"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kemalistler, Said Nursî’yi Şam-ı Şerif’e sokmak istemiyorlarmış

Şükrü BULUT
25 Ağustos 2025, Pazartesi
Bilmemek ayıp değil, hakikati bilerek örtmek ayıptır. Küfrün manası, doğruyu bilerek örtmek değil mi?

İnkârcı Kemalistler, Şam-ı Şerif ile Said Nursî arasındaki tarihî münasebeti bilselerdi, Suriye devletinin Risale-i Nur külliyatını camilere koymasına, gazetelerinde şikâyetçi olmazlardı. Önce Said Nursî’nin hayatını, sonra Şam-ı Şerif’in son yüzyıldaki serüvenini ve nihayet, Beşşar Esad zamanında küresel ihtilâlci Marksistlerin tetikçileriyle savaşan Şam-ı Şerif’in son on beş senesini bilselerdi, yeni Suriye hükümetinin Risale-i Nurlara yaklaşımlarını jurnalleme zahmetine katlanmazlardı…

En azından, Şam-ı Şerif’i Beşşar zamanında medreseleriyle ve camileriyle savunurken şehid olan son müftü Ramazan El-Butî’nin Risale-i Nur talebesi ve Bediüzzaman hayranı olduğunu bilselerdi; hiç, ama hiç yanaşmazlardı… Dedik ya, cehaletin inada ve küfre bulanması öldürücüdür.

İhtilâlci Marksist Sol’un medyasına yansıyan haber üzerine şu satırları yazma ihtiyacı duyduk. Şam-ı Şerif ve Said Nursî münasebetleri üzerine ciltlerce kitaplar, ancak hakikati detaylarıyla ortaya koyabilir.

Önce Müslümanlar açısından Şam-ı Şerif’in misyonu ve manası… Sonra tarihçesi… Ve İslâm Birliği’nin mübarek merkezlerinden olan bu şehre musallat olmuş zalim kâfirlerin başlarına gelmiş acıklı hikâyeleri (Moğollar)… Hürriyet ve demokrasi bayraktarı Şah-ı Şüheda Hz. Hüseyin’in (ra) Dımışk yolculuğunu… Kitapları gerektiriyor.  

Birkaç bilgi ile cehalete itiraz edelim.

Türkiye kamuoyu, Said Nursî’nin; gençliğinde Şam-ı Şerif’e gittiğini, oradaki yüzlerce âlimin istekleri üzerine meşhur Emevî Camii’nde âlimlere ve halka hitap ettiğini, bu hitabesinin kısa zamanda Şam matbaalarında birkaç defa basılıp neşredildiğini az-çok biliyor. Zira Hutbe-i Şamiye kitabının şöhreti, bütün İslâm diyarlarından duyulmuştur. O tarihten bu zamanımıza kadar; Said Nursî’nin telifi olan Kur’an tefsiri, Şam-ı Şerif camilerinde hiç eksik olmamıştır. Troçki’ci Türk solu, bu jurnali Beşşar Esad yerine babası Hafız’a ve kardeşi Rıfat’a yapsaydı, manası olurdu. Baas rejiminin, rejim olarak İslâm’a zıt siyasetine rağmen, Beşşar’ın El-Butî’yi diyanet temsilcisi olarak seçtiğini onlar da biliyorlardır. Eski Baas, Sovyetler Bolşevizmi, Tito rejimi, Fidel Castro ve kısmen Kuzey Yemen rejimleri Marksizm’i benimsediklerinden; Marksist Kemalistlerimiz o gelenekleri devam ettirmek için, Rusya’da olduğu gibi bahane arıyorlar… “Kim bilir, belki tutar” diyerek… Zira Rusya Federasyonu’ndaki karmaşa, Neoliberal ajanların oradaki Müslümanları tuzaklara çekmeleri, farkına varmadan CIA’e yapılan servisler; Rusya idaresine, Risale-i Nur’ları mahkemece yasaklatma kararı aldırtmıştı. Pratiği olmayan bu yasağın Yeni Asya’nın girişimiyle Avrupa Mahkemelerine taşınması ve bu Kur’ânî tefsirler hakkındaki yetkililerin bilgilendirilmeleri, oradaki yasakları sonlandırmaya doğru götürüyor, inşaallah. Marksist Kemalistlerin Şam-ı Şerif’e yönelik jurnallerinin maksadı da bu olabilir… 

Rusya’daki cehalet bir nebze devam edebilir, fakat Şam-ı Şerif’in her köşesi; mescitleri, cemaatleri, Ehl-i Beyt’i, uleması; Risale-i Nur’ları çok yakından tanırlar… Buna IŞİD dahil; Marksist Kürt hareketi, ihtilâlci Haricîler, diğer sapık hareketleri mani olamadılar…

Radikal Sol’un Suriye ve Rusya meselesindeki duruşlarının çıkış noktaları; antikapitalizm, ABD/AB düşmanlığı, ırkçı milliyetçilik, devletçilik,  Hristiyanlık karşıtlığı ve bu coğrafyadaki nostaljik taraftarları…  İhtilâlci Marksizm’in yaklaşımı, taklitçi çevreleri zihnî karmaşaya itmişti. Onların ilme dayanmayan telâkkileri, münasebetleri ve dostlukları; düşmanlarımızca mütemadiyen kullanıldı. Arap Baharında, Körfez Savaşlarında, Kuzey Afrika’da, Suriye İç Savaşındaki ve Ukrayna Savaşındaki yanlışlıklarının; Müslümanların, düşmanlarının mahiyetlerini bilememelerinden kaynaklandığını söyleyegeliyoruz. Bugünkü Rusya başta olmak üzere; Arap âlemi, İsrail, Ukrayna Savaşı ve İran hakkındaki düşüncelerimizin temelini, yine Said Nursî Hutbe-i Şamiye eserinde yazıyor.

Akıllı Müslümanlar, stratejilerini, karşıtlarının duruşlarına göre tayin etmezler… Nurcularla Marksist Sol’un 12 Eylül İhtilâli’ne karşı duruşları paraleldi. Nurcuların şu anki duruşları ile Rusya’nın duruşu için de benzer durum görünüyor. Bediüzzaman’ın duruşuna uymamız, ihtilâlci Marksistlerle aynı yerde olduğumuz manasına gelmiyor. Bugün için, Sosyal Marksizm’in dünya hâkimiyetine itiraz etmekte olan Enternasyonal ihtilâlci Marksizm’in, Rusya ve İran meselelerinde benzer pozisyonda durmaları kimseyi şaşırtmamalı…

Okunma Sayısı: 1877
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Murat Uyar

    27.8.2025 12:06:38

    Çok değerli bir noktaya temas etmişsiniz. Said Nursî’nin Şam-ı Şerif’te verdiği Hutbe-i Şamiye, sadece bir vaaz değil; Süfyanizmin Kemalistler eliyle yürütülen tahribatına karşı çekilmiş manevi bir settir. O gün Emevî Camii’nde binlerce insana hitap eden Bediüzzaman, iman hakikatlerinin hiçbir ideolojiye boyun eğmeyeceğini ilan etmiş, ümmetin geleceğini koruyacak esasları ortaya koymuştur. Bu hutbe aynı zamanda Mehdiyet yolunu açmış; İslam âleminin özellikle gençliğin iman ve kardeşlik etrafında yeniden birleşmesi için bir işaret olmuştur. Bugün Risale-i Nur’un Şam camilerinde yer alması, bu manevi setin yeniden tahakkuk ettiğinin delilidir. Kemalistler istedikleri kadar hakikatin önünü kapatmaya çalışsınlar; hakikat her zaman galip gelecektir.

  • Semanur Tunoğlu

    25.8.2025 18:34:04

    Kemalistlerden demokrasi, hak, hukuk, adalet bekleyenlerin tarihten haberi olmaması icab eder. Bu millet, bu Müslümanlar o kadar ferasetlidir ki, kemalistler iktidara gelmesin diye karşısındaki en güçlü sağ partiye her zaman destek vermiştir. Çünkü kemalistlerin düşmanlıkları dinedir. Diyanetedir. Kemalsitlere müsamaha ile bakan Müslümanlar hasiyetini yitirmeye başlamış demektir.

  • Semanur Tunoğlu

    25.8.2025 18:31:19

    Rabbim kemalistlerin şerrinden ümmeti Muhammedi korusun. Ellerine güç vermesin. Kemalistlerin şu kadar cinayetine rağmen hala iktidara gelmesi için destek verenlerin muvazenesiz aklından bizleri koru Rabbim.

  • Raşit örenel

    25.8.2025 16:12:45

    Bundan hassaten rahatsız olanlar hangi Kemalistler? Mevcut hükümetin makbulü ve nokta-i istinadı olan, Yeni Asya ile ilgili tezvirat yapıp, yayan, belli muhabirleri Nurlara düşmanlık kadrosunda iş gören, koca koca abilere "gladyocu" iftirası atan müptezellere sayfalarını açan Aydınlık gazetesi çevresindeki Kemalistler mi bunlar?

  • Mehmet

    25.8.2025 15:56:40

    Güneş üflemekle Sönmez; Kemalist Marksistlerin risale-i nurlara engelleme çabaları Nur’un inkişafına vesiledir.

  • Hüseyin İlhan

    25.8.2025 14:43:34

    Bazı insanlar vardır yakıni göremez ve bazıları uzağı amma hem uzağı hem de yakini göremeyen insanın işi daha da zordur. İslamın,imanın şartları bellidir.Cenab-ı HAK CC'ün emirleri gayet açık ve sarihtir. Yine mevlamızın rahmetinden asla ümit kesilemez.Onun verdiği nimeti sırrı imtihan olarak geri almasında da kulu için hayır vardır. Bir başörtüsü serbest diyerek faiz,fuhuş,kumar,uyuşturucu,israf gibi haram ve yasakalrı destekleyenlerin,rabbimizin bana 'kul hakkı ile gelmeyin,emri açık ve net iken her an evet her an kul hakkını gasp edenelrin,girenelrin,verdiği sözü tutmayan,konuştuğunda doğru konuşmayan ve emanete emin davranmayıp hıyanetlik eden ve yaptığı hıyanetliği ikrar ve itiraf edeni nasıl bilirsiniz ey abdullahlar.

  • Hilmi Yeni

    25.8.2025 10:27:39

    Stalin'in, Müslümanları hacca göndermesi gibi göstermelik bir şey olmasın bu! Suriye ve Şam işgal altında iken rnk'nın camilere konulması eli kolu bağlı Müslüman dünyaya bir sus payı olmasın! Camilerde rnk var bakın sesinizi kesin diyor olmasın işgalci zihniyetin sahipleri, kuklaları ve temsilcileri! Uyanışımız ba'de harabi'ş-Şam olmaz inşallah!

  • Hüseyin T

    25.8.2025 10:00:59

    [2] Son olarak, ideolojik körlüğün nasıl bir cehalete dönüştüğünü ve hakikatin nasıl görmezden gelinebileceğini örneklerle açıklamanız, biz okuyucuları derin bir düşünmeye sevk ediyor. Yazınız, yalnızca bir eleştiriden ibaret kalmamış, aynı zamanda tarihî ve manevî bir perspektif sunarak okuyucuyu aydınlatmış. Emeğinize ve kaleminize sağlık kıymetli hocam...

  • Hüseyin T

    25.8.2025 10:00:26

    [1] “Bilmemek ayıp değil, hakikati örtmek ayıp” sözü, yazınızın özünü oluşturuyor. Üstad Bediüzzaman Said Nursî’nin Şam’daki entellektüel ve manevî mirasını, Hutbe-i Şamiye’nin Emevî Camii’ndeki tarihî önemini ve bu mirasın günümüze kadar uzanan etkisini bu denli net ve belgelerle ortaya koymanız takdire şayan. Özellikle Suriye’deki dinî ve siyasî çevrelerin Risale-i Nurlara yaklaşımını, yalnızca güncel politik çerçevede değil, tarihî ve ilmî bir perspektifle ele almanız, meselenin özünü kavramamıza yardımcı oluyor. Merhum Șam Müftüsü Ramazan el-Butî gibi İslâm dünyasında saygınlığı tartışılmaz bir âlimin Risale-i Nur’a ve Bediüzzaman’a olan bağlılığı, bu eserlerin evrenselliğini ve derinliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Onun şehadeti ve mücadelesi, yalnızca siyasî bir duruş değil, aynı zamanda ilmî ve manevî bir sorumluluğun ifadesidir.

  • İrfan

    25.8.2025 07:58:04

    Haklısınız. Şam’a üstadımız 1911 de bayrağını dikmiş. Süfyaniyet bile Filistin İngiliz’e terkederken, yolunu Şam’a uğratmamış. Asıl babalarının yapamadığını, günümüz tetikçileri hiç yapamaz.

  • Mustafa coban

    25.8.2025 06:54:10

    Aman bizden uzak dursunlar.kemalistler araç olarak kullanirlar ve atarlar.ṣiddetten bıkan suriye halkı er veya geç risale havuzunda yıkanacaktir.buna ihtiyacı var

  • S.topuz

    25.8.2025 00:26:10

    بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ Bu acib asırda ehl-i iman, "Risale-i Nur"a ve ehl-i fen ve mektep muallimleri "Asâ-yı Musa"ya şiddetle muhtaç oldukları gibi hâfızlar ve hocalar dahi "Zülfikar"a şiddetle muhtaçtırlar. Evet mesela, i'caz-ı Kur'anî bahsindeki ekser âyetlerin medar-ı şüphe ve itiraz olmuş aynı yerlerde, i'cazın lem'aları ve Kur'an'ın güzel nükteleri ispat edilmiş. Umum Risale-i Nur şakirdleri namına Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Asa-yı Musa[Y] - 4 🙌🌹🤲🌹❤🌙☝️🕋😭😭😭🕊🕊🕊🌍🇪🇺🕋🇹🇷🇩🇪🇷🇺🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • Mustafa

    25.8.2025 00:24:38

    Küfür bir yönüyle cehalettir. Karanlıkçıların bilmemeleri ve görememelerine şaşırmıyoruz. Hükümeti tahrik ediyorlar.

  • S.topuz

    25.8.2025 00:24:10

    Sâlisen: Bu vatan, bu millet ve bu vatandaki ehl-i hükûmet ne şekilde olursa olsun, Risa-le-i Nur'a eşedd-i ihtiyaçla muhtaçtırlar. Değil korkmak veyahut adavet etmek,en din-sizleri de onun dindarane,hak-perestane düsturlarına taraf-dar olmak gerektir. Meğer ki, bütün bütün millete, vatana, hâkimiyet-i İslâmiyeye hıyanet ola. Çünki bu millet ve vatan, hayat-ı içtimaiyesi ve siyasi-yesi anarşilikten kurtulmak ve büyük tehlikelerden halas ol-mak için, beş esas lâzım ve zarurîdir: Birincisi; merhamet.. ikincisi, hürmet.. üçüncüsü, emniyet.. dördüncüsü, haram ve helâlı bilip haramdan çekil-mek.. beşincisi, serseriliği bı-rakıp itaat etmektir. İşte Risa-le-i Nur hayat-ı içtimaiyeye baktığı vakit, bu beş esası temin edip, asayişin temel taşını tesbit ve temin eder. Risale-i Nur'a ilişenler kat'iy-yen bilsinler ki; onların ilişme-si, anarşilik hesabına vatan ve millete ve asayişe düşmanlık-tır.İşte bunun hülâsasını o ca-susa söyledim." Bediüzzaman 🙌🌹🤲🌹❤🌙☝️🕋😭🕊🌍🇪🇺🕋🇹🇷🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • Sefer Akgül

    25.8.2025 00:20:36

    Kemalistler kadar cahil kitle yok.Bırakın da kudursunlar , cehalet ve kinlerinde boğulacaklar en sonunda

  • S.topuz

    25.8.2025 00:14:12

    "Aziz, sıddık kardeşlerim! Sizin tesanüdünüze benim ziyade ehemmiyet verdiğimin sebebi yalnız bize ve Risale-i Nur'a menfaati için değil, belki tahkikî imanın dairesinde olmayan ve nokta-i istinada ve sarsılmayan bir cemaatin kat'î buldukları bir hakikata dayanmağa pek çok muhtaç bulunan avam-ı ehl-i iman için dalalet cereyanlarına karşı yılmaz, çekilmez, bozulmaz, aldatmaz bir merci', bir mürşid, bir hüccet olmak cihetiyle sizin kuvvetli tesanüdünüzü gören kanaat eder ki; bir hakikat var, hiçbir şeye feda edilmez, ehl-i dalalete başını eğmez, mağlub olmaz diye kuvve-i maneviyesi ve imanı kuvvet bulur, ehl-i dünyaya ve sefahete iltihaktan kurtulur." Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Şualar - 320 - 🙌🌹🤲🌹❤🌙☝️🕋😭😭😭🕊🕊🕊🌍🇪🇺🕋🇹🇷🇩🇪🇷🇺🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • yılmaz

    25.8.2025 00:12:56

    Zamanlaması ve ihtiva ettiği bilgileriyle güzel bir makale. Allah razı olsun hocam.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı