile kuantum alanındaki benzer enerji buluşunca negatif enerjilere kapıları kapatmış oluruz. Şükür ve sabır perspektifinde hayatımızdan lezzet alırız. 

Maddî manevî, küfür ve dalâlet karanlıklarının yaşandığı şu dehşetli asırda Kur’ân’dan aldığı Esma-ül Hüsna renkleriyle madde ve mana âlemlerimizi boyayan, bizlere zikir noktasında dahi en küllî esmaları sunan Risale-i Nur’un eşsiz yüksek frekansına edep ile muhatap olabilmek duası ile…

Dipnotlar:

1 A’râf Suresi: 180, 2 Sözler, 30. Söz 1. Maksat, 3 Colin Turner, El Adl İsm-i İlâhîsi 

Okunma Sayısı: 827
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Yiğitoğlu

    17.10.2024 09:08:27

    Gül goncası misali kâinatın perdelerinin arkasında gizli hazineler mevcuttur. Bu gizli hazineler esma-i İlâhiyedir. Diyorsunuz.Üstat Hazretleride, "Evet, bu kâinat bin birlikler perdeleri içinde sarılı bir gül goncası gibidir." Derken burada "gül goncası" ve "gül" ile ifade edilmek istenen mana ise, Yani âlemler iç içe geçmiş bir gül goncası gibi, hepsi farklı bir ismin riyaseti altında, Allah’ın isim ve sıfatlarına âyinedarlık yapıp, şuur sahibi varlıklara ilan ediyorlar. Yine sizinde ifade ettiğiniz gibi,İnsan ise bu gizli hazineleri keşfedecek en mükemmel cihazlara sahiptir. Güneşinde gezegenleri çevirecek kuvveti var ama, ona ene verilmediği için, vahidi kıyasi yapıp, Cenab-ı Hakkı n kuvvetini bilemiyor. Ayrıca,Kuantum fiziği ile enerji ve madde arasındaki ilişki, "Hakiki hakaiki eşya esma-i ilahiyedir" ciheti ile bakılabilir. Her prağraf için ayrı bir yorum yazılabilir kapsamlı bir yazı olmuş. Bu güzel ve emeğin ürünü olan yazı için, Büşra hanıma teşekkür ediyoruz.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı