İsimlerin değişmesiyle hakikatler değişmediğini hem Türkiye hem de dünya gördü. Hem Türkiye’de hem de dünyada çok büyük iddialarla iktidara gelen bazı idareciler başta destekçileri olmak üzere çoğu kişiye hayal kırıklığı yaşattı.
ABD Başkanı, seçimlerden önce sıraladığı vaadlerinden ne kadarını yerine getirebildi? Elbette konumuz Amerika değil. Ülkemizde de benzer tablolar yaşanıyor. İktidara gelmeden önce pembe tablolar çizen çoğu siyasetçi, iktidara geldikten sonra ‘realite’ diyerek tam aksi icraatlara imza atıyorlar.
Bir sendika başkanı, işçilere şikayet ettiği bir bakan için, “Kimi kandırıyorsun be kardeşim?” demiş. Sorunun muhatabı ne cevap verir bilemiyoruz, ama şöyle bir cevap vermek mümkün: “Kimi kandırmıyor(um) ki?”
Gerçekten de Türkiye’yi idare edenler büyük ekseriyetle herkesi kandırmayı tercih ediyorlar. Hatta bu sebeple “Hile ile iş başına gelip, aldatmakla iş görenler”e benzetilmeleri mümkün.
Ankara’da işçilere seslenen sendika başkanı şöyle demiş: “Bu arkamızdaki bina devletimizin Maliye Bakanlığı binası. Orada bir arkadaşımız oturuyor, ‘Sıkılaştırma yapıyorum’ diyor, ‘Enflasyon iniyor’ diyor, ‘İnsanlar rahatlayacak’ diyor. Markette görmüyorum, pazarda görmüyorum, kirada görmüyorum. Ülkenin hiçbir alanında ücretlerin düştüğünü, fiyatların düştüğünü görmüyorum. Hiç kimse görmüyor. Kimi kandırıyorsun be kardeşim? Türkiye’yi inanın bilmiyor. Pazarı bilmiyor, marketi bilmiyor, garibi bilmiyor, emeği bilmiyor.” (ankahaber.net, 18 Haziran 2025)
600 bine yakın işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmelerinde daha iyi şartlarda bir anlaşma olmasını isteyen işçiler, “Aç kaldık aç”, “İşçi muhtaç oldu kuru soğana”, “Geçinemiyoruz. Gelirde adalet, vergide adalet.”, “İşçinin alnı terliyor, maaşa gelince kalbi tekliyor”, “Hak onu almak için mücadele edenlerindir”, “Enflasyona sebep biz değiliz”, “Zordayız geçinemiyoruz” yazılı dövizler taşınmış.
Elde taşınan afişlerle verilen mesajların tamamı önemlidir ve Türkiye’de yaşanan gerçekleri dile getiriyor. Fakat bilhassa “Gelirde adalet, vergide adalet” mesajı ilgi çekici. Doğrudan ilgi kurulmak istenmese de ülkemizde yaşanan ekonomik sıkıntıların temelinde “adaletsizlik” yatar. Gerçek anlamda adalet tecelli etmiş olsa, bu iyi hal başka sahalara ve tabiî ki ücretlere de yansır.
Bu sebeple ve bu vesile ile bir defa daha tekrarlamakta fayda var: Bir gün dahi gecikmeden ‘hak, hukuk ve adalet yolu’na geliniz... Tabiî ki bu da milleti kandırmakla olmaz... Hem milleti hem de kendinizi kandırmaktan vazgeçin.