"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kur’ân modern teknolojiden bahseder mi?

Süleyman KÖSMENE
05 Temmuz 2019, Cuma 04:01
İstanbul/Bahçelievler’den Ertan Bilen: “Yirminci Söz, İkinci Makam’da olan 1. Haşiyede 33+33+31+13 = 110 iken 120 deniliyor. Bunun hikmeti nedir? Diğer 10 hangisidir? Haşiye kısımlarını bizzat Bediüzzaman mı yazmıştır?”

Risalelerin Sayıları ve Adları

Risale-i Nur eserlerinde metin içinde ihtiyaç duyulan yerlerde açıklama yapılacaksa, haşiye adıyla dipnotta gerekli açıklamalar yapılıyor. Bu haşiye açıklamalarını da bizzat Üstad Hazretleri yapmıştır.

Bahsettiğiniz haşiyede verilen rakamlar toplamı 110’dur, ama 120 söylenmiştir. Çünkü burada zikredilmeyen risaleler de vardır. Meselâ İşaratü’l-İcaz, Mesnevî-i Nuriye’yi ihtiva eden risaleler, meselâ Lem’alar, Reşhalar, Lasiyyemalar, Katre, Hubab, Habbe, Zühre, Zerre, Şemme, Şule, Nokta. Bunlardan başka üç ayrı Lâhikalar vardır. Ayrıca Eski Said dönemi risaleleri de vardır: Münâzarât, Makalat, Nutuk, Divan-ı Harb-i Örfî, Sünûhat, Hutbe-i Şamiye, Hutuvat-ı Sitte, Tuluat, İşarat, Şuaat-ı Marifetün-Nebi, Lemaat.

Eski Said dönemi eserlerini de sayarsak Risale-i Nurlar, sayısı 130’u geçen eserlerden mürekkep bir külliyattır.

Bahsettiğiniz haşiyede 120 denmesinin hikmeti, bu risalelerden doğrudan tevhid bahsini ihtiva edenlerin sayısı zikredilmiş olabilir. Kesretten kinaye de olabilir.

Modern Teknoloji Çığırını Kur’ân Açmıştır

Söz bu haşiyelere gelmişken, bahsettiğiniz yerde Üstad Hazretleri’nin değindiği konulara değinmeden geçmek olmaz.

Yirminci Söz, “Yaş ve kuru her şey Kur’ân’da vardır”1 âyeti hükmünce, içinde yaşadığımız asrın harika keşiflerinin ve teknolojik ürünlerinin Kur’ân’da yer alıp almadığını, yer alıyorsa hangi ölçüde yer aldığını tahkik eden bir eserdir.

Söz konusu risale, Kur’ân’da yer alan Peygamber Mu’cizelerinin birer tarihî olaydan ibaret olmadığını, günümüz teknolojik gelişmelerin son noktasına işaret eden birer parametre olduğunu, her bir mu’cizenin bir bilimsel çığır açtığını, böylece Kur’ân’ın asrımız bilimlerinden ve teknolojik ürünlerinden, bin sene öncesinden müjde mahiyetinde bahsettiğini ve beşeri teşvik ettiğini ispat eder.

Bediüzzaman bunlara örnekler veriyor.

Meselâ ilimlerin babasının Âdem Aleyhisselâm olduğu… Gemiyi ilk kullanarak suyun kaldırma kuvveti bulunduğunu ve gemilerle sudan faydalanılabileceğini beşere gösteren ilk insanın Nuh Aleyhisselâm olduğu, ilk terzinin İdris Aleyhisselâm olduğu, saati ilk beşere hediye edenin Yusuf Aleyhisselâm olduğu izah edilir.

Keza demiri ilk kullananın Davud Aleyhisselâm olduğu, havada ilk uçanın, uzaktaki görüntüleri, sesleri ve maddeleri yakına ilk celp edenin Süleyman Aleyhisselâm olduğu, yerin altındaki hazinelere ilk işaret edenin Musa Aleyhisselâm olduğu Kur’ân âyetleriyle örneklendirilerek izah edilir. Musa Aleyhisselâm’ın asasıyla vurduğu her yerde on iki gözlü su fışkırtma mu’cizesiyle, yer altı hazinelerinden sondaj usûlüyle yararlanılabileceğine işaret edildiği açıklanır. Tıbbî alana işaret eden ilk peygamberin İsa Aleyhisselâm olduğu vurgulanır. 2 Her bir modern bilimin hakikatinin bir İlâhî isme dayandığı zikredilir.

Çapraz Sorular

Konular bu minvalde işlenirken çapraz sorular da sorulur: “Madem Kur’ân beşer için nazil olmuştur? Neden beşer nazarında en mühim olan medeniyet harikalarından açık ifadelerle bahsetmiyor? Neden gizli imalarla yetinilmiştir?”

Verilen cevapta, medeniyet harikalarının haklarının, Kur’ân’da o kadar olduğu, çünkü Kur’ân’ın bir fen kitabı olmadığı, Kur’ân’ın görevinin rububiyet dairesinin kemalat ve emirlerini ve ubudiyet dairesinin vazifelerini bildirmek olduğu hatırlatılır.

Bediüzzaman lâtif bir üslûpla örnekler de verir. Meselâ uçaklar Kur’ân’a bizden de bahset deseler, Rububiyet dairesinin tayyareleri olan seyyareler, gezegenler, yıldızlar, dünya ve ay uçakları susturacaklar: “Burada cirmin kadar yer alabilirsin!” diyecekler.

Elektrik lambaları Kur’ân’a bizden daha açık bahset deseler, Rububiyet dairesinin elektrikleri olan şimşekler, şahaplar, yıldızlar, ay ve güneş onlara “Dur bakalım! Burada ışığın kadar konuş!” diyecekler. 3

Örnekler bu minvalde devam ediyor. 

En iyisi söz konusu Risaleyi baştan sona doya doya okumaktır.

Dipnotlar:

1- En’am Sûresi: 59. 2- Sözler, s. 401-415. 3- Sözler, s. 420. 

Okunma Sayısı: 2313
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı