"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Aldığını maaş sanan vekillere…

Ahmet BATTAL
05 Temmuz 2022, Salı
AKP milletvekili Zülfü Demirbağ’ın “maaşımız yetmiyor” söylemi üzerine dünkü gazetemizde İbrahim Özdabak’ın çizdiği karikatürü gördünüz.

İşin bu kısmı için bir resim bir kitap kadar kıymetli ve yeterli. 

Ama biz işin başka bir tarafındayız:

Aşağıdakileri “Hukukun Temel Kavramları” adlı bir kitaptan aktarıyoruz. 

(Bunları birileri “Temelin Hukuk Kavramları” olarak anlar mı diye de korkuyoruz.)

***

Kamu hizmetlerinin gerektirdiği aslî ve sürekli görevlere atanan kamu personelinin ana grubu memurlardır. 

Özel sektöre açılamayan ya da devredilemeyen türden kamu hizmetlerini gören memurlar, gerçek ve klasik mânâsıyla memurdurlar. Bu türden memurlar için asıl amaç bu yolla geçinmek ya da para kazanmak olmayıp, milletine ve devletine hizmet etmektir. 

Memurların geçinmek ya da para kazanmak amacıyla ticaret, ziraat vb. başka bir iş yapmaları yasaktır. Zira memurlar, mesaisini (emeğini) devletin ve milletin emrine tahsis etmiş kişilerdir. Devlet de geçimlerini sağlamak için memurlarına maaş verir. Maaşın belirlenmesinde ölçü olarak sadece verimli ve çok çalışma ölçüsü kullanılmaz. İhtisas, kıdem, temsil yeteneği, sorumluluk gibi hususlara da bakılır.

Memurların daimî iş (kadro) garantisi vardır ve büyük çoğunluğu haksız şikâyetlere karşı bir tür dokunulmazlık altına alınmışlardır. Memurların sendika hakkı olsa dahi bu sendika bir tür dernektir. Zira sendikanın asıl varlık sebebi olan grev hakkı bunlarda yoktur.

İşçiler kamu personelinin ikinci ana grubunu oluşturur. Devletin kamu hizmeti olarak yürüttüğü, ancak çalışanların mutlaka özel olarak korunması ve memur statüsüne sahip olması gerekmeyen bazı faaliyetler, işçilere gördürülmektedir. Meselâ; bir kısım inşaat, ulaşım ve belediye hizmetleri böyledir.

Kamu işçileri devlete çalışmakla birlikte, özel sektördekiler gibi, geçinmek için çalışır ve çalıştıklarının karşılığını (ücret) alırlar. Yeterli karşılık alamadıklarını düşünüyorlarsa işveren durumundaki devletle pazarlık imkânına ve bu amaçla gerçek sendika ve grev hakkına sahiptirler. Buna karşılık memurların aksine, işçilerin devamlı iş ve kadro garantisi yoktur. Hizmetine ihtiyaç duyulmayan işçinin işine son verilir.

Milletvekillerine gelince: Seçimle iş başına gelen (milleti temsil eden) milletvekilleri klâsik mânâsıyla memur ya da işçi değildirler. Bunlar, kendilerini seçen ve dolayısıyla vekâlet veren halktan yetki ve emir alır ve yine ona karşı sorumlu olurlar. Hizmetleri beğenilmediği takdirde yeniden seçilemezler. Milletin vekili olarak millet adına faaliyet yaparlar. Devletin bütçesini onlar oluştururlar. Kamu harcamalarını onlar yönetir ve denetlerler. Faaliyetleri sırasında yaptıkları ya da yapacakları var sayılan masraflara karşılık, bütçeden yine kendi belirledikleri miktarda ödenek (tahsisat) alırlar.

***

Özetle: Milletvekilleri bir patronun işçisi değildir, ecri için ücret almaz.

Milletvekilleri “devlet”in memuru değildir, geçimi (iaşesi) için devletten maaş almaz. 

Milletvekilleri kendilerinin oluşturduğu ve denetlediği bütçeden kendi harcamaları için vekalet ödeneği alırlar. 

Ama kendilerinin milletin vekili olduğunu bilmeyenler “devletten maaş” aldıklarını sanırlar.

Oysa demokrasi önce “temsil şuuru” ister.

Okunma Sayısı: 2186
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Zübeyir

    5.7.2022 10:35:49

    Önemli bir tespit. Teşekkürler. Medar-ı maişet görülmemeli ki gerçekten milleti temsil etsin. Üstadımız Bediüzzamanın vekil maaşlarına zam yapılmasını engellemesi de bu yazıyla bağlantılı olarak nazara verilebilirdi.

  • S.topuz

    5.7.2022 02:32:53

    Ey Yüce MECLİSİN yüce vekilleri! Nerede ve ne HALDESİNİZ? "Vela teziru vaziratü vizra uhra." Herkes kendi işlemiş olduğu hatasını çekmeli, başkasına yüklememeli. Hele KAMUYA, yani VATANDAŞIN SIRTINA HİÇ mi HİÇ yükleyememeli! SİZLERİN VAZİFELERİ NELERDİR? KORO HALİNDE PARMAK KALDIRIP İNDİRMEK İÇİN,  torbalara doldurulmuş kanunları hiç tartışıp görüşmeden, jet hızıyla geçsin diye Mİ VATANDAŞLAR SİZE MAAŞ VERİYOR?(müstesnaları tenzih ederiz) MANEVİ MESULİYETİNİ HİÇ SOGULAMIYORMUSUNUZ? Lütfen artık, gerekli her ZAMAN ve ZEMİNDE , LAYIK OLANI yapmaktan KORKMAYIN. KENDİ KENDİNİZİ İTİBARSIZLAŞTIRTMAYA İMKAN ve FIRSAT VERMEYİN. VATANIN UÇURUMA GİDİSATINI HEMEN DURDURMAK İÇİN, SEÇİMSE SEÇİM,GEÇİMSE GEÇİM, lüften bi ÇARE bulun hep beraber!? Gazeteleri ve GAZRTECİLERİ DE artık rahat,özgür ve serbest bırakın da Vatandaşların hem uykusu,hem de UFKU AÇILSIN!?..

  • Hacı Ahmet

    5.7.2022 00:10:38

    Ibrahim bey konusunda harika bir insan.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı