"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nur’un Avrupalı kahramanları

Ahmet DURSUN
18 Haziran 2025, Çarşamba
İsrail, aylardır dünya kamuoyuna ve siyasetine yönelik altyapısını oluşturduğu İran’la ilgili menhus planlarını gerçekleştirmek üzere saldırılarını başlattı.

İslâm’ın mamur beldeleri, Sahabe-i Kiramın şerefli ayak izleri, Geylânîlerin beşiği, her şeyi kabullenen acınası halimizle bombalanmaya başlandı. Bediüzzaman Said Nursî’nin "Devletler milletler muharebesi, tabakat-ı beşer muharebesine terk-i mevki ediyor” sözünün anlam haritasını, farklı boyutlarıyla gözler önüne sererek… 

Bu yazının konusu İran’a yapılan saldırılar değil; ancak dolaylı olarak dünya üzerindeki hakimiyet-i âmme davasının taraftarları ve bizim nerede durduğumuz ile ilgili. Hepimizin tarihî anlara şahitlik ettiği şekilde, İslâm âlemiyle birlikte aslında bütün insanlığı tehdit eden saldırılarla karşı karşıyayız; maddî ve manevî, silâhlı ya da fikrî. Bu noktada, geçtiğimiz hafta Köln’de düzenlenen “Sosyal Medya ve Aile” temalı Bediüzzaman’ı Anma Programı, küresel ölçekte gerçekleşen “sefahet-hidayet, istibdat-hürriyet, hak-batıl” mücadelesinin kimler arasında ve nasıl gerçekleştiğinin de müşahhas bir göstergesiydi. Bir tarafta insanlığı mimsiz medeniyetin dayandığı kuvvet, menfaat, cidal, ırkçılık ve sefahet prensipleriyle kendi menfaatleri uğruna köleleştirmek isteyenler; diğer tarafta insanlığı hak, adalet, fazilet, uhuvvet, ittihad, tesanüd ve hüda prensipleriyle azat ederek insanlığa özlediği saadeti “rızaen lillah” sunmak isteyenler.  Her sahada, bu değerler ve taraftarları arasında devam eden çetin bir mücadele bu.

Bu bağlamda Avrupa’nın dört bir yanından Köln’e akın ederek Nur’un bayramına iştirak eden fedakâr Avrupa Yeni Asya Nur talebelerinin bu faaliyetleri o kadar kıymetli ki… Kantların, Hegellerin, Nietzschelerin, Geothelerin, Marksların ülkesinde Asrın Bedîisini konuşturmak, zamanın sesi Bediüzzaman’ı konuşmak o kadar önemli ki… İnsanlığı hep “uçlar”da gezdiren, çatıştıran, bölen, ayrıştıran, iki kötüden birinin yanında olmaya zorlayan, “Sen çalış ben yiyeyim” anlayışına insanlığı mahkum eden ya da “sınıfsız bir toplum”un dayanılmaz cazibesiyle insanlığın aklını çelen, heva ve heveslerin kapısını sonuna kadar açarak hedonizmi teşvik eden anlayışların çatışma sahasında, Kur’ân’ın bütün insanlığa saadet vaad eden yaklaşımlarını seslendirmekle kalmayıp bunu hayat pratiği haline getirebilmek öyle takdire şayan ki… Bir tarafta önce “anti-Hıristiyanlık” bağlamında dile getirilen “Tanrı öldü” sözünü inançsızlığın temel bir görüşü olarak dillendirerek toplumların her katmanında yaygınlaştırmaya çalışan materyalist cereyanlar, diğer tarafta insanın potansiyel varlığının Allah’a iman ile a’lâ-yı illiyyîn derecelerine ulaşacak düzeyde olduğunu, insanın bu âleme ilim ve dua vasıtasıyla tekemmül etmek için gönderildiğini, varlık âlemindeki kıymetimizin iman ile şekilleneceğini bilenler ve bu yolda yürüyenler…  

Bediüzzaman’ın bu husustaki ahları, esefâları ve eyvahları az değildir. Bu eyvahlardan biri de aile ile ilgilidir. "Eyvah! dedim. İnsanın, hususan Müslümanın tahassüngâhı ve bir nevî cenneti ve küçük bir dünyası aile hayatıdır. Bu da mı bozulmaya başlamış?" diye feryat eden Bediüzzaman, bu bozulmanın arkasında Müslümanların toplum hayatını bozmak ve gençleri yoldan çıkarmak için çalışan bazı komitelerden söz eder. Tam da yaşadığımız gibi… Bu komitelerin farkında olabilmek ve onların ahlâksız çalışmalarına ve ifsadatlarına karşı mücadele edebilmek… İşte Almanyalı abilerimiz, ablalarımız, genç kardeşlerimiz tam da bunu ifade ediyorlar. Onlar, tabakat-ı beşer mücadelesinde hayrın, iyiliğin ve güzelliğin yanında olanlar…  Ebedî hayatımızı tehdit eden, insanlığı hayvanlık derekesine indiren tehlikenin ve imanımıza tasallut eden düşmanın nasıl bir güce sahip olduğunun farkında, sürekli teyakkuz halinde hakkın yanında, hakkın peşinde bir cemaat.  Köln’ü bir Nur merkezi haline getiren Avrupalı Nur talebeleri… Allah ebeden razı olsun. 

Okunma Sayısı: 234
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı