Abbasi Devleti’nde merkezi otoritenin giderek kaybolmasının ardından ülkede birçok devlet kurulmuştur.
Endülüs Emevi Devleti’nin 1031 yılında çökmesi üzerinde çok sayıda Müslüman devletçikler ortaya çıkmıştır.
Malazgirt Zaferinden sonra Kutalmışoğlu Süleyman Şah Anadolu’yu fethetmiş ve Büyük Selçuklu’ya bağlamıştır. Ancak Moğol istilâsından sonra merkezî otoritenin zayıflamasıyla Anadolu’da 22 Türk beyliği kurulmuştur.
Merkezî otoritenin zayıflayarak merkeze bağlı valilerin her birinin bağımsızlık ilân etmesine “Tevaif-i mülûk” denilmiştir. Buna “Beylikler Dönemi” de denir.
Bey, hükümdara bağlı yönetici, askerî otorite ve komutan anlamındadır. Hükümete bağlı valiler, hükümetin zaafa uğraması ile bağımsız harekete başlamışlar ve “Tevaif-i mülûk” böyle ortaya çıkmıştır.
**
Tevaif-i Mülûk’un sebebi nedir?
Sebebi deccal misal zalim kralların tahribatı ve manevî değerleri yıkmasıdır. Nitekim Moğol istilâsı bunun en çarpıcı misalidir. Büyük Selçuklu Devleti 1243 Kösedağ Meydan Savaşı’nda Moğollara yenilerek yıkıldı. Merkeze bağlı valilerin her biri tesbihin ipinin kopması gibi etrafa dağılarak bağımsız harekete başladı.
**
Tevaif-i mülûk aslında bir ara dönemdir.
1243’den 1453 İstanbul’un fethine kadar yaklaşık 200 sene ara dönem (Tevaif-i mülûk) yaşandı.
Büyük fetihler ancak dahilî ihtilâflar bertaraf olduktan sonra başarılabilir. Fatih Sultan Mehmed Anadolu birliği sağlandıktan sonra 1453 yılında İstabul’u fethedebilmiştir. Yavuz Sultan Selim de 1517’de Hilâfeti getirerek “İttihad-ı İslâm sağlanmış oldu. Bu da yaklaşık 60-70 sene sürmüştür.
**
Osmanlı Beyliği neden büyük devlet haline geldi?
1299 yılında Osmanlı bağımsızlık ilân etti...
1. Sağlam bir itikada sahip idiler. (Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat)
2. Küffar ile mücadele ettiler. Müslümanlarla “Uhuvvet” çerçevesinde kalmış, zaruret olmadan savaşmamışlardır.
3. Dine sarılmış ve “İlây-ı Kelimetullah”ı esas maksat yapmışlardır.
4. İlme değer vermişler ve yönetimde adaleti sağlamışlardır.
5. Yıkıcı olmamışlar, beyliklerin manevî mirasına sahip çıkmışlar ve geliştirmişlerdir.
**
Beyliklerin hizmeti olmamış mıdır?
Beylikler arasında hâkimiyet savaşları yaşanmış, bu da ehl-i ilhadın parmak karıştırmasına sebep olmuştur; ancak faydalı hizmetler de yapmışlardır.
Beylikler kültür, san’at, mimarî, ilim ve estetiğe önem verdiler.
İslâmî hayata ve ahlâka önem verdiler.
Loncalar ve Ahi teşkilâtı gibi kurumsal yapılarla san’ata ve ticarete dürüstlük getirdiler.
Sonuç:
Tevaif-i mülûktan alacağımız çok dersler vardır. Küçük devletler daima düşmanın istilâsına ve hâkimiyetine vasıta ve alet olmuşlardır.
Bediüzzaman “İttihad-ı İslâm” idealini hedef gösterirken bu konuda “Yavuz Sultan Selim”e biat etmesini çok iyi anlamak gerekir. (Tarihçe-i Hayat, 2008, s. 59.)