Kusurlarımız Çok
Filistin meselesinin her boyutu çok vahimdir. Kader plânı ise bu meselenin en gizemli yanını teşkil ediyor. O yüzde bize düşen teslimiyettir. Ancak elbette ki gafil ve tembel bir teslimiyet olmayacaktır. Sorumluluğumuzu kadere havale eden bir teslimiyet olmayacaktır.
Ancak kaderi okuyan bir teslimiyet belki olabilir.
Bizim kusurlarımız çok. Kusurlarımızı göreceğiz. Siyonistin hain planları çok; onları da göreceğiz. Yapılan beddualar zalim Yahudilere gider. Zalim olmayanlarına değil.
Bu namert savaşta ölen kardeşlerimizin şehit olduğunda ve Cennete gittiğinde hiç şüphe yoktur. Rahman-ı Rahim olan Allah onları rahmet kucağına aldı.
Zalimleri de Cehenneme gönderdi.
İslam’ın Güzelliği
Öte yandan son günlerde sırf bu mazlumiyeti paylaşmak adına İslamiyet’e geçenlerin gözle görülür derecede arttığı görülüyor. Yani İslamiyet’e geçenlerin şehadet belgelerini, şehit olan mazlumlar kanlarıyla imzalıyorlar. Bu imzalar masum şehitlerimizin mahşerde inşallah yüz akı olacaktır.

Dua etmeye devam etmekle beraber, elden bir şey gelmediği durumlarda Bediüzzaman’ın tavsiyesi şöyle olmuştur:
“Rahmet-i İlahiyeden ileri şefkat olunmaz. Hikmet-i Rabbaniyeden daha ekmel hikmet, dâire-i imkânda olamaz. Âsiler, cezalarını; masumlar, mazlumlar, zahmetlerinden on derece ziyade mükâfâtlarını alacaklarını düşün. Senin daire-i iktidarının haricinde olan hadisata, Onun merhamet ve hikmet ve adaleti ve rububiyeti noktasında bakmalısın.”1
Biz Ne Yapmalıyız?
“Gazze’de bebekler, kadınlar, masumlar öldürülürken sen ne yaptın?” sorusu, yarın mahşerde bizden sorulacaktır. O zaman ne diyeceğiz?
Dua edemez miydin? Zalimin zulmünü buğzen de olsa, kendi mecranda da olsa, haykıramaz mıydın?
Müslüman ülkeler en üst düzeyde diplomasi yürüterek bu işi durduramaz mıydı? Diplomasi işe yaramadığında en üst düzeyde ültimatom veremez miydi? En üst düzeyde İsrail mallarına boykot uygulayamaz mıydınız? İsrail ile anlaşmalarınızı askıya alamaz mıydınız? İptal edemez miydiniz? Destekçilerinin ülkenizdeki üstlerini kapatamaz mıydınız? Boykotu genişletip onların mallarına da uygulayamaz mıydınız? Birlikte hareket edip bu ateşi söndüremez miydiniz?
Siz ne yaptınız? Hiçbir şey!
Sadece seyrettiniz!
Sadece iradeniz yeterliydi. Ama siz bir irade bile göstermediniz. Siz bir kınama bile yapmadınız!”
Bu sorulara cevabınız var mı?
Dipnot:
1- Kastamonu Lahikası, s. 228