Türkiye’yi idare edenler savrula savrula öyle bir noktaya geldi ki, artık ‘yüksek enflasyon’u da savunmaya başladılar.
Neymiş, Avrupa ülkelerinden ortalama yüzde 10 civarında enflasyon varken oradaki marketlerin rafları boşmuş. Buna karşılık ülkemizde yüzde 80 enflasyon olduğu halde vatandaş her şeyi buluyor, her şeye ulaşıyor ve her şeyi satın alabiliyormuş.
Çelişkilerin bu kadar bir araya gelmesi ve “yüzde yüz yanlış”ın gönül huzuruyla hem de “canlı yayın”larda savunulmasına ne denilebilir? İdareciler en başta şuna bir karar versinler: Yüksek enflasyon ülke ekonomisi için iyi midir yoksa kötü müdür? İyi ise, niçin yıllardan beri enflasyonla mücadele ediliyor ve ‘tek hane’ye inmesi için çalışılıyor. Yok ‘kötü’ ise niçin “yüzde 80 enflasyon” artık canlı yayınlarda savunuluyor?
Ya da, enflasyon Türkiye’de olunca iyi de başka ülkelerde olunca kötü mü olur? Bu kadar çelişkili bir bakış açısının sebebi ne olabilir? Muhtemelen yarın ya da yarından da yakın bir zamanda yine aynı idareciler, “Hedefimiz enflasyonu tek haneye düşürmektir” diyeceklerdir. Elbette doğru olan da budur. Enflasyon sadece ekonomik neticeleri olan dert değil ki. Yüksek enflasyon uzun dönemde, insanların ahlakını da bozan bir durum.
Hem mesela, “Avrupa’daki market rafları boş” sözünün gerçek olup olmadığını Türkiye’de yaşayanlar belki bilemez; fakat başta Almanya olmak üzere bu ülkelerde yaşayan “gurbetçilerimiz” bu beyanın doğru olmadığını bilmez mi? Bu mesajı ve açıklamayı duyan gurbetçilerimiz ve o ülkede yaşayan insanlar acaba ne düşünür? Dünya sadede Türkiye’den ve belli başlı medya gruplarından ibaret değil ki! Türkiye’yi idare edenler her gün “Avrupa krizde, raflar boş” dese; yine de ülkemizde yaşanan ekonomik krizin büyüklüğünü gölgeleyemezler. Nihayetinde vatandaş çarşıya ve pazara çıkıp gerçek fiyatlarla yüzleşmiyor mu?
Her şeyin raflarda olması da tek başına bir anlam ifade eder mi? Raflarda bulunan gıda maddeleri satın alınamıyorsa bu ürünlere gerçek anlamda ‘var’ denilebilir mi? Bir kilo ‘yerli ve milli muz’un en ucuz marketlerde 30 TL olduğu bir ülkede “herkes istediği ürünü satın alabiliyor” denilebilir mi?
Siyasetçilerin ve idarecilerin milletin sıkıntılarını dikkate almayan bu beyan ve tavırları kesinlikle tasvip edilemez. “Yok, biz bildiğimiz yolda böylece devam ederiz. Dünya bizi kıskanıyor. Biz güçlüyüz, herkes sıkıntıda” demekle işer düzelecek olsa hep birlikte bu sloganları dillendirelim. Fakat hayatın gerçekler çok farklı.
Bugün yüksek enflasyonu savunanların yarın başka hangi yanlışları savunacakları belli mi olur? Allah’ım bizi yanlış yapmaktan ve yanlışları hem de ısrarla savunmaktan muhafaza eyle. Amin.