Avrupa canibinden gelen yeni bir haber, “AB bizi kıskanıyor. Bizi üye yapmamak için bahane arıyorlar” diyen siyasetçilerin eline yeni bir koz vermiş oldu. Elbette bu haberler gelmese de idareciler, milleti bu hususta yanıltmayı kendisine vazife addetmiş durumda.
AB kaynaklı bilgi şöyle: “Avrupa Birliği’nin (AB) yürütme organı Avrupa Komisyonu, 2023 yılı genişleme raporunu 8 Kasım 2023’te açıkladı. Raporda, Türkiye’nin insan hakları, temel özgürlükler, sivil toplum ve hukukun üstünlüğü alanlarında ciddi gerileme içinde olduğu belirtilerek, “Türkiye birlikten uzaklaşmaya devam ediyor” denildi.”
Ülkemizde yaşanan gelişmeler AB’den özellikle uzaklaştığımızı gösteriyor. Fakat idareciler bu noktadaki kabahati kendilerinde değil de Avrupa Birliği idarecilerinde görmekten yana.
“Türkiye’nin insan hakları, temel özgürlükler, sivil toplum ve hukukun üstünlüğü alanlarında ciddi gerileme içinde olduğu” doğru değil mi? Bu doğruyu dile getirenlere mi kızmak gerekir, yoksa buna sebep olanlara mı?
Avrupa Komisyonu’nun raporunu değerlendiren Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün, Türkiye’nin pek çok alanda artık eleştirilere maruz kaldığını belirtip, “Kendimize çeki düzen vermediğimiz sürece daha fazla kredi faizi ödeyeceğiz, iş ve işlem yapmamız zorlaşacak, daha az katma değer üretip daha az kâr edeceğiz ve tabii eleştiriler de devam edecek” demiş.
AB’nin eleştirilerinin isabetli olduğunu belirten Av. Mehmet Gün, şunları da söylemiş: “Bu eleştirileri bir an önce ortadan kaldırmak ve sistemimiz iyileştirmek için en başta yapılması gereken, yargı gücünü, yasama ve yürütme güçlerinden tam bağımsız kılmak, siyasetin elini yargıdan tamamen çekmesini sağlamaktır. Derneğimiz bu konuda kapsamlı bir yargı reformu öneriyor. (...) Avrupalı politikacılar nezdinde paylaştığımız reform önerilerimiz yenilikçi ve kayda değer bulundu. Ülkemizde de tüm siyasi partilere sunduğumuz reform önerilerimizin hayata geçmesi, Türkiye’nin en azından yargı alanında eleştirilemez hale gelmesini sağlayacak; yargı sistemleri konusunda Türkiye’yi örnek ve önder konuma getirecek, AB ülkelerindeki aksamaları Türkiye’nin eleştirmesini ve AB karşısında moral üstünlük kazanmasını sağlayacaktır.”
Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün, Türkiye’nin eleştirilerin kaynağı olan temel dertlerinin bir kısmını da özetle şöyle sıralamış: “Ciddi eksiklikleri bulunan demokratik kurumlarımızın işleyişleri kusurlu. Anayasal yapı devletin tüm güçlerini cumhurbaşkanlığında topluyor, yürütme, yasama ve yargı güçleri arasında sağlıklı ve etkin güçler ayrılığı yok. Yargı, AB standartlarına uyum sağlamaktan çok uzak.” (Derneğin basın bülteni, 13 Kasım 2023)
“Yüksek mahkeme”ler arasındaki tartışma bile bu feci tabloyu doğrulamış olmuyor mu?