"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Algı mı gerçeklik mi? Yoksa her şey mercekte mi saklı (1)

İ. Seyda DURGUN
14 Temmuz 2025, Pazartesi
Günümüz dünyasında toplumsal kutuplaşma, üzerinde en çok konuşulan ve endişe duyulan konulardan biri haline geldi.

Bu çerçevede Karmaşıklık Bilimi Merkezi (CSH) araştırmacılarının 2025’in temmuzunda PNAS Nexus’ta yayınladığı çalışma, toplumun ne kadar kutuplaşmış olabileceği konusuna odaklanıyor.

Araştırma sonuçları, iç gruplar güçlü bir şekilde aynı fikirde olduğunda, (toplumun genel görüşleri daha az bölünmüş olsa bile), insanların kendi çevrelerinin ötesinde daha büyük bir kutuplaşma algılama eğilimindeler. Bu durum, bireylerin kendi sosyal çevrelerindeki fikir birliğini, tüm toplumun genel eğilimi olarak algılamasından kaynaklanıyor. Yani, kendi çevremizdeki uyum ne kadar güçlüyse, dışarıdaki farklılıkları o kadar büyük ve kutuplaşmış olarak görüyoruz. 

Bu farklı kişisel “politik bakış açılarını” anlamak, daha demokratik bir fikir birliğini teşvik ederek kutuplaşmayı azaltmaya yardımcı olabilir. 

Bu durum, makalede kullanılan “politik mercek” metaforuyla açıklanıyor. Kişinin yakın çevresindeki görüş ayrılığı ne kadar darsa, birbirine ne kadar benziyorsa, yani mercek ne kadar “inceyse”, kişi toplumun genelini o kadar kutuplaşmış olarak algılıyor. Oysa ki, toplumun genelindeki görüşler bu kadar keskin bir şekilde ayrışmamış olabilir. Yani, bizim “kutuplaşma” olarak hissettiğimiz şey, çoğunlukla kendi iç grubumuzdaki aşırı mutabakattan kaynaklanan bir yansımadan ibaret olabilir.

"Politik mercek" metaforuna göre, eğer kişinin çevresinde fikirler çok benzeşiyorsa, adeta dar bir mercekten dışarıya bakıyor gibidir; bu da farklı düşünceleri olduğundan daha uzak, toplumun ise daha parçalanmış görünmesine yol açar. Oysa toplumun tamamına daha geniş bir pencereden bakanlar, çok daha karma ve iç içe geçmiş bir görüş yelpazesi görebilir.

Suyun içine konduğu kabın rengini alması gibi, insanlar da gerçeği olduğu gibi değil, kendi filtresinden geçirerek anlatır. 'Herkes dünyayı kendi aynasından görür' sözü bu yüzden boşuna değildir. Ancak manipülasyon, sadece genellemelerle yetinmez; bilgiyi seçerek sunar veya bazı gerçekleri görmezden gelir. Bu, yanlı bir bakış doğur ve tartışmaları adaletsizliğe sürükler. Örneğin, X platformundaki bir kampanyada algoritmalar yalnızca belirli yorumları öne çıkararak sanki toplumun tamamı aynı fikirdeymiş izlenimi oluşturabilir. Oysa çoğunluk farklı düşünüyor olabilir, ama bu sesler susturulduğu için gerçek çeşitlilik gizli kalır.

Makale, bu yanlış algıların iklim değişikliği, gıda krizleri veya çevre koruma gibi kritik toplumsal konularda iş birliğini engelleyebileceğine dikkat çekiyor. Bu bulgu, algılanan kutuplaşmanın sadece bir hissiyat olmaktan öte, somut toplumsal sorunların çözümünü de olumsuz etkileyen ciddi bir mesele olduğunu göstermektedir.

Mesela bir grupta bir düşünce veya bir eğilim seslendirilirken 20 kişinin görüşünü alıp, bu sonucu tüm grubun düşüncesi gibi yansıtmak ciddi bir yanlılığa ve tarafgirliğe neden olur. Bu durum, geri kalan 80 kişinin iradesini yok saymak anlamına gelir. 20 kişinin görüşü, grubu temsil eden bir bütün değildir; bu, Galileo’nun eksik bir geometrik formülle kâinatı anlamaya çalışması kadar hatalı olur.

Gerçeği bütünüyle görmek, farklı pencerelerden bakan insanların bakış açılarını birleştirmekle mümkündür. Her bir pencere, hakikatin ayrı bir yönünü aydınlatır; bu yüzden her görüşü anlamak, bize daha kapsamlı bir perspektif sunar. Asıl çözüm, tek bir bakış açısını mutlak doğru kabul etmek değil, tüm sesleri dinlemek ve onları uyumlu bir bütün haline getirmektir. Böylece hem kolektif adalet sağlanır hem de toplumsal denge korunur.

Okunma Sayısı: 275
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı