"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Meşrûtiyet, Şeriatın mülküdür; ondan gasp olunmaz

Risale-i Nur'dan
01 Haziran 2021, Salı
Birinci Madde Âlem-i İslâmiyet’in ukde-i hayatiyesini tenbih ve temin ve meylü’t-terakkîsini faal etmek için adalet ve meşveretten ibaret olan Meşrûtiyetin me’haz ve menbaını, ezel ve ebed şanında olan kanun-u İlâhiyenin şârihi olan mezâhib-i erbaayı ittihaz etmektir.

Zira milyonlarla dâhîlerin ecr-i ahiret için istinbat ettikleri bahr-i umman gibi mesâil-i şer’iyeye kanaat etmeyip, Avrupa’ya ahkâm ve ahlâkta dilencilik ve izhar-ı fakr etmek din-i İslâm’a büyük bir cinayettir. 

Meşrûtiyette hâkim kanun olduğundan, bu kanun libas-ı milliye-i İslâmiyeyi giymeli; tâ ki asabiyet-i maneviye onun riyasetine karşı cevab-ı red vermesin. 

Meşrûtiyette Şeriat-ı Garra hükümferma olduğu halde üç şecere-i zakkumu kökünden ihraç edecek ve üç şecere-i tûbâ zemin-i Meşrûtiyette neşv ü nemâ bulacak ve dal budaklar açacaktır. 

Zakkum şecereleri; dinsizlik, iftirak ve nifak ve zünub ve mesâvî-i medeniyet ve hakkımızda şematetli olan zann-ı fasid-i ecânibdir. 

Ve tûbâ şecereleri; ruhânî manyetizma ile ittihad-ı amme ve inbisat-ı Şeriat cihetiyle terakkî ve tenezzüh-ü din ve nokta-i metin-i dine istinad, Meşrûtiyet sebebiyle ikbal-i istikbalimizdir. 

Hem de anâsır-ı gayr-i müslime Meşrûtiyetin devamına mutmain olacaktır.

Cemî kuvvetimle derim ki: Hiçbir hakikî mehasin-i medeniyet yoktur ki İslâmiyet sarahaten veya zımnen veya iznen onu veya daha ahsenini mütekeffil olmasın. Amma vâesefâ ki, çabuk aldatıcı mesâvî-i medeniyeti, çocuk tabiatlı bazı ehl-i hevâ ve heves mehasin zannederek tûtî gibi en evvel onu taklit ettiler.

Hem de Meşrûtiyet, Şeriatın abd-i memlûküdür; ondan gasp olunmaz. Dikkat isterim ki Şeriat ile hiç münasebeti olmayan o müthiş istibdad-ı zalimâne, sırf milleti aldatmakla bir münasebet-i mevhumeye istinadla ol kadar dâhil ve hariç muhacemata karşı bu kadar zaman kendini muhafaza ettiğinden şimdi asıl Şeriatla münasebet-i hakikîsi olan Meşrûtiyetin bekası bu kuvvet-i âliyeye istinad etmek zarurîdir.

Eski Said Dönemi Eserleri, Makalat, s. 51

LÛ­GAT­ÇE:

abd-i memlûk: Kul ve köle.

anâsır-ı gayr-i müslime: Müslüman olmayan topluluklar, milletler.

inbisat-ı Şeriat: Şeriatın genişleme, yayılma kabiliyeti, hâkim halde olması.

istinbat: Gizli bir manayı içtihad ile meydana çıkarma.

mehasin-i medeniyet: Medeniyetin güzellikleri.

mesâvî-i medeniyet: Medeniyetin fenalıkları.

meylü’t-terakkî: İlerleme ve gelişme meyli.

mezâhib-i erbaa: Dört hak mezhep.

şârih: Şerh eden, açıklayan.

tenezzüh-ü din: Dinin hurafelerden arındırılması.

ukde-i hayat: Hayat düğümü.

zann-ı fasid-i ecânib: Yabancıların yanlış zanları, anlayışları.

zünub: Günahlar.

Okunma Sayısı: 1756
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Cenk Çalık

    1.6.2021 19:24:39

    "Cemî kuvvetimle derim ki: Hiçbir hakikî mehasin-i medeniyet yoktur ki İslâmiyet sarahaten veya zımnen veya iznen onu veya daha ahsenini mütekeffil olmasın. Amma vâesefâ ki, çabuk aldatıcı mesâvî-i medeniyeti, çocuk tabiatlı bazı ehl-i hevâ ve heves mehasin zannederek tûtî gibi en evvel onu taklit ettiler." Mesela meşrutiyet örnek verilebilir. Meşrutiyetin esası İslamiyettedir. Modern dünya kendine mal etmeye çalışsa da hakikatte onun malı değildir. Biz müslümanlar da temsil noktasında sıkıntı yaşadığımız için maalesef islamdan bilinmiyor. Bu hakikatleri hakkıyla yaşamayı Rabbim cümlemize ihsan eylesin inşaAllah! Amin!

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı