Ekseriyeti enteresan, hattâ faydalı fikirlerle bezeli yorumlardan sair okuyucular gibi yazarlar da istifade ediyordur! 

Yine ma’lûmdur ki bazı okuyucu yorumlarından nasibini alan bir “yazarımız” da Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri’dir! 

“Gazetemizin en çok okunan sayfası” olan “Lâhika”da aktüel (güncel/konjonktürel) gelişmelere münasip bir muhtevaya sahip köşe(sin)de Üstad Bediüzzaman’ın Külliyatından pasajlar iktibas edilmekte. 

Hakeza o köşede bazı okuma parçaları okuyucuları öyle cezp ediyor ki ona hitap eden yorumlar bile yapılabiliyor... 

BİR DEMET YORUM... 

Son üç yıllık devrenin (2017-19) esas alındığı “Bediüzzaman’a yapılan yorumlar” mevzulu bu araştırmada, yıllara göre yapılan yorum sayıları ise “2017’de 12, 2018’de dokuz, 2019’da beş” şeklinde ortaya çıkmış bulunuyor. 

İşte, o yorumlardan bir kısmı: 

* 14 Mart 2017 Salı günlü ve “İnsan ebed için yaratılmış ve ebede gidecektir” başlıklı yazıya “Metin” rumuzlu okuyucunun yorumu: “Elhamdülillah ‘hakikat’ gibisi yok. Fânî dünyada hakikate âşina olmak, görmek, bilmek...”

* 12 Nisan 2017 Çarş. günlü ve “Siyasete ve idare işine karışmamak düsturumuzdur” başlıklı yazıya Mustafa Gürbıyık’ın yaptığı yorum: “Ah Üstadım, ah!.. Her cemaat öyle bulaşmış ki siyasete, melekler şeytan, şeytanlar melek şimdilerde. Herkes şahsî ikbal ve kazanç yolunu siyasîlerin iki dudağı arasında sanıyor! Bari îman hizmetine gölge etmesinler, diyeceğim; ama Dördüncü Mesele’yi anla(t)maktan âcizler... Kalplerden geçenleri, niyetleri ve eylemleri Rabbim biliyor. Kimse devekuşu gibi kafayı kuma sokmasın, zira gerçekler ortada sırıtıyor...”

* 27 Temmuz 2017 Perş. günlü ve “Birkaç câni yüzünden yüzlerce mâsuma zarar vermek...” başlıklı yazı için “Mahmut” rumuzlu okuyucunun yaptığı yorum: “Üstad ne kadar güzel söylemiş ‘Euzubillahi minessiyase’ diye. Üstad’ın bunu boşuna söylemediğinin net cevabı, şakirtlerinden bir kesimin bu sözü unutup siyasete yönelmeleri sonucunda içine düştükleri bâdire ve çıkmazın yanı sıra mütedeyyin insanların ve İslâm düşüncesinin aldığı yaradır. Rabbim gerçek inananlara yardım etsin!”

* 8 Eylül 2018 C.tesi günlü ve “Risale-i Nur, küfrün temelini parçalıyor” başlıklı yazı için Ali Tam’ın yorumu: “Keşke Nurcuların yüzde 85-90’ı da bunu anlayabilse ve Siyasal İslâm’ın peşine düşüp Kemalizm dehlizlerine girmese, gaflet karanlığıyla boğulup gün ışığını, nuru kaybetmese...”

“BÜYÜKSÜN ÜSTADIMMM” 

Sona sakladığımız iki yorum ise “Bediüzzaman Hazretleri’ni tebrik ve takdir nev’inden” olup, bizim gibi “Bediüzzaman ekolü talebeleri”ni dahi tebessüm ettiren hitapları havî. Şöyle ki: 

* 30 Aralık 2018 Pazar günlü ve “Ömür tayyaresi şimşek gibi geçiyor” başlıklı yazı için “Mert” rumuzlu okuyucunun yorumu: “Süper... Allah razı olsun!..”

* 22 Eylül 2019 Pazar günlü ve “İstibdat zincirleri, meşveret ve hürriyetle kırılır” başlıklı yazıya “Necati” rumuzlu okuyucunun yorumu: “Büyüksün Ustadımm; Allah [senden] razı olsun!..”

Yazımıza son verirken, ötelerden bizi seyeran eden “ahir zamanın son müceddidi ve müçtehidi” Bediüzzaman Hazretleri’nin âlî ruhunu “Sadakte Üstadım!” diyerek selâmlıyoruz...