"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Düşman yerine Ethem’in üzerine gidildi

M. Latif SALİHOĞLU
31 Aralık 2020, Perşembe
GÜNÜN TARİHİ: 31 Aralık 1920

Meclis Başkanı Mustafa Kemal, 1920 yılının tam da son gününde Seyyar Kuvvetler Kumandanı Çerkes Ethem Bey’in üzerine gidilmesi ve kuvvetlerinin dağıtılması talimatını verdi.

Talimatı alan Batı Cephesi Komutanı Miralay İsmet Bey (Paşa), düşmanla mücadele işini bırakarak Çerkes Ethem'i takibe başladı.

Bu sırada, Yunan kuvvetleri Bilecik ve Bozöyük'ü işgal etmiş, Eskişehir’e bağlı İnönü kasabası sınırına kadar gelip dayanmış durumdaydı.

Düşmanın istilâ hareketi Anadolu'nun içlerine doğru hızla yol alırken, Albay İsmet Bey de Kütahya (Gediz) taraflarında Ethem Beyi kovalamakla meşgul olmaktaydı.

Bu amansız takip ve kovalama hareketi, yaklaşık 20 gün kadar devam etti.

Ethem Bey, nihayet 22 Ocak (1921) günü, emrindeki Seyyar Kuvvetlere bağlı gözü pek askerlere "Kuva-yı Milliye" birliklerine katılma yönünde teşvik ve tavsiyelerde bulunarak, o çok sevdiği Anadolu topraklarından ayrılmaya, tabir-i diğerle “terk-i diyâr” etmeye kendini mecbur hissetti.

*

Ethem Bey, bilhassa iç isyanlarda başarı üstüne başarı kazanmış bir cengâverdi. Gözü kara gerçek bir vatanperverdi. Vatan uğrunda elinden gelen her türlü gayreti hiç çekinmeden ortaya koydu.

Ne var ki, yeni hükümet merkezi Ankara'nın âfâkını saran içerdeki entrikalardan habersizdi. Albay İsmet tarafından kuyusunun sinsice kazılacağını hiç düşünmemiş, hiç hesaba katmamıştı.

Kuvâ-yı Milliye'de yer alan herkesi kendisi gibi vatanperver, milletperver olarak görüyordu. Cesurdu; ancak, ayak oyunlarını bilmiyordu. Sonunda, sinsice hazırlanan bir tuzağa düşmekten kurtulamadı.

Tıpkı, daha sonraları benzer tuzaklara düşmekten kurtulamayan Trabzon mebusu Ali Şükrü Bey, Erzurum mebusu Hüseyin Avni Bey, Şark Cephesi kahramanı Kâzım Karabekir, İstiklâl Harbi kumandanlarından Ali Fuat Paşa, Refet Bele, Cafer Tayyar Paşa, Deli Halit Paşa, Sakallı Nureddin Paşa, sivil mebuslardan Dr. Adnan Adıvar, Dr. Rıza Nur, ilk Başbakanlardan Rauf Orbay ve Millî Mücadelenin en ön safında yer alan diğer şahsiyetler gibi…

*

Sonraki yıllara da kısaca bakacak olursak…

1921 yılı başlarında uğrunda seve seve ölmek istediği vatanından ayrılmak mecburiyetinde kalan Ethem Bey, ömrünün geri kalan 28 yılının tamamını gurbet ellerde geçirdi.

Bilâhare "vatan haini" damgası vurulan 150'likler listesine de dahil edilen Ethem Bey'in Türkiye topraklarına ayak basmasına yasak getirildi. Şayet gelecek olursa, derhal yakalanacak ve idam edilecekti.

Daha sonraki yıllarda genel aflar çıktı. En ağır cezaya çarptırılanların da bir kısmı Türkiye'de döndü. Sağlığında gelemeyen bazılarının ise, “nakl-i kubur” ile naaşları Türkiye'ye getirildi. Çoğunun mezarı Şişli'deki Hürriyet-i Ebediye Tepesinde.

Ethem Bey ise, 150'likler arasında bir istisna olarak kaldı. O, ne sağlığında gelebildi Türkiye'ye, ne de naaşının getirilmesi için ciddî bir teşebbüste bulunuldu.

*

Her şey bir yana, ona haksız yere yapıştırılan şu "hain" yaftasına ne demeli? Bu damgalama, bu kara çalma haksızlığı ne zaman giderilecek? Yıllardır hemen her meselede "açılım" yapılıyor da, Ethem Bey hakkında niçin bu zifirî bir kapalılık hali devam edip gidiyor?

Bir kere, Ethem Bey hain diyebilmek için vicdanını satmak, ya da bile bile vicdanını çiğnemek gerekir. Bu şahsiyet, haşa ki eğer hain olsaydı, Millî Mücadalenin en çetin döneminde, en zor işleri halletmeye gitmezdi.

Kaldı ki, onun tâ 1921 yılı başlarına kadar çok yararlı işler yaptığını düşmanları dahi biliyor, söylüyor, yahut bu hakkı teslim etmeye mecbur kalıyor. O halde neden hain olsun ki?

Bir kere, içinde ihanet duygusu olan bir kimse, bu ihanetini en zor, en kritik bir zamanda gösterir. Halbuki, Ethem Beyin hareketlerinde böyle bir durum söz konusu değil. Dahası, Kuva-yı Seyyarenin başında yaptığı hizmetler, Millet Meclisi tarafından da takdir ve alkışla karşılandı. Hatta, o dönemde "millî kahraman" olarak ilân edildi.

Bize göre, o hâlâ bir millî kahramandır ve hiç olmazsa bir resmî metin ile tam yüz yıldır ona karşı yapılan haksızlıkların, hukuksuzlukların bir nebze de olsa telâfi edilmesi cihetine gidilmelidir.

Okunma Sayısı: 3229
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali R. Yardimoglu

    31.12.2020 20:01:01

    Said Yuksekdag kardesim, "bu kosede" size merhaba, slmAlkm....nacizane cevabim, soruna: --Delillerin var mi nedir? --1921 Moskova antlasmasindan beri, hersey yagma ve gasb uzeredir, bankalar, devlet ve ozel banka ve banker hortum anaforlari, hibe yardimlarinin gasb ve ilhaki, gizli odenekler, kamu devlet arazilerinin gasbi, saray konak vs gasbi, milletten aldik yine millete verdik yalan gasbi, sark darulfununu icin ayrilan altinlarin gasbi, gelir varlik vakfi, Stalinvari tahıl hasat ve vs nin gasbi, AOÇ ve bilumum gasblar, doner sermaye, askeri ihaleler, ortulu odenek, narenciye ve tarim hasat urunlerinin hallerde teshiriyle, fiatini fahis arttirip halki korkuyla pahalilikla yedirmeyip, disariya ve kendine vermekler,...... saymakla bitmez, 1921'den simdiye kadar, ayni siddette devami..

  • Ali R. Yardimoglu

    31.12.2020 19:51:10

    ..bu minnetsiz, gizli, garib kahramani hatirlayip, savundugunuz icin, tebrikle, sizden Allah razi derim.....

  • Ozer

    31.12.2020 18:51:49

    Sanırım Ethem Beyin ilk vuruşmaları Kuşçubaşı Eşrefle yarenlik ederek İzmirin işgaliyle başlıyor.Yüksek profili ittihatçı kadrolarla teması olabilir.Batuma kadar gelen , Anadoluya girmek isteyen Enver Pasa endisesiyle,içeride ona destek olabilecekler tasfiye edilmiş olabilir.Bu şahıs hainlik edip Yunanlılara sığınmamış Yunanlılar anlaşmayla Almanyaya gidebilmesi için yol vermişlerdir.Sebebi ise en korktukları bu Milis komutandan kurtulmalarıdır.

  • Hüseyin İlhan

    31.12.2020 07:39:06

    Allah gani gani rahmet eylesin.YENİASYA ve YENİ ASYA Yayınlarıyla yeni nesiller ecdadını daha iyi tanıma imkanı buluyor ve buldular.Çocukluğumzdan bu yana okuduğumuz yayınlar ve gazetemizin tahşidatla entrikacılar,düzenbazlar ile vatanperver,hamiyetsever,milleti için canı pahasına çalışarak şehit,gazi olanları bize doğru tanıtıyor ve tanıttınız. İnşaallah birgün nasip olurda Ç.Ethem ve onun gibi kahramanların film,dizilerle yeni nesillere daha iyi tanıtılması imkanıda olur. Allah razı olsun.

  • Said Yüksekdağ

    31.12.2020 02:24:00

    Allah razı olsun Latif Ağabeyim. Çerkez Ethem gibi bir kahramanın hain olarak gösterilmeksi büyük bir zulümdür. Mahşerde bunun hesabı sorulacaktır. Benim merak ettiğim Anadoluya giren düşmanla savaşmak varken neden Çerkez Ethem üzerine gidildi ve niçin hain ilan edildi? Bunun üzerine bir yazı kaleme alırsanız çok sevinirim ☺️

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı