Size bugün Medrese-i Yusufiye sisteminin nasıl işlediğini anlatmak isterim.
Bize yıllardır cezaevlerinden kitap ve diğer yayınlarımızla ilgili isteklerini belirten mektuplar gelir. Gelen mektupları ilk önce ben okurum ve talepleri belirlerim. Daha sonra yardımcılarım okur. Gözden kaçan bir durum olursa tesbit ederler. Bu yıl itibarı ile önce Külliyatları ve birlikte istenilen kitapları gönderiyoruz. İkinci olarak Külliyatın dışında istenen yayınları gönderiyoruz. Uzun zamandır kullanılmış kitap göndermedik. Son iki yıldır Külliyat istekleri arttığı için ikinci el kitapları da gönderiyoruz.
Uzun yıllardır bizden en çok, hassaten sayfa lügatlı Risale-i Nur Külliyatı isteniyor... Dergi gönderdiğimiz aylarda yaklaşık 250 civarında dergi paketi gönderiyoruz. Kitap paketlerini gönderince ise 20-50 paket gönderiyoruz. 2019 yılı itibarı ile Kâzım Güleçyüz’ün Cemaat ve İktidar kitabını da ilâve hizmet olarak gönderiyoruz. Yayınların paketlenmesi ve PTT kargoya verilmesi, (Giderlerimizin en büyük kısmını kargo giderleri oluşturuyor.)
Hizmetimizin en çok vaktimizi alan kısmı ise cezaevinde kalanlarla yapılan mektup yazışmaları. Bize gelen mektuplara antetli kâğıdımız ile cevap yazıyoruz. Kimisine istediği kitapları belirlemek için mektup yazıyoruz, kimisine de bizden farklı konularda yardım, teselli ihtiyacı olanlara mektup gönderiyoruz. İman-Kur’ân hizmetindeki gelişmeleri, karşılıklı hissiyatlarımızı paylaşıyoruz. En çok zamanımızı alan, fakat en çok diyaloğumuzu pekiştiren bu mektuplar oluyor.
Bu hizmetlerin finansını da şöyle temin ediyoruz: Dostlarımızdan, kendi akraba çevremizden, gazetemiz okuyucularından ve bir kısım mağdurlardan...
Medrese-i Yusufiye hizmetlerinin işleyişi işte bu şekilde. Tabiî ki daha bir çok nokta ve husus mevcut. Bu hususlarda duâlarınızı bekliyoruz.
Bu hizmetlerle alâkalı bir soru olursa ve bize sorulursa çok memnun oluruz.
Yayınladığımız mektupların adresini değiştiriyoruz. Merak edenlere orijinalini gönderebiliriz. Medrese-i Yusufiye mektupları için zaman zaman da dedikodu tarzında bir şeyler yayılıyor. Lütfen, bu konularda birinci kaynak biziz. Bu konuların bize sorulmasını rica ediyoruz.
MEKTUP
Çok kıymetli Hasan Abi
Göndermiş olduğunuz hazine elime ulaştı, ne kadar sevindim bilemezsiniz. Size ve Medrese-yi Yusufiye ekibine ne kadar teşekkür etsek azdır. Yüce Rabbimize hamd ederim.
Bu çağda, hele ki hapishanede bu eserlere duyulan ihtiyaç izahtan varestedir.
Bize düşen de bunun şükrü olarak bu eserleri iyi anlamak ve elden geldiğince başkalarına anlatmak olacaktır.
“Bir hayra vesile olan o hayrı yapan gibidir” hadisinin sırrınca Cenab-ı Allah’tan çalışmalarınızı meşkûr kılmasını dilerim.
Bu hazineden habersiz değildim aslında daha önce, fakat demek ki tam hakkını verememişim, anlayamamışım, hayatıma rehber edinememişim. Cenab-ı Mevlâ’ya sonsuz şükür olsun ki beni yeniden bu eserlerle buluşturdu. Sırf bunun için bile olsa hapis yatmaya değer.
Bu hususta söylenecek aslında o kadar çok şey var ki, ancak dil her zaman kalbin derdine tercüman olamıyor. Size ve arkadaşlarınıza bu işi finanse edip emeği geçenlere tekrardan sonsuz teşekkürlerimi sunar, Rabbimin sizi Firdevsiyle sevindirmesini dilerim. Allaha emanet olun.
Son gelen mektuplardan