"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Az verip gezdirme, çok verip azdırma!

Faruk ÇAKIR
23 Nisan 2013, Salı
Havf ve reca / korku ve ümit arasında olmak, ihlâslı Müslümanların hedeflerinden biridir. Aynı şekilde “Allah’ım! Az verip gezdirme, çok verip azdırma!” duâsı da dengeyi muhafaza için yapmamız gereken duâlardan biridir.

Tarih, “az verip gezdirilen, çok verip azdırılan” insanların başına geçen kıssalarla doludur. Dünya ömrünün sonlarını yaşadığımız bu “ahir zaman” günlerinde insanların en çetin imtihanlarından birisi de budur. İnsanlar (Allah tarafından) ya az verilip gezdiriliyor, ya da çok verilip azdırılıyor; ki bu durumdan yine duâlarımızla Allah’a sığınmalıyız.
Diyanet İşleri Başkanlığı Dinî Yayınlar Genel Müdürü Dr. Yüksel Salman, “Müslümanların günümüz şartlarındaki en önemli imtihanı yoksulluk ve kıtlık değil, varlıktır” demek suretiyle bu duruma dikkat çekmiş. (Yeni Asya, 21 Nisan 2013)
Tüketim odaklı hayat yerine, medeniyeti oluşturan paylaşım, yardım ve kardeşlik hukuku odaklı hayatı yaşamak gerektiğini hatırlatan Dr. Yüksel Salman, 2013 yılı “Kutlu Doğum Haftası”nda ‘tema’nın “Hz. Peygamber ve İnsan Onuru” olduğuna dikkat çekip şöyle demiş: “İnsan onurunu aşındırmaya yönelik tavırları maalesef görmeye devam ediyoruz. Afrika kıt’asını, Orta Asya’yı, açlıktan, sefaletten, yoksulluktan zarar gören, ölen insanları, kayıpları düşünmemiz gerekir. Küresel sorunlarımıza karşı farkında ve duyarlı olunmalı. Her türlü ırk, soy ve cinsiyet ayrımı bu küresel sorunlarımızın başında gelmektedir. Kur’ân-ı Kerîm’in insanı yücelten öğretileriyle birlikte, biz Müslümanlar ilim ve fende ilerlediğimiz gibi, insan onurunu yükseltme ve korumada da ilerlemeliyiz.”
Geçmiş yıllarda, nisbeten daha fakirdik ve bu durumdan şikâyet edenler daha çoktu. O günlerde, bir bakıma “az verip gezdirme” hali yaşanıyordu. Günümüzde ise nisbeten zenginleştik. Ama imtihan daha da şiddetlendi. Bugünkü halimiz, “çok verip azdırma”yı hatırlatıyor. “Hangisi daha tehlikelidir?” denirse, belki de “çok verip azdırılma hali”nin daha tehlikeli olduğu bile söylenebilir.
Haddizatında, “çok verilip azdırılma hali”nin hemen herkes farkında ve aynı zamanda herkes de şikâyetçi. Ne var ki, “Hem ağlar, hem de gider” tavrından da vazgeçemiyoruz. Dün fakir olan ve bugün maddî imkânlara kavuşan belki de milyonlarca insan ‘dün’ü unuttuğu gibi ‘bugün’ün de bir imtihan vesilesi olduğunu hatırlamıyor, hatırlamıyoruz. Maddî imkânları bahşedenin de, onları dar edenin de Yaratıcımız olduğunu ve tamamının bir imtihan vesilesi olduğunu unutmamalıyız. Eğer biz unutursak, birilerinin bunları bize hatırlatmasından da gocunmamamız icap eder.
Sıkıntının bir kısmı da bu noktada düğümleniyor. “Bütün bu imkânlar bir imtihan vesilesidir. ‘Dün’ümüzü unutmayalım, dikkatli adım atalım. Har vurup harman savurmak inancımıza terstir” diye omuzumuzdaki ‘akrep’leri hatırlatanları da yanımızdan uzaklaştırmaya başladık. Oysa bu hatırlatlamalar imtihanın kazanılmasına vesile bile olabilirdi.
Pek çok meselede olduğu gibi maddî imkânların fazlalaşmasından kaynaklanan bu çetin imtihan devrinde ‘âlim’lere çok fazla iş düşüyor. ‘Zalim’lere bile bu gerçeklerin hatırlatılması lâzım. İnsanoğlu unutma hastalığıyla hastalıklı olduğu için imtihanda olduğumuzu bile unutuyoruz. Belki ilahiyatçılar, “Her fırsatta bize iş düştüğünü hatırlatıyorsunuz. Başka ‘yardımcı’lar yok mu?” diye soracaklar; ama vakıa bu. Madem onlar bu milleti ikaz edici bir vazifeyi omuzlarına almışlar, her fırsatta imtihanda olduğumuzu hatırlatmalıdırlar. Yöneticiler bu hatırlatmalardan yanlış anlamlar çıkaracak olsa bile, daha büyük musîbetlere maruz kalmadan herkesin uyanması için ikazların sürdürülmesinde fayda var.
“Ey Rabbimiz! Bize az verip gezdirme, çok verip azdırma! İmtihanımızı kolay kıl! Altından kalkamayacağımız yükler yükleme. Âmin” diye beş vakit duâ edelim.

Okunma Sayısı: 7680
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı