Bütün gayretime rağmen hâlâ bazı konularda hata ettiğim oluyor.
O zaman sizlerden anlayış bekliyorum. Bazen gerçekten anlayış gösteriyorsunuz. Ama bazen kızıyorsunuz. Kırıcı sözler söylüyorsunuz.
İzninizle birkaçını hatırlatmak isterim:
Meselâ diyorsunuz ki, “Sen adam olamazsın!”
“Yaşıtlarına bak da utan!”
“Tembelin birisin!”
“Aptallık etme!”
“Senin yaşındayken ben...”
...
Hele bu sonuncusu yüreğime taş gibi oturuyor sevgili büyüklerim!
En çok duyduğum ve istemediğim kelime bu; “Senin yaşındayken ben...”
Beni dinlemeye gerek görmeden sürekli anlatıyor, anlatıyorsunuz.
Oysa babaannemden çocukluğunuzu dinlerim, benim kadar başarılı olmak bir yana, sizlerin de bazı kusurları varmış.
Derslerinize de pek çalışmazmışsınız. Bir seferinde elbiselerinizle göle atlamış, birkaç kere çamura yuvarlanmış, komşunun tavuklarını kovalamışsınız, o da size kızarmış. Tıpkı sizin bana kızdığınız gibi.
Sevgili büyüklerim;
Çocuklar elbette ki, birbirine benzer. Ben çocuğum, sizin kadar anlayışlı olmam imkânsız. Belki bazı hareketlerimin kötü olduğunu biliyorum.
Fakat yine de yapıyorum işte. Beni utandırmadan, bazı davranışlarımın zararlarını anlatsanız, inanın bana daha rahat anlarım. Bağırıp çağırınca tekrar o işi yapmak için dayanılmaz bir istek duyuyorum.
Devamlı şekilde derslerine çalışmam gerektiğini hatırlatıyorsunuz. “Tembel” diyorsunuz, “Adam olacağı yok” diyorsunuz.
Arkadaşlarımın yanında beni küçük düşürüyorsunuz. Bir kere ben tembel değilim. Bunu pekâlâ sizler de biliyorsunuz. Derslerime istediğiniz kadar çalışmıyorum belki. Ama sınıfımı geçiyorum. Hem niye başka kitaplar okuma-ma kızıyorsunuz? Herşey ders kitapların-da yazmaz ki, insan başka kitaplarda okumalı.
Üstelik benim belki başka şeylere karşı yeteneğim vardır. Meselâ resim, spor, müzik gibi. Beni bu konularda da eğitseniz olmaz mı?
Sevgili büyüklerim, bana “oku” diyorsunuz, ama kendiniz okumuyorsunuz. Her akşam televizyon izliyorsunuz. Okumak o kadar güzelse siz de okumalı, bana hareketlerinizle örnek olmalısınız.
Beni ne kadar sevdiğinizi biliyorum. Ben de sizleri seviyorum.
Ellerinizden öperim.
Oğlunuz veya kızınız