"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Suriye’de “emperyal taksim!”

Cevher İLHAN
13 Aralık 2024, Cuma
AKP iktidarındaki “tek kişilik otoriter rejim”de, Ankara’nın yıllardır Şam yönetiminin devrilmesine odaklanan “sığ Suriye politikası”yla, ülkenin emperyal bir projeyle bölünme ve parçalanma tehlikesine sürüklenmesine sebep oluyor.

Şam yönetimin tasfiyesiyle Suriye’nin dörde parçalanmasına zemin oluşturulurken, Ankara’dakilerin “Astana süreci”nde imzaladıkları “Suriye’nin toprak bütünlüğü ve siyasî birliği” berhava ediliyor. Dışişleri Bakanı “Suriye’de kalıcı çözüm ile barış ve istikrarın ancak ulusal uzlaşı ile sağlanabilir” dese de emperyal mihrakların maşası terör örgütlerine teslimle ülkenin toprak bütünlüğüyle siyasî birliğini parçalanması “plânı” devreye sokuluyor.

Suriye, işgalci emperyal ecnebîlerin mâmulleri terör örgütlerine kurdurulan “devletçikler”le bir tür “iş bölümü”yle dörde taksim ediliyor. Ülkenin kuzeyinde Fırat’ın doğusunda ABD’nin 100 bin militanını silâhlandırdığı “Suriye PKK’sı” PYD/YPG’ye “devlet” kurduruluyor. Fırat’ın batısı, Ankara’dan maaşlı ÖSO’dan dönüştürülen ABD vesâyetindeki “Suriye Millî Ordusu”na (SMO) terk ediliyor. Şam-Halep bölgesi, ABD-İsrail’in cephane ve lojistik desteğiyle IŞİD’den kalma “Suriye El Kaidesi” HTŞ’ye peşkeş çekilirken, ülkenin güneyinde İsrail denetiminde “Dürzistan” uyduruluyor.

Nisan 2003’te Irak’ta olanlar Suriye’de tekrarlanıyor. Irak işgalinde Amerikan conileri vardı, Suriye işgalinde ise ABD güdümündeki terör örgütlerine “rol” verilmiş.

MAŞA ÖRGÜTLERİ İSRAİL SALDIRILARINA SEYİRCİ!

Maksat, Amerika, İngiltere ve İsrail’in başını çektiği küresel emperyal hegemonyaya göre BOP’la Ortadoğu’yu dizayn etmek. Siyonizmin Nil’den Fırat’a Anadolu’nun bir kısmını da kapsayan “arz-ı mev’ud (vaad edilmiş topraklar)” projesi alanında Irak’tan sonra CIA ve MOSSAD’ın kullandığı maşa örgütlerle bölünüp parçalanan Suriye’yi bütünüyle ifna etmek.

Bu maksatla tam da HTŞ ile SMO’nun Halep’e saldırıya başladığı sırada Suriye, Lübnan ve İran’ı bombalayan, suikastlarla İran ve Hizbullah komutanlarını katleden, İsrail savaş uçakları, bu örgütlerin “hava kuvvetleri” gibi Suriye’deki stratejik noktaları bombaladı. Yoğun bombardımanla Golan’daki işgali genişletip Şam’ın çevresini, ülkedeki stratejik merkezleri, Halep-Hama hattını vurarak sözkonusu güçlerin önünü açtı.

Özetle, İsrail ordu radyosunda Şam’ın düşmesi sonrası İsrail’in en büyük hava saldırısı operasyonlarından birinin yapıldığı” itirafıyla Suriye’de bir “işgal süreci” dayatılıyor. Daha ilk günde onlarca askerî üssü İsrail savaş uçaklarınca vurularak Suriye ordusunun silâh ve mühimmatı toptan yok ediliyor, bütün altyapısı çökertiliyor. “Gaddarane muahede Sevr”in versiyonu “tefrika fitnesi” BOP “yerli” işbirlikçilerle kotarılıyor.

Aslında “din”den, “hilâfet”ten, “ümmet”ten dem vuran HTŞ’nin, Gazze’de 100 bin Filistinli katleden soykırımcı İsrail’e en ufak bir tepkide bulunmaması, Suriye’nin bombalanıp altyapısını yakılıp yıkılmasına tek kurşun karşılık vermemesi vahim gerçeği ifşa ediyor.

Yıllardır İdlib’de olduğunu bildiği hâlde ABD’nin -göstermelik- başına 10 milyon dolar “ödül” koyduğu HTŞ lideri Coloni’nin, daha ilk günde İsrail’in “Suriye’yi yıkıp yakması”nı seyretmesi; uluslararası hukuka göre Suriye toprağı olan Golan Tepeleri’ni bombalayıp işgali kat kat genişletmesine, “İsrail’in Hizbullah’a ve İran’a saldırıları sayesinde Şam’a girildi” diye övünen Gazze kasabı Netanyahu’nun “Golan sonsuza dek İsrail’in ayrılmaz bir parçasıdır” küstahlığına seyirci kalması işgalin arka plânını açığa çıkarıyor. 

“STRATEJİK TAŞERONLAR”LA SURİYE’NİN PARÇALANMASI

Başındaki takkesi ve sarığı çıkarılıp makyajlanarak “Suriye’nin yeni lideri” olarak lanse edilen işbirlikçi geçici kukla yönetimi HTŞ liderinin CNN International’a çıkarılarak “Bizden korkmanıza gerek yok, İsrail’e dönük bir girişimimiz olmayacak. Korkuların sebebi İranlı milisler ve Hizbullah” teminatını vermesi bunun açık bir ikrarıdır.

Keza Beyaz Saray’dan “bölgede küresel ortaklarla işbirliği” açıklaması, İsrail’in koruyuculuğunu üstlenip peşinen “İsrail uğruna Ortadoğu’yu yıkıp yakarım!” tehdidini savuran Trump’un tavrı ortada.

ABD’nin piyonu PKK’nın Suriye uzantısı “YPG’ye desteğinin süreceği”ni duyururken, İngiliz hükümetinin “stratejik taşeronları” HTŞ’yi hızla “terör örgütü olmaktan çıkaracağı”nı bildirmesi, İngiliz gizli istihbarat servisi MI6’nın Coloni’yi “Batılı imaj”la parlatması bundan.

Sonuçta, Suriye’nin de “federasyon” paravanında “özerk-otonom bölgeler” perdesinde bölünmesine zemin hazırlanırken, Ankara’nın ABD ile İsrail’in başını çektiği “emperyal ecnebî projesi”nde yer almasıyla Türkiye’yi sınır ötesi operasyonlarla yüzlerce şehidin verilmesi, milyarlarca dolar zarara ek olarak yeni terör tehdidiyle, -“Suriye’ye dönüş” asparagasının aksine- iç kargaşayla yeni “göç dalgaları”yla karşı karşıya bıraktırmakla ağır bedeller ödetiliyor.

Okunma Sayısı: 1905
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Mustafa Said Kara

    14.12.2024 01:14:56

    Selma hanım siz geeçekleri bilmiyorsunuz anlaşılan. 2011 yılında olaylar başlamadan önce şam emevi cami neredeyse bir şii camisine çevrilmişti. Sünniler Esat'a kaç kere dilekçe verdi bu camiyi şiilere verme diye. Esat dinlemedi. Eğer hiçbir şey olmasaydı bugün suriye iran'ın güdümünde şii bir devlete dönüşmeye devam ediyor olacaktı. Ayrıca Esat iktidara geldiğinde reform sözü verdiği halde 2011 yılına kadar tam 11 yıl demokratik bir adım atmadı. Hatta istihbaratını güçlendirip baskıyı daha da arttırdı. Sünnileri dışladı. Şiilerin önünü açtı. Siz bunu mu istiyorsunuz?

  • Hüseyin İlhan

    13.12.2024 22:51:57

    Suriye'de iç savaş için aziz üstadımızın ülkemizde de yaşanılan geçmişteki ve halende devam eden haksızlıklar,kıyımlar ve adaletsizliklere karşı'DAHİLDE KILIÇ ÇEKİLMEZ,düsturunu asla unutmamalıyız. Suriye iç savaşının başlangıcında da CİA-MOSSAD ikilisinin savaşı tetikleyen provakasyonlarını bizzat misafir kardeşelrimiz Suriyelilerin bir çoğundan dinledim. Bugün olan hadiseleri bize iktidarın aksettirdiği tamamen bir probaganda ve gerçekelri setr etmediiir. Ancak siyonist ve terörist devlete jet yakıtı satanalrın bunu setrine gayretini anlarım amma ehli imanın bilhassa risalei nur dersi alanalrın bu oyuna gelmelerini anlamakta zorlanıyorum. Aziz üstadımızn iç savaşı ne zaman teşvik ettiğini belge ve delili ile karşımıza koymayanalrın bu yanlışa destek vermelerini asla affetmemeliyiz.Zira ortada ciddi kıyım,kayıp var.

  • Hüseyin İlhan

    13.12.2024 22:45:49

    Allah razı olsun Cevher ağabeyim:Bu yazınız yakın bir tarihte uluslararası ilişkilerde ORTADOĞU 'da İsrail ve Bölge ülkelelri arasındaki strateji savaşları konulu ana kaynak olarak kullanılacak yazıdır.

  • selma

    13.12.2024 18:07:35

    İç savaş öncesi Suriye ile komşuluğumuz iyiydi. Öyle devam etseydi büyük bir ihtimalle demokrasi ,özgürlükler lehinde adımlar atılacak bu 13 yıl içinde büyük aşama katedilip milyonlarca insan zarar görmeyecek, ülke de bölünmeden ilerleme olacaktı. AMA ; bazılarının işine gelmedi, çünkü hayalleri başkaydı. Hayallerle yaşayan ülkelerin başında gelen İsrail en KAZANÇLI çıkandır. Not: İran ile uzaktan , yakından, maddi, manevi hiç bir bağım yoktur. Allah'ın insanlara verdiği, kullanmaları konusunda Kur'an-ı Kerim de defalarca uyardığı akıl ile bu sonuçlara ulaştım.

  • Doğukan Pamir

    13.12.2024 14:55:25

    1)Suriye halkının 61 yıl devam eden zalim, kâfir, katil nusayri Esedlerin zulmünden kurtulduğuna çooook sevindik.Şükürler olsun. 2)Hey kardeşlerim, üstadım bir şey demişse bildiği vardır, ona ilham edilmiştir. Bundan asla şüphemiz yok. Mesela Osmanlı ve Avrupa hakkında kendisine tevdi edilen suale verdiği cevabın bir kısmının bugün tahakkuk etmesi gibi... 3)Ancak unutmayın ki Rabbimin meşietiyle şartlar tahakkuk ederse...Bir zamanlar BOP projesi uygulamaya bop eş başkanı vasıtasıyla konuldu. Hepiniz akibeti beklemeden çılgınca alkışladınız, ittihadı İslam vuku bulacak, İslam ülkelerine Şer'i manada kâmil hürriyet ve insan hakları hakim olacak diye naralar attınız, acele ettiniz .Cezayir,libya,Tunus ve Mısır'ın hali ortada şimdi de Suriye...

  • halil

    13.12.2024 11:17:18

    Tebrikler, tam da Yeni Asya'ca bir bakışla yazılmış, harika bir değerlendirme, teşekkürler Cevher İLHAN!!!

  • Ömer

    13.12.2024 10:45:36

    MAŞA ÖRGÜTLERİ İSRAİL SALDIRILARINA SEYİRCİ! Maksat, Amerika, İngiltere ve İsrail’in başını çektiği küresel emperyal hegemonyaya göre BOP’la Ortadoğu’yu dizayn etmek. Siyonizmin Nil’den Fırat’a Anadolu’nun bir kısmını da kapsayan “arz-ı mev’ud (vaad edilmiş topraklar)” projesi alanında Irak’tan sonra CIA ve MOSSAD’ın kullandığı maşa örgütlerle bölünüp parçalanan Suriye’yi bütünüyle ifna etmek.Kaleminize sağlık tebrikler 👏👏👏🌅 Uyan Türkiye’m!!!

  • Mustafa Said Kara

    13.12.2024 08:18:11

    Bu işten İsrail kârlı çıktı diyenlerin İran ile bir yakınlığı olup olmadığı iyi analiz edilmelidir. Zira Suriye'nin kanını emen ve masum müslümanları katleden Eset rejimini savunmak için kullanışlı bir bahane.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı