"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

31 Mart seçimleri

Ali FERŞADOĞLU
29 Mart 2024, Cuma
Günümüz Müslümanlarında ekseriyetle İslâm ahlâkı, adaleti ve dahi “mihenge vurma, delil ve akıbete bakma” gelişmediği için hem duygu, hem ahlak sapması hem acınacak hâle düşüyor! Vergi emanettir, yerli yerince kullanılmayınca hıyanettir!

Meselâ, Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan, 31 Mart seçimleri dolayısıyla vergilerimiz, yani, devletin bütün imkânlarını kullanarak mitingler yapıyor, bize cephe oluşturuyor! (Şu notu da düşelim: Dar gelirli vatandaş diyor ki, ‘Bizim vergilerimizle kazandıkları yeyip-içtikleri haram olsun!..)

Konuşmalarında 22 yıldır yaptığı gibi, “Biraz daha sabır, fedâkarlık ve destek” isteyip şürekası ile “Şükredin!” diyorlar! Buna yalnızca, “Pes doğrusu, pes! El insaf vel-vicdan!” denir! 

Her birimiz yekdiğerimize anlatmalıyız ki: Elbette, her mü’minin asıl vazifesi Allah’ın ahlâkıyla ahlâklanmaktır. Şükür ve Sabır yalnızca ikisidir. Bir âyet mealine göre de, “Ey iman edenler, Allah’ı çok çok zikrederek şükredin!”1 buyurulur. Devamında ise, “İbadet edin, Allah’ın dinini, şeriatını çokça anlatın” emirleri de yer alır. “O Mün’im-i Hakiki, bizden o kıymettar ni’metlere, mallara bedel istediği fiat ise, üç şeydir: Biri zikir, biri şükür, biri fikirdir.”2 Yalnızca şükür yetmez, “zikir” de anmak da, anlamak da fikir de tefekkür de gerekir!

Allah Sebburdur. Biz de sabretmeliyiz. Ancak, âculüz, öyle ise nasıl bir sabır? Mealen, “İbadette, musibette ve günahtan kaçınmakta sabırlı olun; sabır yarışında düşmanlarınızı geride bırakın”3 diye ferman edilir.

Evet, Hak ve Adil isimleri de ve “Kendi aleyhinizde, anne-babanızın, akrabalarınızın aleyhinde de olsa dosdoğru şahitlik edin.”4 meâlindeki âyet emrince, başta yöneticilerden yanlış yapanlara karşı dosdoğru şahitlik etmek farz! Zira, “İnsan, medeni-i bittab olduğundan ebnâ-yı cinsinin hukukunu muhafazaya ve hakkını onlar içinde aramaya mükellef…”5 İster güçlü, ister zengin, ister yönetici, ister en yakın akraba olsun, adil davranmayanın “Zalimliğini, semâvâta işittirecek derecede”6 bağırmak lâzımdır.  

Vatandaş olarak aynı zamanda, “ehlü’l hal vel-akd”iz. Yani, “reisi, yönetici”yi seçmek, gerektiğinde azletmekle de mükellefiz. Eğer yönetici adil icraatlar yapmazsa, dolayısıyla zulmederse, seçilemez; seçilmemeli! 

Dipnotlar: 

1-Ahzâb Suresi, 41.; 

2-Sözler, Enst./inter., s. 13.; 

3-Âl-i İmrân Sûresi, 200.; 

4-Nisa Suresi, 135.;

5-Münâzârât, s. 137.; 

6-Mektubat, s. 254.

Okunma Sayısı: 1367
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Erhan

    29.3.2024 09:11:59

    “Zalimler için yaşasın cehennem”, düsturu ile Allah’tan niyazımız, tüm zalimlerin MÜZİL sıfatı ile rezil, KAHHAR sıfatı ile ziruzeber olarak, hem bu dünyada hem ebedi hayatta cehennem azabı içinde olsunlar. Ben zulme uğramış bir emekli olarak hakkımı helal etmiyorum. Şahid ol ya Rab.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı