"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tahkikî İmanın Mahalli neresidir?

Fethiye Akay
12 Nisan 2020, Pazar
Cenab-ı Allah’ın yaratmasındaki asıl maksat hayırdır.

Son dönemlerde dünyaca ve ülkece yaşadığımız bazı hadiseler, bizlere olayların hayır cihetini okumayı biraz daha öğretti. Dershanelerimize (çoğu zaman vicdan rahatlatma yeri olabilen) gidemez olduk. Ancak bunun yanında teknolojiyi hayırda kullanmayı öğrendik. Normalde zihnimizi gereksiz malûmatlarla dolduran akıllı telefonlar, bilgisayarlar; hayır için toplandığımız platformlar oldu. Artık whatsapp grupları toplu gönderilen Cuma mesajlarının değil, Risale-i Nur’u mülâhaza yerleri oldu. Amacımızın birini haklı çıkarmak değil hakikatleri tahkik etmek olduğunu belirterek bu mülâhazalardan birini dikkatlerinize sunmak istiyorum:

- Selâm arkadaşlar. Yine kısa soluklu bir beyin fırtınası yapalım mı? Bu sefer kısa zamanlı olsun. Tahkiki imanın yeri akıl mıdır yoksa kalp mi? Acaba bizim bilmediğimiz kaçırdığımız başka bir mahalde de bulunur mu?

+ Vicdan’da başlar çünkü terazisidir insanın. Vicdan yanlış giden bir şeylerin olduğunu fark edince, akıl veya kalpten birisi iman eder. Bu fıtrata göre değişir. Kalbi insanların önce kalbi hareketlenirken, mantığı daha ön planda olan önce kendine deliller bularak kendini ikna eder. Hz. İbrahim gibi.

- 40 vefiyattan 37-38’i de ehl-i vicdandı. Neden kaybettiler?

+ Ehl-i vicdan değillerdi. Ehli vicdan olanın aklı kalbine hizmet eder. Aklın kalbe hizmet etmesidir aslında tahkikî iman. Bir ablamızın hep verdiği bir otobüs örneği var. Şoför koltuğuna oturtulan lâtife vs… Onu düşünecek olursak, akıl ve kalp iradeyi yönetirse istikameti bulur insan. Ancak şoför koltuğunda oturan irade nefsi dinlerse kaza kaçınılmazdır.

- Ehl-i vicdan olmadıklarına delil getir?

+ Vicdanı bozulmamış bir kişi hak bildiğinden caymaz. Ama onlar ölüm anında dahi (ya da belki yaşarken) olsa hak dediklerinden cayan kişilerdir.

- Akıl ve kalp iradeyi nasıl yönetsin? Birbiriyle bağlantısı nedir? Oysa her birinin alanı farklı.

+ Her biri kuşun bir kanadı gibi. Kuşun uçabilmesi için iki kanada ihtiyacı vardır. Sadece kalp ile taassup, sadece akıl ile de dalâlet ortaya çıkar. Birbirinden farklı şeyler, ama aynı amaç için hizmet ediyorlar/etmelilerdir. Aklın kalbe hizmet etmesiyle tahkiki iman ortaya çıkar bu da beraberinde ahlâkı/ibadeti getirir. Birinden birinin eksik olması yani vicdanın tam sağlam olmaması ahlâk ve ibadette eksiklik/ yanlışlık ortaya çıkarır.

- Akıl kalbe hizmet etmez. Öyle olsaydı çok akıllı kimseler ehl-i kalp de olurdu.

+ Eğer akıl kalbe hizmet eder, ama akıl nefse de hizmet eder. Aklın hizmet ettiği merci önemli. Birinden iman, birinden küfür ortaya çıkar.

- Çok kimseler var ki aklı nefsine hizmet ettiği halde ehli imandırlar?

+ Öyle olanlar, kötü olan nefsi öldürmüş olup hayır cihetinde yarışan nefsi yaratılan kimselerdir. Aksi takdirde aklı nefsine hizmet eden birinin iman etmesi mümkün değil, çünkü nefis daima kötülüğü emreder.

- Hangi kötülük? Bazı kimseler var ki Cehenneme hizmet edip son anda ehl-i Cennet olurlar. Bazı kimseler de var ki Cennete hizmet edip son anda ehl-i Cehennem olurlar.

+ Birinci kısım maratonun son düzlüğünde hızını arttırıp yarışı kazananlardır. Son anda da olsa aklı kalbine hizmet etmiş ve kazanmıştır. İkinci kısım ise tam tersini yapıp son anda maratonu kaybedenlerdir.

- Hangi kalbe?

+ İnsanın kaç kalbi var abla? (Burada biraz tebessüm edelim.) Üstad Bediüzzaman kalp için imanın mahalli diyor? Kalp Ayine-i Samed ve imanın mahallidir.

- Nice ehli iman var ki Allah’ın esma ve sıfatlarına kalpleri ayna olduğu halde dergâhlarını terk etmişlerdir?

+ İçselleştirememişlerdir.

- Herkes kendi dünyasında içselleştirdiğini düşünür.

+ Ben oldum demek oluyor bu. Bu da dâvâyı kaybetmenin adımlarından biridir.

Şimdilik mülâhazanın bu kadarını paylaşıyorum. Sorular önemli. Verilen cevaplar ise soruların cevaplarından sadece bir tanesi. Doğru ve yerinde sorulan sorular ilme açılan kapıdır. İman-ı tahkiki ise Marifetullah’ın en geniş ve en mühim konusudur. Konuyu iyice idrak edebilip fiiliyata dökebilmek duâsıyla…

Okunma Sayısı: 1804
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı