"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

KÜRTÇE EZAN SAHİPSİZ KALDI

09 Haziran 2011, Perşembe
Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde Kürtçe ezan okutulmasına Diyanet ve STK'lar sert tepki gösterdi. “Şeair demek, dünya var oldukça Müslüman kalma şuurumuzu diri tutacak ve kaybolmayacak bir sembol demektir” diyen DİB Mehmet Görmez şeair vasfını vurguladığı ezanın başka bir dildeki çevirisinin aslı yerine geçemeyeceğini ifade ederken, STK temsilcileri olayı bir provokasyon olarak değerlendirdiler.
BDP'LİLER: BÖYLE BİR KARAR ALMADIK
Tepkiler üzerine BDP geri adım atarken, Şanlıurfa İl Başkan Vekili Müslüm Kaplan, “İslâmın şartları nasıl beş ise ezanın Arapça dışında hiçbir dilde okunmayacağı da hepimiz tarafından çok iyi bilinmektedir" dedi. İl Başkan Yardımcısı ve parti avukatı Bekir Benek de parti olarak ezanın Kürtçe okunması adına aldıkları bir kararlarının bulunmadığını kaydetti.
 
Kürtçe ezan sahipsiz kaldı
 
Dİyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, ‘’ezanın herhangi bir dile ve lehçeye çevirisinin Müslümanların ortak inancı ve bilincini ifade eden ezan sayılmasının asla mümkün olmadığını’’ kaydetti. Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Merkezinden yapılan yazılı açıklamada, Başkan Görmez’in Kürtçe ezan konusunda görüşlerine yer verildi.
Görmez, açıklamaya göre, ezanın farklı bir dile ve lehçeye çevrilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade etti. Ezanın bütün Müslümanları birbirine bağlayan ortak bir inancın sembolü ve özgürlüğün ve bağımsızlığın simgesi olduğunu görüşüne vurgu yapan Görmez, şunları belirtti: ‘’Ezan-ı Muhammedi Sevgili Peygamberimizin ilk mescidi inşa ettiği günden bu güne kadar bütün zamanlarda, bütün coğrafyalarda, bütün Müslümanların ortak inancının sembolü ve simgesi olmuştur. Ezan-ı Muhammedi’nin her kelimesi ve cümlesi Şeair-i İslamiye’dendir. Şeair demek, dünya var oldukça Müslüman olma bilincimizi ve Müslüman kalma şuurumuzu diri tutacak ve kaybolmayacak bir sembol demektir.
Binaenaleyh, ezanın herhangi bir dile ve lehçeye çevirisinin Müslümanların ortak inancı ve bilincini ifade eden ezan sayılması asla mümkün değildir.’’ Başkan Görmez, Türk Milletinin ezan konusunda tarih içerisinde acı bir tecrübe yaşadığını ve bunun toplum tarafından kabul görmediğini, bu nedenle de devletin bu hassasiyeti görerek bu yanlıştan vazgeçtiğini de ifade etti. 
 
Türkiye bu zihniyeti daha önce görmüştü
 
Dİyanet-Sen Doğu ve Güneydoğu Anadolu Şube Başkanları tarafından yapılan ortak açıklamada, evrensel bir çağrı olan ezanın Türkçe, Kürtçe veya herhangi bir dilde okunmasını istemenin kafatasçılıktan başka hiçbir şey olmadığı bildirdi. Ortak yazılı açıklamada, şu görüşlere yer verildi: ‘’Ezan, Müslümanları tüm dünyada aynı anda evrensel bir mesaj olarak bir araya getiren, değiştirilmesi sadece kafatasçı zihniyetlerce düşünülmüş Arapça mesajdır. Herhangi bir Müslüman, dünyanın herhangi bir yerinde ezanı duyunca bunun İslâm’ın namaza, Allah’a ve ibadete çağrısı olduğunu bilir. Hiçbir dinde, bu çaplı bir çağrı olmaması İslâm’ın kendine özgü güzelliğidir. Türkiye’de 1932-1950 yılları arasında ezan Türkçe okutulmuş, halk buna karşı olsa da baskıcı rejim bu yanlışında ısrar etmiştir. 18 yıl boyunca bu zulüm devam etmiştir. 18 yıl boyunca yaşanmış bir tecrübe olarak Türkçe ezan felâketi dururken, böyle bir iddianın Kürtçe ezan ile gündeme getirilmesi bile sıkıntı doğurmak için yeter sebeptir. Kendisinden şikâyet edilen ideolojik hareketlerin uygulamalarını taklit etmek ne kadar savunulabilir. Herkesin anadilinde hutbe, vaaz ve duâa isteme talebi olabilir, bunlar tamamen insanî isteklerdir. Fakat, evrensel bir çağrı olan ezanın Türkçe, Kürtçe veya herhangi bir dilde okunmasını istemek kafatasçılıktan başka hiçbir şey değildir.’’
 
 
BDP’den Kürtçe ezanda geri adım
 
BDP, tek parti dönemindeki uygulamaları örnek alıyor. ‘Camilerde namaz kılmayın’ çağrısı yapan BDP şimdi de ezanı Arapça yerine Kürtçe okuttu. Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde BDP ilçe teşkilâtının organize ettiği Demokratik Çözüm ve Barış Çadırı’nda 20 Mayıs günü Cuma vaktinde Kürtçe ezan okundu. Kürtçe ezanı doğrulayan BDP Şanlıurfa İl Başkanı Müslüm Kaplan, bir gazeteye yaptığı açıklamada bundan sonra ezanların Kürtçe okunacağını söylemişti. Ancak Kürt halkından gelen yoğun tepki üzerine geri adım attı. BDP Şanlıurfa İl Başkan Vekili Müslüm Kaplan, ‘BDP Kürtçe Ezan’ okuttu haberlerini yalanladı. Kaplan, “İslâm’ın şartları nasıl 5 ise ezanın Arapça dışında hiçbir dilde okunmayacağı hepimiz tarafından çok iyi bilinmektedir” dedi. İl Başkan Yardımcısı ve Parti Avukatı Bekir Benek’de parti olarak böyle bir politikasının olmadığını söyledi. Anadilde yaşamın heralana yayılması gerektiğini savunan Benek, ancak parti olarak ezanın Kürtçe okunması adına alınan bir kararın olmadığını kaydetti. 
 
Bizi dinimiz birleştiriyor
 
Öncekİ gün Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde bazı bölgelerde ezanın Kürtçe okunmasına Güneydoğu’daki sivil toplum örgütü temsilcilerinden ve işadamlarından tepki geldi. Açıklamalarda, Kürtçe okuna ezanın ülkeyi bölmek isteyen karanlık güçlerin bir oyunu olarak nitelendiriliyor. Gaziantep’te faaliyet gösteren Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Derneği (GÜNSİAF) Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Erbalcı, bu girişimi Ergenekon’un bir oyunu olarak nitelendirdi. Türk ve Kürt halkının bulunduğunu hatırlatan Erbalcı, “Ancak bizim birleştiğimiz bir nokta var, o da dinimiz. Şimdi bu birleştiğimiz noktayı da parçalamak istiyorlar.” dedi.
 
Doğu insanının inancı güçlüdür
 
Hür Sanayici ve İşadamları Derneği (HÜRSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Kasım Fincan ise, aslen Şanlıurfa Birecik doğumlu olduğunu ve doğu insanlarının dini inançlarının güçlü ve kuvvetli olduğunu söyledi. Fincan, Kürtçe Ezan’ın duyunca şaşırmadığını adeta bir şok geçirdiğini belirterek, “Dini inançları en kuvvetli olan bir Şanlıurfa yöresinde böyle bir tahrik yapılması benim de oralı olmam beni çok üzdü. Ben bu işin içinde şu veya bu örgüt var demiyorum.” dedi. Bir başka Şanlıurfalı olan iş adamı Mehmet Işık da, yapılan olayın dünyanın neresinde olursa olsun üzüleceğini ifade ederek, “Bu konuda daha hassas olunmalı. Geçmişte de ezanımızın Türkçe okutulması ile ilgili zorlu bir evre geçirmiştik. Şimdi de Kürtçe Ezan ile bizi ayırmak istiyorlar” dedi. 
Okunma Sayısı: 1752
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • a.kadir ceylan

    9.6.2011 00:00:00

    Aslında Kürtçe ezan vb. haberleri yapan medya menfaat üzere dönen siyaset canavardır kaidesini esas alıp siyasete dini,milliyeti her türlü mukaddesi alet eden ve Türkleri kürtlere karşı tahrik ederek iç savaş peşinde olan bir akımdır.Cenabı Hak milliyeti mabud ittihaz eden bu dindar görünümlü ırkçıların şerrinden milletimizi muhafaza etsin.Bunların iç savaş tahriklerini boşa çıkarsın.Hatta bu iç savaş oyununa mhp genel başkanı Bahçeli bile dikkat çekti.Evet bazıları Kürtlerle Türkleri,Mhp liler ile bdp lileri, dindar Kürtler ile cemaatleri birbirleriyle çatıştırma peşindedirler.Bu tür haberler ile de hedeflerine doğru bir adım daha atmış oluyorlar.Tahrikçi olmayıp kardeşlik ölçüsünü bozmayan yayınlar yaptığı için Yeni Asya ya tebrikler.Selamlar

  • özdemiroğlu

    9.6.2011 00:00:00

          Bir zamanlar Türkiye’de dayatılan Türkçe ezan teşebbüsü ile,Kürtçe ezan denemesinin (temelde)hiç bir farkı yoktur.her iki girişimde temelinde ırkçılığa dayanan milliyetçilik meşum anlayışı vardır.Zaten PKK ve   onun siyasi uzantılarının da özünde dine karşı olma ve ırkçılık kokan yapısal hastalık mevcuttur.Daha doğrusu ırkçılık+dini tehlike gören hastalıklı bir vücuttur.C.Allah,Güneydoğulu insanımızı bu erzel afetten korusun.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı