İşte bir haber: “Çeşitli kuruluşlar tarafından yapılan anketler, insanların, ‘normal’ diye pazarlanan hayata dönmek istemediklerini gösteriyor. İnsanlar artık çevreyi önemseyen ve yıkıcı olmayan bir hayat talep ediyorlar.”  

Anketler, rakamlar koronavirüsün dersini verdiğini söylüyor! Koronavirüs gibi belâ ve musîbetler nedir, ne yapar? 

“Bir kısmı ihtar-ı Rahmânîdir… Ve bir kısmı keffâretü’z-zünubdur. Ve bir kısmı, gafleti dağıtıp, beşerî olan âczini ve zaafını bildirerek bir nev’î huzur vermektir.” (Bediüzzaman, Lem’alar, s. 18) 

Evet, bu bir kanundur: Kader adalet eder! Covid-19 adalet ederek şu mesajları da verdi: “Senin başına gelen zulümler ve musîbetlerin altında kaderin adaleti var.” (Bediüzzaman, Emirdağ Lâhikâsı, s. 173) 

Koronadan önce ne yapıyorduk, cezamızı nasıl bulduk: 

Suçun şahsiliği esastır. Baba oğlun, oğulun evlâdından sorumlu olmadığı bir dünya kanununda bile, bazılarının suçları yüzünden, suçsuzları, masumları hapsettik, karantina ile bizi de evlerimize hapsetti! Suçsuzların işine, maaşına el koyduk (bir kısmımız tasvip ettik yani) korona bizi işsiz etti. Üretim durdu, gelirlerimiz azaldı.

Gıybet ediyorduk, ağzımıza maske vurdu, normal konuşmalarımızı bile yapamıyoruz! 

Tatlı, sağlıklı abdesti almadık, dakikalarca temizlik yaptırdı, imanın yarısı temizliktir hakikatini öğretti! Sıla-i rahime değil, gezilere gidiyorduk. Şimdi  ne gezi, ne bayramda buluşma!..  

Enaniyet ve kibir tavan yaptı; gramın bir milyonda biri ve dünyadaki bütün virüslerin toplamı bir gram etmeyen korona, 8 milyar insanı perişan etti âciz ve zayıf olduğumuzu hatırlattı! Cocukları, zayıfları, fakirleri korkularla evhamlandırdık! Korona bizi halen fena halde korkutuyor! 

Şimdi sıra müesseselerde, kurumlarda, devlette. Zulüm devam ederse -Allah muhafaza- ya koronanın 2., 3. dalgaları veya başka bir belâ ve musîbet gelmez mi? Hiç şüphesiz! 

Çünkü bu bir kanundur: Kader adalet eder! 

NOT: Mübarek Kurban Bayramınızı tebrik eder; hayırlara vesile olmasını niyaz ederim.