"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mehazın kudsiyeti

Ali ATAÇ
02 Temmuz 2021, Cuma
Bediüzzaman Said Nursî, bir asır önce “Cumhur-u avamı imtisale sevk eden mehazdaki kudsîyettir’’ 1 demiş. Çünkü Üstad Risale-i Nur’u daha çok anlamak için bir eseri tavsiye etmemiştir.

Bunun en önemli şahidi ise Üstad’ın talebelerinden merhum Zübeyir Gündüzalp Ağabey’in (ra) ve diğer Nur Talebelerinin hizmetleridir. Manevî ve ilham eseri bir telifin tercüme yardımıyla anlaşılması mümkün değil. Bu bir zamanlar yapılan planlı çalışmalarından sonra şimdi de hormonlu bir tercüme sayılır.

Merhum Zübeyir Ağabey konuyu izah etmiştir. Konferans’ta geçen şekliyle, “Bütün ahkâm-ı şer’iye ve hakaik-ı imaniye aklîdir. Aklî olduğunu ispata hazırım’’ demiş ve Risale-i Nur’da ispat etmiştir.

Aklî olmak demekten maksat; akla ve mantığa uygun olması demektir. Malûmdur ki Risale-i Nur ilham eseridir.

Risale-i Nur’u okuyan ve okuduğunu da daha çok anlamak isteyen kimse merhum Zübeyir Gündüzalp’ın, “Anlamanın tek çaresi, Nurlar’la baş başa kalıp, zihnî cehd sarf ederek tekrar tekrar okumak sevgisiyle payidar olma’’ktan 1 geçer.

Sözü yine Konferans’tan merhum Zübeyir Gündüzalp’ın tesbitine bakalım:

“Risâle-i Nur mevzuunu büyük bir alâka ile takip eden uyanık arkadaşlarım, Kur’ân-ı Kerîm’in mânâsı bilinmese de, okunduğu ve dinlendiği zaman ruhlarda nasıl ki mânevî ve derûnî bir tesir husûle gelir. Zira kelâm, Allah kelâmıdır. Bu Kelâmullahtaki ve İslâmiyetteki mânânın kudsiyetidir ki, Türkler İslâmiyetle cihangir oldular, kıt’alar, beldeler fethettiler. Bin seneden beri İslâmiyetin bayraktarlığını yapmaktadırlar. Aynen öyle de, Kur’ân’ın bu asırda yüksek bir tefsîri olan Risâle-i Nur’daki bazı bahisleri başlangıçta tamâmen anlayamasanız da onun mânevî tesiri ve mânevî feyzi, ruh ve kalbinize nüfûz eder; mânâ âleminizi istilâ eder, kat’iyen istifâdesiz kalmazsınız ve kalmıyoruz. Hem insan yalnız akıldan ibaret değildir; kalb, ruh, sır ve vicdan gibi mânevî lâtîfe ve cihazâta da mâliktir. Aklınız, her bir mesele-i imâniyeyi birinci okuyuşta hakkıyla kavrayamasa da kalb ve ruh ondan hissesini alır.” 2

Evet bu konuda en mühim çok dikkat edilmesi gereken; Sikke-i Tasdik-i Gaybi’deki en çarpıcı husustur: “Manevî bir elektrik olan Resaili’n-Nur dahi gayet yüksek ve derin bir ilim olduğu halde, külfet-i tahsile ve derse çalışmağa ve başka üstadlardan taallüm edilmeğe ve müderrisînin ağzından iktibas olmağa muhtaç olmadan herkes derecesine göre o ulûm-u âliyeyi, meşakkat ateşine lüzum kalmadan anlayabilir, kendi kendine istifade eder, muhakkik bir âlim olabilir.’’ 3 

DİPNOTLAR :

1- Konferans cep boy s. 55.

2- Age., s. 99-100.

3- Sikke-i Tasdik-i Gaybi s. 67

Okunma Sayısı: 1279
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali

    2.7.2021 10:40:58

    "Risaletü’n-Nur’un mertebesi üçüncüde olmasıdır. Yani vahiy değil ve olamaz. Hem UMUMİYETLE DAHİ İLHAM DEĞİL! belki ekseriyetle Kur’ân’ın feyziyle ve medediyle kalbe gelen sünuhat ve istihracat-ı Kur’âniyedir." Şualar.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı