Eski zamanda yaşayan bir padişah ve sarayında ona hizmet eden birçok hizmetçileri varmış.
Bunların içerisinde bulunan iyi niyetli temiz kalpli birisi, her gün sabah kalkınca Padişahın huzuruna varır, padişahın halini hatırını sorar ve sonra da padişahım, "İyiler iyiliğine devam etsin, kötüler belasını bulur" dermiş. Bu söz padişahın hoşuna gider ve adama hediye olarak bir altın verirmiş. Bunu gören kıskanç birisi, bu iyi niyetli adamın yerine geçmek için bir plan yapar. Bir gün baharatlı biberli, sarımsaklı sucuklu bir yemek hazırlayıp iyi kalpli adamı davet eder. Bu haset adam, hemen padişahın huzuruna çıkar ve "Padişahım senin yanına gelen filan adam var ya! O adam sizin için iyi şeyler söylemez. Sizin ağzınızın koktuğunu söylüyor. İsterseniz yarın bakın sizin yanınızda sizden uzak durup eliyle ağzını kapatarak belli eder" der.
Ertesi gün padişahın yanına giden iyi niyetli adam padişahı rahatsız etmemek için uzak durur. Padişah şüphelenir fakat belli etmez hediyesini verir ve içinde bu zarfı getiren adamı öldürün yazan bir zarfı üzerindeki adrese götürmesini söyleyerek eline verir. Adam zarfı alır dışarı çıkar, kapıda bekleyen kötü kalpli haset adam, hemen karşılar ve “Ne yaptın?” der. İyi kalpli adam “Padişahım hediyemi verdi, bir de bu adres götürmem için zarf verdi” deyince adam zarfı kaptığı gibi cellatların adresine gider. Zarfı alan cellatlar adamı öldürmek üzere yatırınca bas bas bağırır bu zarf benim değil diye. Tabiî kimseye dinletemez ve başından olur.
Ertesi gün sabah yine aynı mihval üzere iyi kalpli adam padişahın huzuruna varır. Padişah adamı görünce şaşırır ve adama “Sen zarfı yerine götürmedin mi der?” Adam, “Padişahım filan adam zarfı elimden kaptı o götürdü” deyince Padişah adama “Söyle bakalım sen benim ağzımın koktuğunu yaymışın doğru mu?” der. Adam, “Hayır padişahım öyle bir şey söyler miyim?” deyince, padişah, “Madem öyle ise niçin dün geldiğinde benden uzak durdun? Hem de ağzını kapatarak konuştun?” Adam olanları bir bir anlatır. “Bir gün önce yediği yemeğin baharatlı olduğu için sizi rahatsız ederim düşüncesi ile uzak durup ağzımı kapadım” der. Padişah durumu anlar. Adama hediyesini verir ve "İyiler iyiliğine devam etsin, kötüler belasını bulur" diyerek, herkesin hak ettiğini bulacağını bildirir.
Bizde kıssadan hisse çıkarıp “iyiler iyilik yapmaya devam etsin” diyerek, kötülerin zalimlerin cezasını bulacağına inanıyoruz.