"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Eskişehir Mahkemesi Muharebesi (2)

M. Latif SALİHOĞLU
02 Eylül 2022, Cuma
Mevzuya kaldığımız yerden devam ediyoruz:

Evet, 1935’te Eskişehir Mahkemesinde Üstad Bediüzzaman’ın kayda geçen resmî ve gayr-ı resmî müdafaa metinlerinden hangisi doğru ve güvenilir, hangisi hatalı ve güvenilmez?

Hemen ifade edelim ki, Said Nursî’nin eserinde müdafaaya dair yalan-yanlış bir ifade söz konusu değil. Zira, Eskişehir’deki sorgulama belgesi başka, Said Nursî’nin eserine derc ettiği nihaî mahkeme müdafaasının belgesi başkadır. Yani, bazılarının karıştırdığı gibi, ikisi aynı şey değildir. 

Said Nursî, Osmanlıca Lem’alar isimli eserinin Eskişehir Mahkemesi bahsinde, bu iki safhadan da bahsediyor ve sorgulama belgesinin kendisine verilmediğini belirtiyor. Mühim olan, mahkemenin son safhasıdır ki, onu da Tarihçe-i Hayat’tan okumaktayız.

Ayrıca, Said Nursî’nin yalana tenezzül etmeyen bir şahsiyet olduğunu, gerek onu tanıyan şahitler, gerekse onun hakkında araştırma yapan muteber ilim erbabı biliyor. 

Bu meselenin aslı-astarı şudur: Said Nursî, girdiği mahkemelerin hiçbirinde hakimleri kast ederek “Ey mülhid zalimler!” diye bir hitapta bulunmamıştır. Üstelik, Tarihçe-i Hayat isimli eserde de böyle bir iddia yok. Yani, o sert üslûplu hitap kısmı, kesinlikle hakimlere yönelik değildir. Dikkatle okununca açıkça anlaşılıyor ki, kendisi hakkında şikâyette bulunan, onu ve talebelerini bu işkenceli tevkifata sevk eden muarızları hakkında kullanıyor, o ifadeleri.

Said Nursî’nin, kendisine muarız kimseler hakkında “gizli dinsizler”, “gizli münafıklar”, “gizli din düşmanları”, “adliyeyi şaşırtan ve hükümetin bazı mühim erkânını iğfâl eden mülhid zalimler” şeklinde hayli sert ifadeler kullandığı doğrudur. (Age: 191, 202) 

*

Evet, 1935’teki sorgu tutanaklarının kaç tane olduğu, bunların o günün olağanüstü şartlarında gerçeği ne derece yansıttığı, Eskişehir Mahkeme safhalarının nasıl cereyan ettiği, kayda geçen ve geçmeyen meseleler hakkında daha detaylı bilgileri araştırmak lazım.

Said Nursî, yaşadığı devirde olduğu gibi, istikbâlde gelecek suâllere, tenkitlere ve takılmalara da cevap teşkil edecek tarzda bazı izahlarda bulunuyor. Yani, Bediüzzaman Said Nursî’nin bizzat kendisi hem yaşadığı devrin insanlarına, hem de istikbâl nesline tarihî cevaplar veriyor. Kendi tabiriyle, hem de “müskit”, yani susturucu cevaplar…

Osmanlıca teksir Lem’alar isimli eserinin 27. Lem’a bölümünde, Eskişehir Mahkemesinin safhalarından (toplam 8 safha) söz eden Üstad Bediüzzaman, ayrıca resmî sorgulama zaptından da bahisle aynen şu ifadeyi kullanıyor: “Bu safha, sorgu hakimlerinin suâllerine cevaplardır. Bu kısım onların zaptına geçmiştir. Fakat biz kaleme alamadık.” Yani, ayrıca kaleme almak için bu zabıt metninin kendilerine verilmediğini ifade ediyor.

Bediüzzaman, Eskişehir Mahkemesindeki bütün suâllere cevap mahiyetindeki asıl müdafaasının ise, Tarihçe-i Hayat’ta yer alan “Son Müdafaat” ile “Son Müdafaatın Tetimmeleri” olduğunu, bu Osmanlıca Lem’alar nüshasında açıkça ifade ediyor.

Şimdilik son bir not: Said Nursî’ye ait bu eserin de dahil olduğu Nur Külliyatı, 1935’ten ta 1985’e kadar, yani 50 sene müddetle yüzlerce mahkemeden geçtiği halde, eserlerinde yer alan bilgilere hiçbir mahkeme itiraz etmemiş ve bahsedilen mahkeme safhalarını yalanlama cihetine gitmemiştir. Gerek mahkemelerde ve gerekse kamuoyu nezdinde temyiz edilen bu ifadelere, dün olduğu gibi bugün de kimsenin bir itirazı olmasa gerektir.

Okunma Sayısı: 1592
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı