"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Anlayıp anlatamamak

Rifat OKYAY
20 Kasım 2019, Çarşamba
Şu gaddar, hastalıklı, sefih ve dall olan asrın bütün menfilikleri, zararları, hücumları içerisinde ve karşısında; mukavemet edebilmek/karşı koyabilmek, sıhhatli bir imana sahip olabilmek, hayatımızı Kur’ân’ın, imanın, İslâmın nurlarıyla nurlandırabilmek ve kısaca ehl-i iman ve ehl-i İslâm olarak yaşayabilmek ancak ve ancak lütf-i İlâhiye ve nasib-i İlâhiye iledir... Ve bahtiyarlık budur…

Allah’ın bahtiyar kulları olmak ise ancak ve ancak O’nun emir ve yasaklarına hakkıyla uymak ve yerine getirmekle olabilir… Bu fiiller ve icraat için ise mü’min ve muvahhid olmanın yanında çok kuvvetli bir tahkiki iman sahibi olmak bahtiyarlığımızı bizlere daha ziyade/daha çok kazandıracak ve bizleri iki cihan saadetinin mesruriyetli, hoş lezzetlerine, zevklerine gark edecektir.

Şu acip ve garip zamanda, küfrün zirve yaparak her şeyi ve herkesi yaktığı zamanımızda her şeyden, ama bütün her şeyden önemli olan mesele imanlı olabilmektir... 

İmanımızı kurtarabilmektir... Taklidi imandan tahkikî imana ve mertebelerine çıkabilmek, yükselebilmektir.

Tahkikî iman ise isteklisine, arzu edene, gayret göstererek, çalışarak takip edenlere gelir… Kur’ânî, İslâmî emirlere tam olarak ulaşabilmek, hayatımızda yaşayabilmek, Rabbimizi razı edebilmek istiyorsak tahkikî imanı elde edebilmek için imanî, Kur’ânî, İslâmî eserleri muhakkak bir şekilde devamlı olarak ve anlayarak okuyabilmeliyiz.

Bu dehşetli asrın küfrünün, sefahatinin, dalâletinin, saldırılarını yapanlar kendi kustukları her türlü sefih ve küfrî bilgileri okuyarak elde ediyorlar, yaşayarak yazıyorlar, yazma çabası ve gayreti içerisinde oluyorlar… Neden zamanımızda ehl-i imanın üzerine sağnak sağnak saldırıldığı bir zamanda; ehl-i iman kendi dinini, hak dâvâsını okuyup, öğrenmiyor, anlayıp anlatmıyor ki?

Zamanımızın ehl-i imanı da hareketsiz, mukabelesiz kalmamalıdır… Asrın insanına hitap eden ve bu bahtsız asrın ehl-i küfrü, ehl-i dalâletini her türlü saldırıları ve hücumları noktasından susturan muhteşem Kur’ân tefsirleri Risale-i Nurlar’ı elde etmelidir ve okuyup anlamaya çalışmalıdır.

Kuvvetli ve tahkiki iman için lâzım olan okuma ve anlama işi gerçekleştirilmeden değil ehl-i küfür ve ehl-i sefahat ve ehl-i ilhadı, insanın nefis ve şeytanı bile susturulamaz, mağlûp edilemez.

Allah’ın lütuf ve ihsanıyla, ikram ve izzetiyle kavuştuğumuz Risale-i Nurlar muhakkak bir surette anlayarak okunabilmeli ve sahip çıkılabilmelidir. Kütüphanelerimizdeki her çeşit baskısı bulunan Risale-i Nur Külliyatları ne kadar çok miktarda olursa olsun; okumadan, okuyarak anlamadan bizlere, hiçbir kimseye bir fayda sağlamaz. Bilâkis belki de kütüphaneler dolusu külliyatlar bizi mes’ul kılar. 

Neşr-i iman bu zamanda ancak Risale-i Nurlar’ı okuyarak, nefis ve şeytanımızı susturmakla mümkün olabilir.

Okunma Sayısı: 1291
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı