"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mehdi el Yemenî’den hikmetler (1)

Feyzullah ERGÜN
14 Nisan 2021, Çarşamba
Tıp ilmine büyük değer veren İslâmiyet, çağlar boyunca unutulmayan hekimler yetiştirdiği gibi, isimleri ve eserleri bile unutulmuş, hekimlerin mütevazi eserleri ile, nisyan karanlıklarında kalanların sayısı da bir hayli fazladır.

Bu halimizin başta gelen sebebi, yeteri kadar araştırmamak ve ihmalimizden kaynaklanmaktadır. Nisyan karanlığında kalan bu hekimlerimizden birisi de, şeyh Mehdi el Yemenî’dir (ra). Yaptığımız araştırmada hayatı hakkında hiçbir bilgi kaynağına ulaşamadığımız hekimin, 1403 yılında vefat ettiğini kitabındaki kayıttan öğrenebiliyoruz. “Er-Rahme fi’t-Tıb vel Hikme” adlı eserine ulaşabilmemiz, yayınlayan yayıevinin Şahabeddin el Kalyûbî’nin (ra) “Tezkiret el Kalyûbî fi’t- Tıb vel Hikme” adlı eserinin sonuna ilâve ederek, misafir etmesiyle mümkün olmuştur. Dar el Kûtûb el İlmiyye neşriyât heyetine minnet ve teşekkürlerimizi iletmemiz çoktan vacib olmuştur. Hacmi küçük, muhtevası derin ve faydalı bilgiler ihtiva eden bu eserden, güç ve kabiliyetimiz nisbetinde faydalanmaya ve İslâm Tıb Tarihine bir damlacık hizmet etme niyetimizin hayırlara vesile olmasını, sonsuz ilim ve hikmet hazinelerinin sahibi olan Rabb-ı Rahîm’imizden (cc) temenni ederek, bilgi çiçeklerinden demetler toplamaya çalışacağız.

Bütün mevcudatı yoktan var ederek, kâinatta gözler önüne seren, hareketli-hareketsiz, canlı-cansız varlıkları hikmetlerle yaratan, birbirine uyum sağlayan cisimleri, dört ayrı halde halkederek, faydalı-zararlı, hastalık-sağlık, ölüm ve hayatı takdir eden Allah’a (cc) hamd, varlıklar ve hareketleri adedince Habibûllah’a (asm) salât ve selâm ederek, devam edeceğiz. Herkesin faydalanabileceği şekilde kısa ve özlü bilgilerle hazırladığımız bu kitabın yazılmasındaki esas gayemiz, Zât-ı Kerim’in (cc) rızası ile, sağlayacağı faydalara verilecek, büyük sevaba olan ümidimizdir.

Kâinatın yaradılışının son dönemine gelindiğinde, mürekkebâtın en mükemmeli ve en ahseni (Ahsen-i Takvîm), hayvan-ı natık olan insan yaratılarak, kendisi için hazırlanan yeryüzüne yerleştirildi. İ’LEM, gıda dünya hayatının devam edebilmesi, vücudun direnç ve kuvveti ile birlikte, RUHUN BEDENDE SEBATINI sağladığı gibi, insan sağlığının devamına gerekli olduğu kadar, fesâd ve harabiyeti de ondan kaynaklanmaktadır. Beslenme ve gıda hakkındaki bilgi ve uygulamalara, aklı başında hiçbir insan, hafife alarak ilgisiz kalmamalıdır. Gıda sağlıklı şekilde sindirilerek, organlara ulaştığında, vücudun enerji ve hareket sistemini ateşleyerek, hareketini sağlar. Bunun sağlanması için, bilinen AÇLIK DUYGUSU verilerek, gıda ihtiyacı da devamlı hale getirilmiştir. Gerekli gıda alınamadığında, hayatı ateşleyen enerji kaynağı sönmeye başlar. Sindirimin başlangıcında en önemli organ olan dil, Sani-i Zül Celâl’in (cc) kudret ve hikmetiyle MARİFET-İ TAAM (yemekleri tanıyarak, ayırdetme kabiliyeti), TERCÜMAN-I KELÂM, lokmayı sağa sola çevirerek, dişlerin önüne getirip, çiğnemeye yardımcı olarak yerleştirilmiştir. Kuru lokmayı yumuşatarak, sindirimi kolaylaştırmak için, Fâtır-ı Hakîm (cc) dilin altına ölçülü akan, iki nehir (tükürük bezleri) halk ederek, yemek devam ettiği sürece faaliyetlerini sürdürür. İyice çiğnenen lokma yutak, yemek borusu yoluyla mideye gönderilir. Midede öyle bir nizâm kurulmuş ki, doyma hissini de kontrol eder. Sindirim fizyolojisini sırasıyla ve düzenli bir şekilde, günümüz bilgilerine bir yakınlıkla, veciz bir şekilde anlatmayı devam ettirmektedir.

Beslendiğimiz gıdalar, sağlıklı ve uyumlu olduğunda beden sağlıklı, meydana gelen enerji de faydalı olacağından, KALB, BEYİN ve bütün bedene sağlıklı bir şekilde yayılacak ve sağlıklı beslenme sonucunda vücut her zaman sağlıklı olacaktır. Sağlıksız kaynaklardan sağlanan gıdalarla, uyumlu ve uygun olmayan beslenme durumlarında hastalıkların ortaya çıkacağı unutulmamalıdır. Bilinmelidir ki, mahir bir hekimin vazifesi, hastanın ömrünü uzatmak gayesiyle hastalığını tedavi etmesi şartı unutulmamalıdır. Tedavi için ilâç bulabilirse tedavisini yapar. Afiyetin emr-i Bari’ye (cc) bağlı olduğu hiçbir zaman unutulmaması gerekir. Hastanın vefat edeceği kesin bir hal alınca, hekim ilâç verme işlemini sona erdirmelidir.

Sağlıklı gıdalarla sağlanan uygun beslenme sonucunda, vücut sağlığı ve direnci devamlı bir hal alır. Gıdaların önemli bir kısmı hububat sınıfındandır. Hububattan sağlanan en faydalı gıda kaynağı buğdaydır. İnsan fıtratına uygun ve yumuşak bir gıdadır. Kepeği alınmamış tam buğday unuyla hazırlanan SEVİK bulamacı sadra şifa (göğüs ve akciğerleri arındırır), beyin cevheri ve fonksiyonlarını güçlendirir. Gözün görme kabiliyetini arttırır. Aynı zamanda zayıflayan sinir sistemine kuvvet kaynağıdır. Buğday unu mayalanırsa sindirimi uygun ve faydalı bir gıda olacağı gibi, mayalanmadığında sindirimi zor olacaktır. Tabib-i Kulub olan Peygamber Efendimizin (asm) tavsiye ettikleri ud-ı hindi, göğüs hastalıklarına, sinir sistemine, eklemlere ve diğer organlara deva olduğu gibi, “Birçok hastalığı tedavi eden, şifa kaynağı bir nimet olduğunu” tavsiye etmişlerdir. Tereyağı ilâve edilmiş yoğurt veya süt çorbasına, toz ud-ı hindi ilâve edilirse bedenin birçok hastalığına derman olur.

Organizmanın fonksiyonlarına uygun ve uyumlu gıda olan yoğurdun en faydalısı inek yoğurdudur. Peygamber Efendimizin (asm) harika tavsiyeleriyle “Sizin için yoğurtların en faydalısı olan inek yoğurdunu yemeye devam edin. Yoğurdu-sütü şifa, yağı deva, eti ise DA’ (hastalıktır). Koyun yoğurdu, yağı ve eti hafif, fıtrata uygun ve uyumludur. Keçi sütü ve yoğurdu ise, sağlıkta ve hastalıkta bütün vücuda faydalı bir devadır.”

SAĞLICAKLA KALIN

Okunma Sayısı: 1846
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ahmet Zeki

    14.4.2021 12:51:19

    Teşekkürler Abi.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı