Tecessüs, sözlükte “araştırmak, dikkatle bakmak”; ahlâkî terim olarak ise, “bir kimsenin özel durumunu merak edip öğrenmek için onun bilgisi ve rızası dışında gizlice araştırma yapmak” 1 manasını ifade eder.
Bir insanın dününü bugününü, saklısını gizlisini; hasbe’l-beşer içine düştüğü hâlleri araştırmak; -şayet varsa- çirkinliği görmek ve ona vâkıf olmak araştırılar insan için olduğu kadar, araştıran kimse için de bir ahlâkî problem, bir şahsiyet sorunu.
Hâlbuki herkesin özelinden; çirkininden, güzelinden kime ne?
Kul kusursuz olmuyor.
Hata sevap, doğru yanlış o kimseyle Rabbi arasında olan bir durum.
İnsanoğlu melek değil ya...
Maâzallah, minarenin basamakları birer birer çıkılır; bir an olur, sonuncudan tepetaklak düşülür.
Bir başkasını araştıran insanın tenceresinin kapağını şöyle bir kaldıracak olsanız, kim bilir, içinden ne menem şey çıkacak.
İlim adına, kanun namına araştırmaya kimsenin söyleyeceği bir şey olamaz. Ama insanın özel hâllerini araştırmak örfen, dinen; şer’an yasaktır.
Rabbimiz, Kitabında şöyle emrediyor:
“Ey iman edenler! Tecessüs etmeyin.” 2
Kitapta, gizli kusurların araştırılması kesin bir dille yasak edilmiş, böylesi davranışların Müslümanlar arasındaki kardeşlik bağının kopmasına, toplum barışının bozulmasına yol açan yıkıcı davranışlar niteliği taşıdığına dikkat çekilmiştir.
“Taberî, yukarıdaki âyette geçen ‘velâ tecessesû’ ifadesini, ‘Birbirinizin gizli hâllerini gözetlemeyin, kusurlarını ortaya dökmek amacıyla sırlarını araştırmayın’ şeklinde yorumlamıştır.” 3
Peygamber Efendimiz (asm), tecessüsün zararlı ve kötü bir şey olduğunu “Tecessüste bulunmayın, birbirinizin iç yüzünü araştırmayın” 4 hadis-i şerifleriyle men etmiş, inanan insanlara bundan uzak durmalarını tavsiye etmiştir.
Araştıran, araştırılanın sevdiği bir insansa ve o araştırılan kimse, araştırıldığından haberdar olursa, koskocaman bir erozyon yaşanır!
Belki renk vermez, ama birdenbire renk adına her ne varsa, albenisi değişir.
Bu durumda, uzak yakın fark etmez.
Doğru olan; kişinin, kendini ilgilendirmeyen ve üzerine vazife olmayan bir konuda, haddi aşıp, bilgi sahibi olmaya çalışmaması.
Bu kadar!
Dipnotlar:
1- TDV İslâm Ansiklopedisi, 40, 246-247. 2- Hucurât Sûresi, 12. 3- TDV, İslâm Ansiklopedisi, 40: 247 (Câmiu’l-Beyan, 11; 394). 4- İbn Kesir, Tefsir 7: 357.