"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Risale-i Nur’u önce kendimize okumalıyız

Çetin ACAR
09 Kasım 2019, Cumartesi
Risale-i Nur eserleri, diğer ilim kitapları gibi okuyup, öğrenilip, daha sonra başkalarına ders verilecek kitaplar değildir.

Risaleleri yakın bir dostumuz gibi, samimane bir vaziyette onu anlamak için ona müşteri olmamız lâzım, yoksa bizden kaçar, içindeki hakikatleri bizimle paylaşmaz. Çünkü onda öyle kerametler vardır ki; her okuyuşta insanda yeni ufuklar açar. O gizlilikte tatlı ve çok sırlar vardır. 

Risalede çok geçen, “uhuvvet, ihlâs, tesanüt, sadâkat, samimiyet” kavramlarını yine Risale-i Nurlar’ı incelemeden anlayamayız. Yani “Risale-i Nur’un hocası yine Risale-i Nur’dur” sözü tam yerinde söylenmiştir.

Pekâlâ, neden önce kendi nefsimize okumalıyız?

Risale-i Nur, mülk âleminden ziyade, melekût âlemine baktığından, kendisine tam bir sadâkatle teslim olmayana ve ondaki düsturları tam ihlâs ile hayatına yansıtmayana açılmaz. 

Açılmadığı gibi o kişinin okuduğu dersten de feyiz alınmaz. Onun içindir ki; önce kendi nefsimize okuyup yaşamamız lâzım.

Üstadımızın İktisat Risalesi’ni yazmadan önce, eserinden tam istifade edilmesi için nasıl muktesit bir hayat yaşadığını, aynı şekilde hizmetimizin olmazsa olmazı olan “istiğna” düsturunun da etkili bir şekilde anlaşılıp hayatımıza geçirmemiz için her türlü sıkıntıya katlanıp müstağni yaşamaktan taviz vermediğini de biliyoruz.

Risale-i Nur, bu dehşetli asırda her yerde galip gelmesinin sırrı da burada yatıyor.

Kendi nefsimize okuduğumuz zaman; kardeşimizi tenkit etmeyiz, hizmetin sadece Allah’ın rızasını kazanmak için yaptığımızı bilip, dünyevî ve uhrevî gayeler peşinde olmayız, nefsimizin hoşuna giden her şeyi (makam, teveccüh, maddî menfaat, şeref) kendimizden önce kardeşimizi tercih ederiz. Bu dünya gemisinde seyahat eden değil, çalışan hademeler olduğumuzu, hizmeti aksattığımızda bu geminin batacağını da unutmayız.

“Onun için Zübeyir Ağabey derdi ki; ‘Risale-i Nur okurken mutlaka kendi nefsine okuyacaksın. Başkasına okuma, kendine oku.

Biz okurken başkasının gözüne bakarak okuyoruz. ‘Bak Bediüzzaman ne diyor, dercesine. Sana demiyor mu kardeşim, muhatap sen değil misin?” 1

Risale-i Nur’u hüve hüvesine yaşayan Zübeyir Ağabeyin okuması o kadar tesir ederdi ki, okuduğu kitap hemen satılırdı.

İşte onun için nefsimize okumamız isteniyor? Önce kendimiz anlayıp, hayatımıza geçireceğiz ki, okuduğumuz dersten istifade edilsin. 

Dipnotlar:

1- Zübeyir Gündüzalp, hayatı, mefkûresi 347 (İbrahim Kaygusuz)

Fotoğraf: Erhan Akkaya

Okunma Sayısı: 2135
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı