"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir hak arama serüveni: Yeşilada-2

Ahmet BATTAL
13 Mayıs 2025, Salı
Okuyucularımız hatırlayacaktır. 22 Aralık 2024 tarihli yazımızda bir hak arama gayretinden bahsetmiş ve bu örnek üzerinden Türkiye’de hak aramanın zorluğunu göstermiştik.

Hikâye şuydu: SİT alanı ilân edilen Eğirdir Yeşilada için 17 yıllık bir gecikmeden sonra da olsa nihayet bir imar planı kabul edilmişti. Bunu duyan ada ve yöre halkı, gecikmeli de olsa atılan bu adımdan, özel mülkiyetleri üzerindeki haklarını da sınırlamasına rağmen memnun olmuştu. 

Ama aynı planla Yeşilada kıyılarının ve Canada’nın, “günübirlik tesis alanı” adı altında lokanta, gazino gibi tesislere açılıyor olması herkesi şaşırtmış ve yağmacılık konusunda haklı bir endişe meydana getirmişti. 

Zira normal planlarla bile yapılamayan bu uygulama nasıl olduysa SİT ve koruma adı altında hazırlanan bir plana sokuşturulmuştu! 

Yeşiladalılar adaların kıyılarının ve Eğirdir Gölünün menfaatini korumak adına seslerini duyurmaya çalışmışlar ve Mustafa Yeneroğlu’nun da gayretleriyle TBMM Dilekçe Komisyonu’nu harekete geçirerek kısmen başarmışlardı. 

O ilk yazımızı şu cümlelerle bitirmiştik: 

“Özetle devlet 17 yıl sonra Yeşiladalıların sesini duymuştu, oradaydı, ancak vatandaşı yanlış anlamıştı. İmar planının daha da gecikmesi endişesine rağmen Yeşiladalılar kıyılarının talan edilmesine razı olmadı ve itiraz haklarını kullandı. Bakan Murat Kurum’un seslerini duymasını bekliyorlar. Ne dersiniz, bu sefer devlet yöneticileri vatandaşının sesini doğru duyabilecek mi?”

İşte o beklenen ses geldi!

Yeşilada’dan yeniden haber var ve duyulması gereken seslerin cızırtılandırılıp çatallandırıldığını gösteriyor. Şöyle: 

*** 

Bu yağmacı imar planına Tarım ve Orman Bakanlığının Su Yönetimi Genel Müdürlüğünce önce itiraz ediliyor. 

İtirazda, mevzuata göre yoğunluk veya kirlilik arttırıcı yönde plan değişikliği yapılamayacağı, ilân edilen plandaki kıyılarda ve Canadada belirlenen günübirlik tesis alanlarının “mutlak koruma bölgesi” hatta “göl yeşil kuşak bölgesi” içinde kaldığı, bu alan içinde hiçbir yapılaşmaya müsaade edilmemesi gerektiği vurgulanıyor. 

Eğirdirliler bu yazıyı duyunca istikbalimize sahip çıkan Kurumların da bulunduğunu, en azından haklı endişe ve itirazların değerlendirmeye alınacağını düşünüyor ve ümitleniyor. 

Ancak “iyi saatte olsunlar” yine devreye giriyor ve o öyle olmuyor… 

Zira Su Yönetimi Genel Müdürlüğü bu haklı itirazını her nasıl olduysa geri çekiyor ve böylece itirazı değerlendirme dışı kalıyor. 

Adaya bu planla getirilen imkândan faydalanacak olanların kıyılarda yapacağı yapılaşmayla oluşacak kirlilik riski, kıyılara erişimin engellenmesi riski, yapılaşma yoğunluğu ve en önemlisi ilgili mevzuat adeta unutulmuş gibi.

Anlaşılan o ki; bu işin bazı yerel muhatapları ve onların şantiyeci ve rantiyeci dostları kararlı: 

Su Yönetimi Genel Müdürlüğünün haklı itirazlarının, işin asıl sahibi durumundaki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nezdinde değerlendirilmesine bile tahammülleri yok.

Hizmet gerekleri kavramıyla ve kamu yararı ile örtüşmeyen başka bazı endişeler, koruma ve görev sorumluluğunun önüne geçmiş.

O halde yeniden soralım: 

Koskoca Su Yönetimi Genel Müdürlüğü Eğridir Gölünün suyunun korunmasına ilişkin bir tespitini baskılar sonucu geri çekiyorsa, doğal SİT alanlarını korumakla görevli Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü de bu makul itirazı nazara almaktan kaçınıyorsa bu Kurumlara ne gerek var?

Bu hikâye sadece bir örnek…

Birilerinin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dediği ucube, maalesef, vatandaşa, devletin ana varlık sebeplerini bile sorgulatıyor. 

Okunma Sayısı: 356
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı