"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kemalizmin Kürt düşmanlığı nereden geliyor?

Şükrü BULUT
30 Mayıs 2025, Cuma
Bu soruyu, geçmiş yazılarımızda da sormuş olabiliriz. Önemli olduğundan, tekrar güzeldir.

Bir taraftan Kemalizm’in mahiyetini, diğer cihetten Kürtlerin mahiyet ve misyonlarını bilenler için; kısaca tarihi vakıaların çekirdekleri, günümüzdeki proje tatbikatları, Türklerin bağımsızlığı ve dünya barışı gibi ehemmiyetli meseleleri tedai ettirecek bazı hususlardan bahsedeceğiz.

Önce Kemalizm… Enternasyonal Sosyalizmin İslâmiçi versiyonu da diyebileceğimiz Materyalizmin münafıkane tarzı… Nifak, aldatma, fitne ile iç çatıştırma, yalan ve ihanettir, özü…  Tesirlerini  bütün İslâm coğrafyasında  görebiliriz. Baas rejiminden Tunus/Libya sosyalizmlerine… Pehlevî istibdadından Pakistan’daki darbecilere… Afganistan’daki Sovyet Karmalından Balkan Tito/Enver Hocasına kadar… Müstebitler ilhamlarını Kemalizm’den aldıklarını beyanetmişlerdir. Kaddafi, Müşerref, General Necip, Saddam ve diğer bazı ihtilâlcilerin Türkiye Kemalizm terbiyesinden geçtiklerini de öğrendiğimizde, Müslüman ülkelerdeki hürriyet ve demokrasi düşmanlığını Kemalizm olarak tanımlayabiliyoruz. 

Kürtlere gelince… Tarih bu milletin Asr-ı Saadetten bu yana, ihtiyariyle Müslüman olduğunu yazıyor. Hz. Ömer döneminde Orta Asya’ya, Kafkaslara, Güney Anadolu’ya ve İran’a giden ordularda Kürtlerin de olduğunu biliyoruz. Aral’dan başlayarak günümüz İran coğrafyasında, Azerbaycan’da, Doğu Anadolu’da, Suriye’den Akdeniz’e uzanan coğrafyada mukim Kürtlerin; İslâm Coğrafyasının bir nevi çekirdeğini meydana getirdikleri bir vakıadır. Bediüzzaman’ın eserlerinde ve ilk makalelerinde, Kürtleri İslâm birliğinin çekirdeği olarak tanımlaması da bu hakikate dayanıyor.

Samimî ve kalbî insanlar… Desiselerden, ihanetlerden, nifaklardan ve istibdattan nefret eden bir millet olarak bilinirler. Buradaki Kürt telâkkimiz, asla ırkî değildir. İslâm milliyetine mensup olduklarından; çoklukla başka Müslüman milletlerle (Arap, Acem, Peştu, Türk, Kıpti, Ermeni ve Rum) kökenli diğer Müslümanlarla haşir-neşir olmuşlardır. Tıpkı günümüz Türkiye’sinde; kendilerini Kürt bildikleri halde Anadolu’daki diğer Müslümanlarla evlenmiş yedi-sekiz milyon Kürt gibi, tarih içindeki Kürtler de ırkî olarak başka milletlerle karışmışlardır. 

Bildiğimiz gibi, Müslümanların tarih boyunca hedefledikleri “İslâm birliği”nin önündeki engellerin önemlileri coğrafyaları, kültürleri ve bağımsızlıkları gibi unsurlardı. Sultan Selim’e biat eden Kürtlerin İttihad-ı İslâm’daki misyonları üzerinde durmayacağız. Türk kökenli Safevîlere karşı Kürtleri peşine takarak İslâm birliğini Çaldıran, Mercidabık ve Ridanye’de taçlandıran Sultan Selim’in tarihî mahiyetini bilenler, Kemalistlerin Kürt düşmanlığını daha rahat anlayabilirler. Kürtlerin de tıpkı Türkler gibi, millî kimliklerinin İslâmiyet içinde eridiğini, Said Nursî’nin Hutbe-i Şamiye anekdotuyla hatırlayalım.

Kemalizm’in genel olarak Materyalizm ve özelde ise Marksizm’e bağlı bir hayat biçimi olduğundan, kimsenin şüphesi olmamalı. Devrimciliğinde Büyük İhtilâlini mi, yoksa St. Petersburg’u mu örnek alması, esas paradigmayı değiştirmiyor. Semavî dinlere zıtlığı, insaniyetin temellerine düşmanlığı, istibdadı benimsemesi, ahlâksızlığı hayat tarzı seçmesi, sosyal devlet ve düzenlere karşı olması gibi belki yüz meselede Marksizm’le hulus birliği yapmış Kemalizm’in Kürtlere niçin düşman olduğunu tesbit etmek hiç de zor değil…

Kürtlerin hürriyet ve demokrasi taraftarlıkları, bid’alarla da olsa İslâm Şeriatına muhalefeti asla kabul etmemeleri, geleneksel olarak İslâm birliğini tercihleri, töre ve gelenekte Sünnet-i Seniyyeye bağlılıkları ve münafıklıklardan asla hazzetmemeleri; onları fıtrî olarak Kemalizm ile karşı karşıya getirmiştir.  Kemalizm’in mason locaları yardımıyla teşkili zamanından 1950’lere kadar yirmidört defa Kürtlerle çatışmaya girmiş Kemalistlerin, daima Marksist teröristlerle birlikte olmaları da önemli bir noktadır. Müslümanların İttihad-ı İslâm idealine bedel, komünistlerin küresel ihtilâlle hegemonyası (enternasyonal Sosyalizm veya Troçkizm) bu iki gurubun çatışma alanını belirler. Kemalistler burada Marksizm’i takip ederler. Tıpkı Türkiye Marksist Kürt yapılanmasında olduğu gibi. Köken olarak Türk ve Kürt olmadıkları, Müslümanlığı kabul etmedikleri, demokrasiye düşman oldukları ve Marksizm’i benimsedikleri halde; Kürt kimliği için Yeşiller’in uzantısı Marksist partilerde veya PKK terör örgütünde görev alan yüzlerce kişinin asıl kimliklerini Komünizm teşkil ediyor. 

Netice-i Kelâm:  Atatürk Devrimlerini Türkiye’ye yerleştirememelerinden Kürtleri sorumlu tutan Kemalistler kadar, bu coğrafyaya inkâr-ı Uluhiyeti kabul ettirememelerinin faturasını Kürtlere kesen Marksistlerin  bölgedeki hesaplaşmalarında, olan garip Türk milletine oluyor. Bağımsızlığı gecikiyor, demokrasi hareketleri zarar görüyor. Geleceği Ortadoğu’daki barışa bağlı olan dünyamız perişan oluyor. 

Okunma Sayısı: 911
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Necati

    30.5.2025 14:30:28

    Kemalizmin en önemli özelliği altatarak iş görmesidir. Ahir zamanın bu dehşetli cereyanına kapılan, kuvvet veren, özelikle siyaset yolunu tercih eden dindarların düştükleri Kemalizm tuzağından hiç bahsetmemişsiniz. Asıl dine ve dine hizmet eden cemaatlere en büyük tehlike ve zarar bu cenahdan geliyor. Çünkü düşman gövdenin içine girmiş, kanını emen can düşmanını dost zannediyor, safdil muhakeme-i akliyeden noksan müslümanlar...

  • Hüseyin T

    30.5.2025 14:14:49

    (2)Hocamızın bu noktada haklı bir şekilde vurguladığı gibi, Kürtçe’nin yasaklanması, yer isimlerinin Türkçeleştirilmesi ve Kürt kimliğinin resmi söylemde yok sayılması, bu dönemin temel özelliklerindendi.

  • Hüseyin T

    30.5.2025 14:13:44

    (1)Kemalizmin Kürt düşmanlığı, İttihat ve Terakki’nin Türkçülük politikalarından kaynaklanmaktadır . Çünkü, İttihat ve Terakki, 19. yüzyıl sonlarında ve 20. yüzyıl başlarında, Osmanlı’yı modern bir ulus-devlet çerçevesine oturtma çabasıyla Türkçülüğü resmi ideolojiye dönüştürmeye çalıştı. Bu süreçte, çok etnikli ve çok dinli Osmanlı yapısını birleştirme adına Türk kimliği ön plana çıkarılırken, Kürtler gibi diğer etnik grupların kimlikleri geri planda bırakıldı veya asimilasyon politikalarına maruz kaldı. Örneğin, 1910’larda başlayan merkeziyetçi politikalar ve Balkan Savaşları’nın tetiklediği milliyetçilik dalgası, bu eğilimi güçlendirdi. Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte, M. Kamal’in liderliğinde bu politikalar daha sistematik bir hal aldı. 1920’lerdeki Şeyh Sait harekatı gibi olaylar, yeni rejimin Kürt meselesini bir “güvenlik sorunu” olarak görmesine ve sert asimilasyon politikalarına yönelmesine neden oldu.

  • HASAN DOĞAN

    30.5.2025 13:53:36

    Hasılı Kürtçülük yaparak iş gören komiteler de Türkçülük yapan Kemalistler gibi olanlar da ne Türk ve nede Kürt olanlardır.Ne idüğü belizsiz heriflerdir.....

  • Mehmet

    30.5.2025 13:39:21

    Bu Kemalizmi destekleyen bir parti varmıdır türkiyemizde

  • S.topuz

    30.5.2025 12:50:32

    [Rivayette var ki: "Âhirzamanın müstebid hâkimleri, hususan Deccal'ın yalancı cennet ve cehennemleri bulunur.]... Şualar - 583 "SEKİZİNCİ MES'ELE: Rivayetler, Deccal'ın dehşetli fitnesi İslâmlarda olacağını gösterir ki, bütün ümmet istiaze etmiş (Allah'a sığınmış). لَا يَعْلَمُ الْغَيْبَ اِلَّا اللّٰهُ (Gaybı ancak Allah c.c. bilebilir!) Bunun bir tevili şudur ki: İslâmların Deccal'ı ayrıdır. Hattâ bir kısım ehl-i tahkik İmam-ı Ali'nin (R.A.) dediği gibi demişler ki: Onların Deccal'ı Süfyan'dır. İslâmlar içinde çıkacak, aldatmakla iş görecek. Kâfirlerin Büyük Deccal'ı ayrıdır. Yoksa Büyük Deccal'ın cebr ve ceberut-u mutlakına karşı itaat etmeyen şehid olur ve istemeyerek itaat eden kâfir olmaz, belki günahkâr da olmaz." Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Şualar - 585 - 😪🇹🇷😢🙌🌹🤲🌹❤☝️🌙🕋😭😭😭🕊🕊🕊🌍🇪🇺🕋🇹🇷🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • Ahmet Şahin

    30.5.2025 10:07:13

    ‘’Netice-i Kelâm: Atatürk Devrimlerini Türkiye’ye yerleştirememelerinden Kürtleri sorumlu tutan Kemalistler kadar, bu coğrafyaya inkâr-ı Uluhiyeti kabul ettirememelerinin faturasını Kürtlere kesen Marksistlerin bölgedeki hesaplaşmalarında, olan garip Türk milletine oluyor. ‘’ Hz. Peygamber’e “kimin Allah yolunda savaştığı” sorulur. O da şöyle buyurur: “Kim İ'lây-ı Kelimetullah için savaşıyorsa, o Allah yolundadır.” (İbnu Mace, Cihad, 13) Dinsizlik cereyanına karşı mücadele eden müslümanlardan Allah razı olsun. Bu mücadelede Kürtler yüzünden garip kaldığını düşünen Türklere de Allah akıl, fikir ve hidayet versin.

  • Abdurrahman

    30.5.2025 09:29:35

    Allah razı olsun. Güzel bir yazı olmuş Kürtler ve Türkler çok dikkatli olmak zorunda

  • Mustafa coban

    30.5.2025 06:14:53

    Osmanlının daģilma süreci büyük bir travma meydana getirmiṣtir.bütün milletler ayrilma yoluna gitmișlerdir.nitekim misaki milli sinirlari istanbuldaki meclis tarafindan kabul edilmiṣtir.gayemiz ittihattir.herkesin tek baṣ tek buyruk olmasi çözüm deyildir.günümüzdeki tartiṣmalar cumhurbaṣkanligi ile alakalidir.

  • Adem Özütoprak

    30.5.2025 01:16:33

    Şükrü Bey, farklı bir yazı tarzınız var. Köşe sizin, düşüncelerinize katılmasam da saygı duyuyorum.

  • receb

    30.5.2025 01:13:20

    Bir de mülkiyet meselesi var.Sosyalizmde ferdi mülkiyet yoktur.Diğerinde ise yakın zamana kadar yürürlükte olan İsviçre nin bir kantonundan çevirme kanunla mülkiyet hakkı vardı ve anayasada da vardı.Avrupada tek ideoloji sosyalizm değildi unutmayalım.

  • receb

    30.5.2025 00:49:18

    Bizdeki solun kemalist görünmeye çalışmasında 1960 lardan sonra doğan avcıoğlu gibilerin payı büyüktür.Avcıoğlu kemalizmi sola yaklaştırmaya ve sol gibi göstermeye çalıştı.68 kuşağı tabir edilen deniz gezmiş ve arkadaşlarının da bundan etkilendiğini düşünüyorum.68 kuşağında olan apo ve ekibi de bundan etkilenmişlerdir belki de.

  • receb

    30.5.2025 00:45:25

    Aradaki farkları anlamak için 1920 lerden sonra bir Anadolu da yapılanlara bakalım bir de Sovyetlerde yapılanlara bakalım farkları görebiliriz.Kemalizm hedeflerini memur bürokrasisi ve ilmiye sınıfıyla gerçekleştirmeye çalışmıştır.İşçi sınıfı oluşturma sınıfsız toplum inşa etme gibi hedefi yoktur marksizm gibi.

  • receb

    30.5.2025 00:41:01

    Kemalizm Osmanlı nın son döneminde ortaya çıkan avrupalılaşma ve avrupalı gibi olma tabiri diğerle "muasır medeniyetler seviyesine çıkma" hedefinde olduğunu söyleyen bir ideoloji.Bunun ilericilik ve gericilik kavramları marksizm gibi sınıf mücadelesi gibi kavramlarla değil avrupalı gibi olma yani muasır medeniyet kavramları ile anlatılıyor.

  • receb

    30.5.2025 00:36:51

    Kemalizme baktığımızda materyalist olmasının dışında ekonomik ve sosyolojik olarak sosyalizm den çok farklı.Bir defa sınıfla ilgili bir meselesi var mı .Zenginleri sevmeyen bir yanı var mı mesela.Sonra marksizmin işçi sınıfını incelediği gibi ve sosyolojik olarak nasıl ilerleneceğine dair marksizm gibi bir öngörüsü var mı.

  • receb

    30.5.2025 00:32:06

    Marks ın ideolojileştirdiği şekliyle insan fıtratının yani psikolojisinin üzerinde durmayan bu açıdan ve sosyolojik açıdan da fıtratı anlamayan ve bu haliyle savaş açan bir ideolojidir.Marks a göre çoktan ütopya devresine geçmemiz gerekiyordu.Ancak bu olmadığı gibi sovyetler başarısızlıkla dağılmak zorunda kaldı.Büyük tahribat yaptı kendi toplumunda da her açıdan..

  • receb

    30.5.2025 00:28:01

    Sosyalizm marksın anlattığı şekliyle ekonomiyi tarihi ve hemen hemen bütün sosyolojik bütün meseleleri sınıf kavramı üzerinden anlatır.Tarihe bir sınıf mücadelesi olarak bakar.İşçi sınıfını ilerici olarak görür.Dini eninde sonunda ortadan kalkacak bir yapı olarak görür.Materyalisttir.Hedefi sınıfsız toplumdur ütopyası budur.Orwell ın 1984 romanında anlatılan tam da bu ütopyadır.

  • Adem Özütoprak

    30.5.2025 00:27:26

    Şu Kürtler yüzünden Türklerin başına gelmeyen kalmamış. Sanırım Bediüzzaman Hazretleri de Kürt idi. Ömrü cezaevinde sürgünlerde geçmiş. Ama yazının son paragrafına göre fatura kesilen Kürt, hesap ödeyen Türk.

  • receb

    30.5.2025 00:21:10

    Burada daha önceki yorumlarımda da vurgulamaya çalıştığım gibi birbirinden farklı iki ideoloji arasındaki büyük farklılıklar hiç ele alınmamış.Kemalizm yani resmi ideoloji zaten bize okullarda öğretildi.Uygulamasını da ama resmi tarihten ama gayriresmi tarih okumalarımızdan görüyoruz.Bir ideolojinin bir fikir yapısı vardır.Bir de uygulaması vardır.

  • Adem Özütoprak

    30.5.2025 00:16:45

    Son paragraf çok ilginç olmuş. Fatura Kürtlere kesilmiş, olan garip Türklere olmuş. Gel de gülme :) Kürtler hesabı ödemeden kaçmış olmalı :)

  • Süleyman

    30.5.2025 00:15:37

    Yapıları ve karakterleri itibariyle yanyana gelemeyen iki unsuru güzel izah etmişsiniz. Yüreğinize sağlık.

  • Osman

    30.5.2025 00:06:48

    Kıymetli hocam, Meseleyi anlamayı kolaylaştıran hakikatli çerçeveden dolayı tebrik ediyorum.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı