"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Avrupa’dan doğru ses

Faruk ÇAKIR
01 Aralık 2020, Salı
Avrupa’dan yine hakperest bir ses yükseldi ve ‘İslâm korkusu’nu yaymak isteyenleri susturdu ya da suturmaya aday oldu.

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in, “Terörist faaliyetleri İslâm’dan ayırmak gerekiyor. ‘İslâmî terör’ diye bir ifade kullanılamaz” demesi sıradan bir ‘haber’ olarak görülebilir mi?

İlgili haberde şu bilgiler var: İspanya’nın Barselona şehrinde video konferans ile düzenlenen Akdeniz İçin Birlik (UpM) 5. Bölgesel Formu sonunda yapılan ortak basın toplantısında konuşan Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, terör faaliyetlerinin İslâm dini ile isimlendirilmesine karşı çıktı. Borrell, bir soru üzerine, “Terör saldırılarını yapanlar Fransa’da, Almanya’da, Avrupa’da doğmuş kişilerdir. Nesilleri de Kuzey Afrika’dan değil, Kafkasya gibi dünyanın farklı yerlerinden geliyor. Fransa ve Avusturya’da son dönemde meydana gelen terör saldırılarında sebep sonuç ilişkisi aranmamalıdır. Akdeniz’deki sosyo-ekonomik farklılıklarla bağlantılı bir konu değildir” ifadelerini kullandı. “İslâm bir dindir ve terörizmle hiçbir alâkası yoktur” diyen Borrell, “Terörist faaliyetleri İslâm’dan ayırmak gerekiyor. ‘İslâmî terör’ diye bir ifade kullanılamaz” diye konuştu. (AA, 27 Kasım 2020)

Avrupa Birliği Temsilcisi Borrell’in “Terörist faaliyetleri İslâm’dan ayırmak gerekiyor. ‘İslâmî terör’ diye bir ifade kullanılamaz” şeklindeki beyanı onlarca ‘müftü’ ya da İslâm ülkelerinin temsilcilerinin benzer beyanlarından daha tesirli ve önemli değil mi? Böyle doğru tesbitler yapan AB idarecileriyle birlik kurulmaz mı? Ve böyle konuşanların sayısının artması için çalışma yapmak gerekmez mi?

AB Yüksek Temsilcisi Borrell’in ‘gelir dağılımı adaletsizliği’ noktasındaki tesbiti de çok önemli. Akdeniz’in kuzeyi ile güneyi arasındaki sosyo-ekonomik farkın arttığına dikkati çeken Borrell, “Akdeniz’in kuzeyi güneyine nazaran 16 kat daha zengin ve bu azalmıyor, tam tersine artıyor. Birçok sorun da bundan kaynaklanıyor” demiş. 

Borrell, şunu da ilâve etmiş: “Elimizde sihirli bir değnek yok ve yapacak çok şey var. Olsa 25 yılda zaten yapardık. İlişkilerimizi güçlendirecek bir planı kısa zamanda açıklayacağız. Ama kimse mu’cize olacak bir planı beklemesin. Pandemi ile birlikte Akdeniz için bazı fırsatlar da çıktı. Avrupa, endüstrisi ve ilâç sanayii gibi dalları daha yakınında bulmak istiyor. Dün stratejik olmayan bazı ürünler bugün daha önemli. Akdeniz’de çözüm sadece kuzeyin güneye yardımıyla olmaz, ticarî ilişkileri de güçlendirmek gerekiyor.”

“Akdeniz’in kuzeyi ile güneyi” arasındaki uçurum, daha doğrusu bütün ülkeler, milletler ve şehirler arasındaki gelir dağılımı uçurumu ortadan kaldırılabilirse anarşi ve terör de büyük ölçüde azalır ya da sona erer.

Temennimiz ve duâmız doğru ses, doğru tesbit ve ‘güzel haber’lerin her gün artması ve devam etmesi için olsun. 

Okunma Sayısı: 2759
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı