"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mezarlığa kültür çiçeği

Ahmet BATTAL
01 Ocak 2023, Pazar
Sabetaycı bir aile. İstanbul’un yerlisi. İstanbul’daki bir mezarlıktan aile mezarlığı için yer tahsisi alıyor. Ailenin fertlerinden biri bir hanım. Hikâyemizin eş baş kahramanı.

Ve bir de… Almanya’da yerleşik bir Alman ailesi. Fertlerinden biri Alman vatandaşı bir bey. O da bu hikâyenin ikinci eş baş kahramanı.

Bu hanım ve bey evleniyorlar. On üç senedir Türkiye’de yaşıyorlar. Sonra bey hastalanıyor. Tedavi kâr etmiyor. 

Bey vefatı yaklaşınca İstanbul’daki Alman Mezarlığına değil eşinin aile mezarlığına gömülmeyi “arzu” ediyor. 

Hanım bu talebi yerine getirmeye çalışıyor. Vefat öncesi defin hazırlıkları başlıyor. Hanım ve arkadaşları aile mezarlığının bulunduğu Büyükşehir Belediyesine bağlı Zincirlikuyu Mezarlığına gidiyorlar. 

Görevliler acılı eşe şefkatle ve nezaketle yaklaşıyorlar ama Yönetmelik herkesi bağlıyor: 

“İstanbul Büyükşehir Belediyesi uhdesinde bulunan mezarlıklarda; Müslüman mezarlığına gayrimüslim, gayrimüslim mezarlığına da Müslüman defnedilemez.”

Görevlilerin “Eşiniz Müslüman mı? Şehadet getirdi mi? Getirecek mi?” sorularına hanım cevap veriyor: “Eşim Hıristiyan ailede doğmuş ama şimdi kendisi ateist. Beni ve ailemi seviyor ve bu sebeple de kültürel bir aidiyet nedeniyle buraya gömülmek istiyor.” 

Görevliler “bu böyle olmaz” diyorlar. Ama hanım eşinin son günlerinde ona zorla ya da kerhen şehadet getirtme gibi bir zorlamaya girmiyor ve hep birlikte vefattan sonrası için bir “ara formül” buluyorlar: “Kişi vefat ettikten sonra iki şahitle onun geçmişte Müslüman olduğu ilan edilebilir. Eşi ve iki şahit gelir ve ‘Müslüman olmuştu’ diye şahadetname imzalarsa defni yaparız”. 

Beyin vefatından sonra vasiyetini yerine getirebilmek için hanım ve iki arkadaşı, beyin Müslüman olduğunu, ölmeden önce Kelime-i Şahadet getirdiğini, kendilerinin de buna şahit olduklarını yazıp söylüyorlar. 

Bu arada imam “Müslümansa neden adını değiştirmedi, ne zaman oldu, neden Müslüman oldu” gibi uyanıkça sorular soruyor ama onlar da “birtakım cevaplar uydurmak zorunda” kalarak da olsa işi çözüyorlar.

Ve böylece; Hıristiyan olduğu düşünülen ateist eş, cenazesi camiden kaldırılarak dualarla ve bir “Müslüman olarak” gömülüyor.

Hanım bu meseleyi şöyle açıklıyor: 

“Benim de kökenim Sabetaycı Yahudi ve ailemden çok fazla kişi, ayrıca tanıdığım birçok ateist Zincirlikuyu’ya defnedildi. Bizim yaşadığımız bu durum ne kadar geriye gittiğimizin göstergesi.”

Geri ve ileri, ön ve arka, üst ve alt, sağ ve sol meselesini kim ne zaman nasıl düşünecek bu ayrı konu. 

Bu hikâyeden çok soru ve çok ders çıkar:

Kültürel olarak Müslüman mezarlığına gömülmeyi isteyen yani ölümünden sonrasını düşünen ve az da olsa bu konuya önem veren bir kişi gerçek bir ateist midir? 

Değilse o kişi hakkında eski eşi neden “eşim ateistti” der? 

Dünyanın ve insanlığın bugün geldiği seviyede mezarlık tercihi meselesinde doğru nedir? Tek doğru mu yoksa herkesin kendi doğrusu mu vardır? 

Herkesten kasıt nedir? Her kültür mü? Her din mi? Her coğrafya mı? Her belediye mi? Her devlet mi? 

Kişilerin “dilediği yere gömülme hakkı” ya da “mezarlık komşusunu seçme hürriyeti” var mıdır? 

Daha ilginci de şu: 

Bu hikâyenin duyulmasından sonra ne yapılabilir? Mesela bu kabir açılıp naaşın başka yere nakli istenebilir mi? Nereye? Kim tarafından? Hangi yetkiyle?

Hanım ve iki arkadaşı, yazılı-imzalı “yalan beyan”dan dolayı suçlu mudur? Günahkâr mıdır? 

“Eskiden ne güzelmiş, herkes kategorisini bilirmiş” demek meseleyi çözmüyor. Yeni çağda çözüm nedir? 

Siz yazın, biz yayınlayalım. 

Okunma Sayısı: 2535
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Arif

    1.1.2023 21:54:54

    Dini bütün meseleler tamam bitti sıra geldi ölen kişinin nasıl ve nereye gömüleceği. Daha çok çalışmamız lazım coook.

  • Cemal Özkaya

    1.1.2023 16:51:48

    Dönmeler, Osmanlı İmparatorluğu'nda dışarıdan İslam'a dönen, ancak Yahudi inançlarını ve Kabalistik inançlarını gizlice koruyan bir grup Sabetaycı kripto Yahudiydi. Hareket esas olarak Selânik merkezliydi. Aslında bu aile müslüman mezarlığından gizli kimliklerini saklayarak yer almış. Ama saklamasalarda mahzuru yok çünkü kabir ya cennet bahçelerinden bir bahçe yada cehennem kuyularından bir kuyu. Orada bir arada olmamız rahatsızlık vermez çünkü sorduklarımdan aldığım cevaplardan anladığıma göre herkes kendi âleminde.

  • S.topuz

    1.1.2023 11:28:09

    İsteyen istediği yerde hür bir şekilde yatsın, yatabilsin! Dünyada yeteri kadar hürriyet ve DEMOKRASİNİN imkanlarından mahrum kalan insanlarımız, Kabirde olsun Hürriyetlerine kavuşsunlar. Dünyada iç içe yaşayabildiğimize Göre, Berzahta ve Mahşerde de BERABER, İÇ İÇE HESABA ÇEKİLECEĞİZ! HESAP görüldükten sonra, "Ey Mücrimler, ayrılın!" Emr-i Rabbanîden sonra yollar ve mekanlar ve Makamlar kesin olarak ayrılacak. Hiç telaşa ve Paniğe gerek yok, diye düşünüyorum. Vesselam.

  • Hüseyin Sönmez

    1.1.2023 08:55:00

    Eskiden nüfus cüzdaninda din hanesi vardı, daha ekiden mezhep hanesi bile varmış. Artık bu bilgi olmadığından ölen kişinin dini, onu tanıyanlar tarafından belirlenebilir. Ayrıca din bir tercihtir. Dolayısıyla ölen kişi farklı dinin mensuplarının bulunduğu yere gömülmemeli, ne de olsa kendi dinine göre mezalık var. Çünkü kabir azabı olduğundan, defnedilenin kişinin yanındaki kabirde görülecek azap, diğer kabirdekileri de etkileyecektir.

  • Cemal Özkaya

    1.1.2023 08:01:19

    Bu alıntılara göre bence son anını bilmediğimiz için ayet ve hadislede bir yasak söz konusu olmadığına göre bir mahzuru yok. Ayrıca niye soruyorlarki muslumanmı değilmi diye bu yeni bir uygulama anlaşılan o hanım yahudi olarak yer ayırmış ve müslüman olmadan gömülen çok kişide varken sormak neyin nesi. Durup dururken yeni bir tartışma konusu çıkmaz inşallah İslam aleyhine.

  • Cemal Özkaya

    1.1.2023 07:54:38

    Anne ve babanın Hıristiyan olması durumunda da yine Müslüman mezarlığına gömülebilir. Bunu yasaklayan ayet ya da hadis yok. Hıristiyan mezarlığında İslami usüllere göre tören yapılabilir. Ama geleneksel bir durum olarak herkes kendi mezarlığına gömülmek ister.

  • Cemal Özkaya

    1.1.2023 07:53:04

    Nitekim tarih boyunca müslümanlar bu konuda hassas davranmışlar, müslüman mezarlarının başka inançtan olanların mezarları ile karışmamasına özen göstermişlerdir. Bununla birlikte müslümanlar arasında yaşayan bir gayrimüslimin ölümü hâlinde kendi din mensuplarının gömüldüğü bir mezarlık yoksa ve başka yere nakli de mümkün değilse, cenazesi müslüman mezarlığının uygun bir yerine defnedilebilir. Tıpkı bunun gibi, bir müslüman da gayrimüslim bir toplum içinde ölür ve defnedilecek bir müslüman mezarlığı bulunamazsa, cenazesi gayrimüslim mezarlığının diğer mezarlardan ayrı uygun bir yerine defnedilebilir (el-Fetâva’l-Hindiyye, I, 175)

  • Necati

    1.1.2023 03:10:54

    Hocam şimdi sayacak zaman yok. Çok daha önemli problemlerimiz var

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı