"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tefânî nedir ve nasıl olmalıdır?

Sami CEBECİ
15 Ekim 2025, Çarşamba
Cemaat asrı olan zamanımızda, bütün fikir hareketleri birer şahs-ı manevîler teşkil ederek hizmetlerine devam ediyorlar. İman yolunda hizmet edenler de böyle, inkâr yolunda insanlığı yoldan çıkarmak isteyenler de böyledir.

Bin seneyi aşkın biz zamandan beri İslâm dinine hizmet eden ve muhtelif isimlerle anılan tarikatlar, zamanları ferdiyet asırları olduğu için, belli isimlerle tarif edilmektedirler. Kadirî, Nakşî, Rufaî ve Mevlevîler gibi daha birçok hak tarikatlar bu şekildedir

Bütün tarikatlarda şeyhinde fânî olmak bir esastır. Her an şeyhi ile birlikte olmak, onu düşünmek ve onunla rabıta kurmak temel bir kuraldır. Yoksa, o yolda ilerleyemez. Daha sonraki basamaklarda, şeyhini arkada bırakıp, fenâfirresül ve fenafillah, bekâbillah denilen Resulüllah’da ve Allah’da fânî olmak makamları gelir.

Risale-i Nur hizmetine gelince, burada bir şeyhe bağlanmak gibi şahsa bağlılık yoktur. Çünkü, Bediüzzaman Hazretleri kendi şahsı ile bağlı bir tarikat hareketi kurmamıştır. Bütün hak tarikatları, İslâm dini adına savunur fakat kendi mesleği ve İslâm dinine hizmet modeli, doğrudan doğruya iman hakikatlerini ispata dayalı bir iman kurtarma hareketidir. Bu hakikati, “Mesleğimiz tarikat değil, hakikattir. Bu zamanda Sahabe mesleğinin bir cilvesidir.” diye, ifade eder.

Bediüzzaman Hazretleri, 21. İhlâs Risalesinin 4. Düsturunda daha geniş olarak bu mesleğinin farkını şöyle izah eder: “Ehl-i tasavvufun mabeyninde [arasında] fenâfişşeyh, fenâfirresul ıstılahatı [kavramı] var. Ben sofî değilim. Fakat onların bu düsturu, bizim meslekte fenâfilihvan suretinde güzel bir düsturdur. Kardeşler arasında buna tefânî denilir. Yani, birbirinde fânî olmaktır. Yani, kendi hissiyat-ı nefsaniyesini unutup, kardeşlerinin meziyat ve hissiyatıyla fikren yaşamaktır.” (Lem’alar, s. 395.)

Evet, Üstadın burada bahsettiği durum çok yüksek bir ihlâs mertebesidir ve herkesin bu hâli yaşaması çok da kolay değildir. Cenab-ı Hakkın, diğer bir kardeşine ihsan ettiği ve kendisinde olmayan bir takım kabiliyet, meziyet ve hizmetlerini, fazilet ve şereflerini, kesinlikle hiç kıskanmadan kendininmiş gibi onlarla iftihar etmek, gerçekten çok yüksek bir makamdır.

Risale-i Nur hareketinin tarihine bakıldığı zaman, bahsi geçen yüksek hakikatlerin yaşandığı zamanlarda, tahminlerin üzerinde hizmetler gerçekleştirilmiştir. İhmal edildiği zamanlarda ise, hiç arzu edilmeyen ayrılmalar ve bölünmeler yaşanmıştır. Bundan dolayı Bediüzzaman Hazretleri şu ikazı yapmıştır: “Aziz, sıddık kardeşlerim! Evvel âhir tavsiyemiz, tesânüdünüzü muhafaza, enâniyet, benlik ve rekabetten tahaffuz, itidal-i dem [soğuk kanlı olmak] ve tam ihtiyattır.” (Şualar, s. 494.)

Risale-i Nur hizmetinin saff-ı evvel talebelerinden merhum Hafız Ali Ağabeyin, kardeşlerin birbirinde fânî olmak olan tefânî hakikatine mazhar oluşunu, Nur Talebelerine güzel bir örnek olarak Bediüzzaman Hazretleri şöyle anlatıyor: “Kardeşlerimizden İslâmköylü Hafız Ali Efendi, kendine rakip olacak diğer bir kardeşimiz hakkında gösterdiği hiss-i uhuvveti çok kıymettar gördüğüm için size beyan ediyorum: O zat yanıma geldi, ötekinin hattı [yazısı], kendisinin hattından iyi olduğunu söyledim. ‘O daha çok hizmet eder.’ dedim. Baktım ki, Hafız Ali kemâl-i samimiyet ve ihlâs ile, onun tefevvuku ile iftihar etti, telezzüz eyledi. Onun kalbine dikkat ettim, gösteriş değil, samimi olduğunu hissettim.” (Barla Lâhikası, s. 210.) İşte, bizlerde de bu duygu hâkim olmalıdır.

Okunma Sayısı: 246
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı