"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gerçekleri perdelemek mümkün mü?

Faruk ÇAKIR
22 Şubat 2020, Cumartesi
Hak, hukuk ve adaletin tam olarak yerleşmediği yerlerde mutlaka ‘doğru bilgi’leri perdeleyenler olur.

Bu sebeple ‘tarihe yalan söyleten anlayış’ hüküm sürdüğü gibi, çoğu kişi de gerçekleri vaktinde ve zamanında öğrenemez. Gerçekler bir şekilde öğrenildiğinde de bilgileri perdeleyenler haklı olarak kınanır.

19 Şubat 2020 Çarşamba akşam saatlerinde İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nün “Şehir ve Toplum Kulübü” ile birlikte düzenlediği bir toplantı böyle bir sahneye de şahitlik etti. Edebiyat Fakültesi’nin Beyazıt’daki binasında (Amfi 4’te) düzenlenen “Edebiyatı Tanımak” başlıklı programa Prof. Dr. Hüsrev Hatemi konuşmacı olarak katıldı.

12 Aralık 1938 İstanbul doğumlu olan Prof. Dr. Hüsrev Hatemi, 1962’de İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olmuş. 1978’de de İç Hastalıkları profesörü olan Hatemi’nin çocukluk yıllarındaki İstanbul’u anlatması dinleyenlerin dikkatini çekti. Hatemi, sanki İstanbul’dan değil de asırlar önceki bir şehirden bahsediyordu. 

O günkü aile yapısı, sokaklar, komşular, okullar, kişilerin birbirine karşı saygısı maalesef günümüzde yok olmuş. Hüsrev Hatemi, evde beraber büyüdüğü ‘nine’sinden çok şey öğrendiğini özellikle ifade etti.

Tanıdığı şairlerden de bahseden Hüsrev Hatemi, Yahya Kemal’e hayranlık duyduğunu, ancak onu ziyaret etme imkânı bulamadığını söyledi. Tanıdığı bir büyüğü Hatemi’ye “Aruz vezniyle 33 beyitlik bir şiir yazarsan seni Yahya Kemal’le tanıştırım” demiş. Hatemi, çok gayret sarfetmesine rağmen ancak 10 beyitlik bir şiir yazabilmiş ve bu da Yahya Kemal’i ziyaret için söz veren büyüğünü ikna etmeye yetmemiş. Nazım Hikmet’in şiirlerinden geç haberdar olduğunu da anlatan Hüsrev Hatemi, “Vaktinde haberdar olmuş olsam belki onu da tutardım. Ama o zamanlar Nazım’dan kimse bahsetmezdi, yasaktı” dedi ve okulda öğretmeniyle bu hususta yaşadığı bir hatırayı paylaştı.

Esprilerle, nüktelerle ve ibretli hatıralarla devam eden toplantının sonunda Hüsrev Hatemi Hoca ile biraz sohbet etme ve “Kişver” adlı kitabını (Kişver ‘ülke’ demek) imzalatma imkânı da bulduk. Hatemi, Kişver adlı eserinin bir yerinde şöyle demiş: “Mevlânâ’nın yanında, Said-i Nursî de kalbimde yer aldı. Yine övünerek söylüyorum ki bu durum kararsızlıktan gelmiyor, empati hissimin gelişmiş olmasından geliyor.” (Kişver, s. 11)

Hatemi Hocaya bu husustaki düşüncelerini sorunca, şu kelimesi kelimesine değilse de mealen şöyle cevaplar verdi: “Dinî meseleler üzerinde fazla açıklama yapmak istemem. Ama zaten bunları twitter hesabımda yazdım ve tebrik aldığım gibi tenkit de aldım. Nasıl ki bir zamanlar Nazım’dan bahsetmek yasaktı, aynı şekilde Said Nursî’den bahsetmek de öyleydi. Hemen irtica falan denirdi. Ama sonra hem ben hem de kardeşim (Hüseyin Hatemi Hocadan bahsediyor) onun kıymeti anladık. Kardeşim bu konularda daha mahirdir.”

Prof. Dr. Hüsrev Hatemi, bahsettiği twitlerinde şöyle demişti: “Said-i Nursî basit yaşayışı davranışı ve eserleriyle dinî anlayışımız için regülatördü derim.” (Twitter hesabında, 4 Eylül 2017)

Evet, belli bir süre için gerçeklerin üzeri örtülebilir, ama uzun süre insanları yanıltmak mümkün değil. Gerçekler ortaya çıktığında da gerçekleri ‘perdeleyen’lerin itibarı sıfıra iner. İnşallah gerçekleri perdeleyenlerin devri sona erer ve bütün gerçekler gün yüzüne çıkar.

Okunma Sayısı: 2421
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı