"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Diyalog yazma

Ali BEYKOZ
28 Haziran 2025, Cumartesi
Yazmak ile konuşmak arasında çok farklılıklar vardır. Yazarken gramer ve noktalama kurallarına uyulur. Konuşma fıtrîdir, hayatın ilk yıllarında çevresindeki konuşulanlar yardımıyla gayr-i şuurî öğrenilir. Zamanla insanların kendi kendilerine bir metotları oluşur. Senaryo veya tiyatro yazarken bu diyaloglar önem kazanır. Bu diyalog konuşan kişinin özelliğini de ortaya çıkartır.

Konuşma aslında çok karmaşık ve çeşitlidir. Senaryo veya tiyatro yazarken konuşmayı yeniden üretmemiz gerekmektedir. Konuşulan dil ile yazılı dil farklıdır. Arkadaşlarımızla konuşurken sesimiz yükselir, alçalır konuştuğumuzu yarım bıraktığımız anlar olur. Bir kelime söyleriz o kelimeyi orada bulunan herkes anlar. Senaryo veya tiyatro diyaloglarında bu çok tercih edilmez. Birlikte konuşulduğunda cümleler kesilebilir üst üste konuşmalar da olur. Bu, konuşma adabına uymaz fakat çoğunlukla yapılır. Yazdığımız senaryoda bu tarz bir sahne yazacaksak bunun uygun yazılması gerekir.

Diyalog resmî ve yazılı konuşmadan uzaktır.

Kadınlar ve erkeklerin konuşması farklıdır.

Dindar bir ailenin konuşmaları ile dinî değerleri olmayan ailenin konuşmaları da farklıdır.

Üniversite mezunu bir aileyle, çobanlık yapan bir ailenin kaygıları, ilgileri konuştukları konular ayrıdır.

Aynı kişinin konuşması konuştuğu ortama göre değişiklikler gösterir. İş toplantısında, futbol maçında, ailesiyle, yakın arkadaşıyla, vs. farklı konuşur.

Diyalog yazarı aynı karakterin konuşma biçimini konuştuğu ortama göre ayırmak zorundadır.

Lüzumsuz tekrarlı diyaloglar yazmamalıyız. 

“Nasılsın?” “İyiyim sen nasılsın, çocuklar nasıl?”gibi senaryoyu veya tiyatro oyununu  bir yere götürmeyen bu tarz sahneler yazılmaz.

Diyalog yazmak başlangıçta güzel olmayabilir. Fakat yazdıkça kendini geliştirir ve daha iyi olur. Bunun yolu çok okumak, gözlemlemek ve yazmaktır. Okumaktan kastım özellikle tiyatro ve senaryo metinlerini de okumayı kapsamaktadır. Üşenmeden konuşmalar yazmalıyız. Defalarca bunu tekrarlamalıyız.

Kim bilir belki de en iyi diyalog yazarı, şimdiye kadar yazmamış birimizdir..

Okunma Sayısı: 736
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • HÇeşitcioğlu

    28.6.2025 13:39:17

    Bu işi sonlandıracaktı fakat benzer şikayet olayları yaşaması cesaret veriyordu. Kadın iş arkadaşına en ağır beddualar ediyordu. – Bak beddua etme haksızsan seni vurur. -Vursun haksızsam ben belamı bulayım. – Alah onun müstehakını versin pişman olup senden özür dilesin. – Ben şimdi ne yapacağım, neyle geçineceğim. – Üniversitede okuyan oğlum mahvoldu. – Ona niye bildirdin. – Bildirmedim izne gelmişti. – Sen oğlunla konuş, artık normal görmeye başladığını söyle. – Ben kötü insan değilim başıma niye geldi bunlar, bir daha iş bulamam ki. – Senin ana baban yok mu – Var onlarla kalıyorum. – Eşimden ayrıldım nafaka alıyorum. – Şimdi neyle geçineceğim. – Aynur sen bu yaşa kadar neyle geçindin Senin burdan rızkın bu kadarmış. Senin rızkın başka yere kalkmış. – Alın yazın bu kadarmış. – Kaderin kaza olmuş…

  • HÇeşitcioğlu

    28.6.2025 13:35:39

    Kadının yüzüne baktı ve gözü yaşlıydı ve kirpikleri toplaşmıştı. Biraz mütereddit şekilde: -Bilmiyorum, yani neden sordunuz, dedi. Bu anda hafızasına o tepede yatan sefih namazsız bir köylüsü geldi. Acaba dedi. Genç kadın; -afedersiniz çok kötü durumdayım da; o iyiden yardım istiyecektim dedi. Adam iyice şaşırdı ne demeli ki diye düşündü. Kadın anlatmayı sürdürüp imdadına yetişti. - Afedersiniz ben çok bunalımdayım, sizi de rahatsız ediyorum ama ne yapacağımı da bilemiyorum. -Bir de iyilerden Arif varmış aslında onun türbesine gidecektim de buraya geldim. İyilerin mezarından yardımcı olmaları için geldim. -Yaa bunları size niye anlatıyorum ki ben anlamadım. Buraya intihar etmeye geldim aslında. Daha doğrusu bir tinerci beni keşke öldürse diye geldim dedi. -Kötülüğü temenni etme başına gelir. O konuşurken adam işin ciddiyetini düşünürken, bir yandan da bu bir rol mü oyun mu diye de aklından geçiyordu.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı

En Çok Okunanlar