14 Mayıs seçiminde sandıktan çıkan sonuçlar, tek adam rejiminin ve iyice pekiştirdiği parti devleti yapılanmasının ulaştığı vahim boyutu bir defa daha çok çarpıcı bir şekilde gözler önüne serdi.
Bu seçime tek adam rejiminin verdiği olağanüstü imkânlarla daha fazla asılan iktidar, kontrolündeki YSK ve medya üzerinden sandığa da yoğun bir şekilde müdahale etti.
Seçim kanununda yapılan değişikliklerle, cumhurbaşkanı ve bakanlar hiçbir sınırlama olmaksızın devlet imkânlarını kullandılar.
12 Eylül ürünü seçim sisteminin ürettiği adaletsizlik, bunlarla daha da katmerlendi.
Oy kullanma devam ederken birçok sandıktan sosyal medyaya Erdoğan için kullanılan mükerrer oylara, jandarma ve polis müdahalelerine ve usulsüzlüklere dair ihbarlar yağdı; ama YSK Başkanı “Hiçbir sorun yok” dedi.
Sonuçların duyurulmasında AA ve garip bir şekilde ona benzeyen sözde “muhalif” bazı yayınlar eliyle manipülasyon yapıldı.
İktidarın defalarca tekrarladığı itirazlarla ve muhalefetin önde olduğu bazı sandıklardaki oyların en az on defa saydırılmasıyla süreç bloke edildi, bu oyların tutanaklara işlenmesi engellendi ve meydana getirilen belirsizlik üzerinden sonuç üretilmeye çalışıldı.
Ve bunun yol açtığı kaos halen sürüyor.
Karşı karşıya bulunduğumuz tabloda, aksi yönde çok sürpriz bir gelişme olmadığı takdirde cumhurbaşkanı seçiminin ikinci tura kaldığı anlaşılıyor. İktidarın da buna göre pozisyon alması bu ihtimali güçlendiriyor.
Muhalefetin, sandıklardan gelen ilk sonuçlarla kuvvetlenen motivasyonu, bilahare iktidarın operasyonlarıyla devam edemedi.
Bunda seçim güvenliği için verilen “Hazır ve kararlıyız” mesajının gereğinin yerine getirilmesi noktasındaki zaafiyet de etkili oldu.
Millet İttifakı, AA ve sözde “muhalif” medya ile yapılan operasyonu boşa çıkaracak alternatif bir mekanizmayı devreye sokamadı.
Sonuçta iktidar da ilk turu alamadı, ama anlatmaya çalıştığımız atraksiyonlarla bunu örtüp “üste çıkma” taktiğini devreye soktu.
Bakalım, itirazların neticesi ne olacak?
Sinan Oğan’ı kilit konuma getiren bu tabloda yapılacak ikinci tur seçimde Millet İttifakı ve cumhurbaşkanı seçiminde ona destek veren diğer muhalefet aktörleri ne yapacak?