2021-2022 Eğitim-öğretim yılının başlamasıyla öğretmen atamalarından sınav sistemlerine, derslerin müfredatından görevdeki eğitimcilerin sıkıntılarına kadar eğitimin birçok sorunu gündeme gelmiş ve çözüm beklediği söylenmişti.
Ülkenin en önemli meselelerinin başında, hayat pahalılığı, adalet, işsizlik, tarım, dış politika ve eğitim geliyor. Erdoğan “Eğitim ve kültür politikalarında arzu ettiğimiz mesafeyi kat edemedik” diyerek de itiraf etmiş. Pandemi döneminde vefatların 250’leri aştığı dönemde açılan okullarda kalabalık sınıflar, öğrenci, veli ve öğretmenlerde tedirginlik, tedbirlerin yetersizliği de bu sorunlara eklenince eğitimin sorunları katlanarak artıyor.
***
ÜNİVERSİTELER AÇILIRKEN…
Üniversiteye giriş için sonuçların açıklanmasından sonra üniversite kayıtlarının ardından eğitimin başlamasıyla da üniversitelerde okuyan/okuyacak öğrencilerin sorunları gündemin en başında geliyor.
Özellikle de “yurt sorunu”… Cumhurbaşkanı Erdoğan “Abartılacak bir şey yok” dese de bu sorunun olduğunu herkes biliyor. Erdoğan, 81 il 241 ilçede 769 yurt bulunduğunu ve yurtların toplam kapasitesinin 719 bin 567 olduğunu belirtti. YÖK’ün verilerine göre, Türkiye’de 2020-2021 yılında önlisans öğrenci sayısı devlet üniversitesi 2.951.262 + Vakıf üniversitesi 154.645, devlet üniversitesi lisans 4.266.024 + Vakıf üniversitesi 410.633, yüksek lisans devlet üniversitesi 283.440 + vakıf üniversitesi 60.129, doktora öğrencisi ise devlet üniversitesi 95.192 + vakıf üniversitesi 10.956…
“Yurt sorunu” gündeme gelince bir süre sessiz kalan Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’na katılmak üzere ABD’ye giderken sarf ettiği sözler ise hayret ve tepkiyle karşılandı. Yurt konusunda yalan söylendiğini, bugüne kadar hiçbir iktidarın yapmadığı kadar yurt yaptıklarını söylerken, “Biz göreve başladığımızda üniversite öğrencilerinin bursları 45 liracıktı. Ya elinize dilinize dursun ya. Şu anda bunlar 650 liraya çıktı. Nereden nereye geldi?” sözlerine tepkiler geldi.
SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun “Öğrencilere ‘elinize dizinize dursun’ derseniz o bedduâ döner, sizi çarpar” sözleri bunlardan birisi oldu. Yurt sorununun çözümü için Cumhurbaşkanlığına ait uçaklardan ikisinin satılmasıyla ülkenin bütün vilayetlerine ikişer bin kişilik birinci sınıf yurt yapılacağını söyleyen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in teklifi ise kayda değer, ama bu yapılır mı, elbette yapılmayacaktır.
***
“BU SÖZÜ DAHA ÖNCEDE SÖYLEMİŞTİ”
Karar Gazetesi Yazarı Elif Çakır, Erdoğan’ın 30 Aralık 2017 tarihinde “Şimdi asgarî ücreti 14,3 artışla 1603 liraya çıkardık. Beyefendiler beğenmiyor. Ya eline diline dursun, nereden nereye?” ve 15 Nisan 2018 tarihinde de “Üreten ekonomi yok diyenler gözünüze, dizinize dursun. Üreten ekonomi olmasa sen IMF’ye borcu ödeyebilir miydin?” sözlerini arşivlerden bulup aktarmış.
Öncelikle “Ülkeyi yöneten kişilerin şikâyetler karşısında böyle bir söz söylemesi yakışır mı?” sorusunun cevaplandırılması gerekiyor.
İşin bir yanı da 2002 yılında çeyrek aldın 32 lira imiş. Yani 45 lira ile 1.5 çeyrek altın alınabiliyormuş. Şu anda çeyrek altın 800 lira civarında. Yani şu anda verilen kredi bir çeyrek altın dahi etmiyor.
Başka bir yönü de verilen para kredi, karşılıksız burs değil. Üniversite bitince faiziyle birlikte geri ödeniyor.
***
HÜKÜMET ÇÖZÜM ÜRETİR
Ülkeyi yönetenlerin görevi sorunlara çözüm bulmaktır. Ekonomiden adalete, eğitimin sorunlarından öğrencilerin yurt sorununun çözümü hükümetlerin görevidir. Millete kızılmaz, küsülmez, hizmet edilir.
DP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, “Sayın Cumhurbaşkanı diyor ki; Üniversite Öğrencileri için yurt sorunu yoktur… Arkadaş beni ve danışmanımı, her gün yurt bulamadım diye arayanlar kimler? Birimizden birini kandırıyorlar. Bizi arayanlar ihtiyacı olan reel insanlar. Sayın Erdoğan’a kim ne diyor bilemem” derken SP Konya Milletvekili Abdulkadir Karaduman, “Her gün yüzlerce öğrencinin ev-yurt bulamadığına dair mesajlar, telefonlar geliyor. ‘Nerede kalacağız?’ diyorlar. Bu soruya cevap verecek misiniz?” diye mesaj paylaşırken Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “Milletimizi kandırmaya çalışıyorlar” diye savunması da ilginç…
Ortada bir sorun var. Çoğu zaman olduğu gibi bu sorunu bir kutuplaşma meselesi yapıp üstü örtülmeye çalışılırken, kimsenin aklına bu sorunu bir şekilde halledelim gelmiyor.
Bir valinin iline gelen ve yurt çıkmayan öğrencilere çözüm için otellerle anlaşma yapması, başta Ankara ve İstanbul olmak üzere büyükşehir belediyelerinin bu soruna çözüm için el atmaları kimsenin dikkatini çekmiyor mu? AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki’nin, “Gittiği şehirde yedekte kalanlar ya da yurt çıkmayanlar, öğrencilerimiz belki olabilir. Sebebi hiç önemli değil. Öğrencilerimizin barındırılması ve okula hazırlık dönemi için gençlerimize imkân sunulması için AK Partili belediyeler olarak bir karar aldık” demesi bu sorunun olduğunu gösteriyor.
Demek ki, “yok” denilse de ortada bir sorun var ve âcil çözüm bekliyor. Özetle, meseleyi mesele yaparsınız mesele çözülür…