Akif’in babaannesi köyde yaşıyordu ve kendi yetiştirdiği sebzeleri yemeleri için yolluyordu.
Ramazan için hazırladığı kolide ise bir balkabağı vardı. Sert ve yeşil bir taş gibi. Babası onu kestiğinde ise içerisinde turuncu ve bol çekirdekli bir malzeme çıkmıştı. Yeşilin içinde turuncu çıkınca Akif çok şaşırdı. Aslında pazardan aldıkları temizlenmiş olduğu için turuncusunu biliyordu, ama o sert kabuk nasıl bir şeydi?
Annesi temizlenenleri aldı ve tatlı yapmak için mutfağa götürdü. Akif’in kardeşi ise çıkan çekirdeklerle oynamaya başlamıştı. Çekirdeklerle oynarken, Akif’in aklına bir fikir geldi. Çekirdekleri kurutmak ve onları da yemek. Annesinin yardımı ile yıkadı ve bir tepsiye koyarak balkona koydular. Bu arada annesi tatlının dışında akşam için çorbasını da yapıyordu.
Vay be, Allah ne kadar güzel yiyecekler yaratıyordu. Hem çekirdeği, hem yenen kısmı, binbir çeşit tatlar ve iftarda mutlu olan mideler.