Gazze için barış planımı? Yoksa dayatmamı? Planın en can alıcı noktası, Hamasın silah bırakması, Gazze’den ayrılması, esirlerin bırakılması, kurulacak olan Filistin devletinin “istedikleri şekle ve kıvama gelen” yönetiminde söz sahibi olmaması. Asıl dertleri Hamasın elindeki esirler.
Netanyahu’nun iç siyasette aşamadığı başarısız kaldığı tek konu esirler konusu. Bu yüzden iç kamuoyunda kredisi bitti, siyaseten zor durumda. Küresel katılımlı SUMUD filosunun Gazze sınırlarına ulaşmasına az bir zaman kalması da önemli. 45 tekneden oluşan filoda, 46 faklı ülkeden 497 aktivist var. İsrail’in bu insanları tutuklaması 46 ülkeye karşısına alması demek olacaktır. Bu yüzden barış planını erken vizyona aldılar. Trump’ın "Hamas'ın 20 maddelik Gazze planına yanıt vermek için 3-4 günü var. Anlaşmayı reddederse İsrail gerekli adımları atacaktır" diyerek göz dağı veriyor, ne kadar sıkıştıkları ortada.
Avrupa’nın göbeğinde yaşanan Serebrenitza katliamını unutmayalım. 1995’te, Uluslararası barış gücü koruması altındaki Bosnalıları Sırplara teslim etmiş, Müslüman Bosnakların Sırplar tarafından katliamı gerçekleşmişti, şimdi aynı senaryo Gazze’de uygulanmak isteniyor. Barış gücü Gazzelileri, gözlerini kırpmadan İsrail’e ve MOSSAD’da teslim edebilir, barış planı katliama dönüşebilir. Sırp kasabı Miloseviç ile kadeh tokuşturan ve görevini yapmayan Hollandalı barış gücü komutanı hala hafızalarımızda. Yeni Asya’nın 1 Ekim tarihli başlığı, “Çözüm mü? Dayatma mı? Tarih tekerrür etmesin” derken bu gerçeği manşetine taşıyordu.
Doha’daki barış görüşmelerini bile tahammül edemeyen İsrail ve koordinatları veren ABD’ye güvenmek mümkün değil, İslam ülkeleri hiç vakit geçirmeden planı desteklediklerini açıklaması ise ilginç. İtalya barışı tıkayabilir düşüncesi ile SUMUD filosunun durdurulmasını istiyor. Nereden bakarsanız bakın bu kadar ilkesiz duruşlara şahit olmak üzücü. Bu plan İsrail-ABD anlaşmasının bir yansıması, soykırımın ve binlerce şehit olan Gazze halkının görmezden gelinmesi manası taşıyor. İsrail bu açıklama sürecinde bile Gazze’yi bombalamaktan çekinmezken, Filistin halkına karşı hala saldırganlığı devam ediyor, savaşla başaramadıklarını ABD’nin eliyle almaya çalışıyorlar.
Hamas kabul etmezse, bölgeyi ateş çemberine dönüştürmek için kamuoyundan adeta izin istiyorlar, barış istedik Hamas olmaz dedi, diyecekler. Gazze 17 yıldır kuşatma altında, kurtarmak için bir plan yapılmadı, 7 Ekim’den önce İsrail hapishanelerinde 10.000 Filistinli tutukluydu, serbest bırakmak için çaba sarf eden olmadı, Gazze’de çocukların açlıktan öldüğü, insani yardımın Gazze’ye sokulmadığı zaman da onları kurtarmak için bir plan yapılmadı. İsrail, Batı Şeria ve Suriye topraklarını hala işgal etmeyi sürdürüyor, durduracak bir plan yine yapılmadı, yalnızca 20 İsrailli rehine için plan yapıyorlar.
Trump ve Netanyahu'nun "Anlaşma" diye dayattığı, Siyonistlerin Gazze'de yaptığı "Soykırım"ı unutturmak olduğunu bilin. İsrail’in bugüne kadar yaptığı her zulüm yanına kâr kalacak, Siyonist işgal ve soykırıma direnen herkes terörist ilan edilecek, kimse bu zulme karşı bundan sonra direnmeye kalkışamayacak. Siyonist askerlerinin yaptıkları savaş suçları, işledikleri vahşetler, yaptıkları soykırım unutulacak. Asıl amaç baş edemedikleri Hamas’ı bitirmek. Tony Blair’i sömürge valisi olarak atayacaklar. "İsrail" devletini garanti eden ama bunun yansıra Filistinlilere sınırlı özgürlük sunan bir yapıyı yönetmesi için. "İki Devletli Çözüm"ü zorlayacaklar, Filistinliler kendi topraklarında misafir olacaklar.